Vampire and Omega Love | Taekook

(2)

"Kim Taehyung."

Selamm^^

Ben geldim...

Şunu da dile getireyim;

Taehyung vampir evet, iyi duyabiliyor vampirler. Hızlı koşuyorlar, hızlı refleksleri var. Koku duyuları iyi gelişmiş. Çalışan bir kapleri var ama atmıyor. Attırabilen varsa ;)

O zaman iyi okumalarr<3

~~~

Jungkook gözlerini irice açmış, karşısındaki vampire bakıyordu. Ne demişti o?

Hayır, kanın değil. Kokun güzel.

Kokusunu mu beğenmişti gerçekten? Hâlbuki diğer vampir kanının da güzel koktuğunu söylemişti.

Taehyung ise bu görüntü karşısında yine atmayan kalbinin attığını hissetti. Yüz mimikleri tatlıydı. Bu omegayı tatlı bulmuştu. Şaşkın şaşkın ona bakıyordu. Sanırsa ki kanını içeceğini, kanının kokusunu beğeneceğini sanmış olmalıydı.

"P-Peki, küçüğüme ne olacak? Ö-Ölmüş mü?" diyerek yerdeki Hannie'yi işaret etti. Taehyung elini omeganın yaslandığı ağacın iki yanına koydu. Jungkook hızlı hızlı kırpıştırdığı kirpikleri ile ona baktı. Vampirin gözleri neden dudaklarındaydı?

Öpecek miydi?!

Dudaklarını birbirine bastırarak gamzelerini ortaya serdi. Bakışlarını vampirin bacaklarında tuttu. Dudaklarını serbest bırakarak iç çekti. Kirpiklerini hızlı hızlı kırpıyordu. Sadece nefes sesi duyuluyordu ki;

"Lordum..."

Taehyung yanına gelen vampire baktı kısaca. Hemen gözleri, aşağıya bakan omeganın göz kapakları ile buluştu. Ağır ağır bakışlarını aralık duran, kiraz rengi gibi ince dudaklara kaydırdı.

"Ne oldu Namjoon?" Namjoon kısaca omega olan çocuğa bakmıştı. Lordu sanırım onu yanına alacaktı. Aksi takdirde lordunun kimseyle bu kadar yakın görmemişti.

"Konsey... Kurt-insanlar vampirlerle konuşmak için şehirlerine davet ediyor. Yani sizi. Bu akşam toplantı olacak. Önemli hususlar hakkında konuşacaklarmış ve... aradaki sınırı kaldırmak istiyorlar. Verdikleri kanları ise para karşılığı ile vermek istediklerini dile getirdiler. Devlet sıkıntı içindeymiş." dedi sağ kolu Namjoon. Taehyung iyi duymuştu. Ama karşısındaki güzelliği izlemek ile meşguldü. Omega ise bir türlü bakmıyordu.

"Tamam Namjoon, sen şehire in. Ben geleceğim." Tabii bu güzelliği izlemekten bıkarsa gelecekti. Eh, bıkacak gibi de değildi. Namjoon lordunun önünde saygıyla eğilip hızlıca ayrılmıştı.

"Adın ne omega?" Jungkook kendisine sorulan soru ile gözlerini ürkekçe vampirin gözlerine çıkardı. Karşısında koskoca vampirlerin lordu vardı!

"J-Jungkook. Jeon Jungkook." diye yanıtladı. Gözlerini zifiri karanlığı andıran siyah gözlerden ayıramıyordu. Sanki kendisini içine çekiyordu. Ona nazaran Taehyung bu iri, yıldızları, galaksileri içine sığdırmış gibi gözlere doyasıya bakmıştı. Bu omegadan etkilenmemek elde değildi.

Bir dakika...

Yerde ölü yatan kız onun çocuğu muydu?

Bu atmayan kalbinin sıkıştığını hissetti. Yutkunurak çekildi. Boynunda mühür falan görmüyordu. Zorla mı sahip olmuşlardı yoksa?

Bakışları yerde yatan küçük kıza değindi. Kalbinin ağrıdığını, yutkunamadığını hissetti. Küçük kızın yanına çöktü. Ölmüştü bile çoktan.