𝐘𝐨𝐮 𝐖𝐢𝐥𝐥 𝐁𝐞 𝐌𝐲 𝐂𝐡𝐢𝐥𝐝 |I 𝐍𝐲𝐨𝐤𝐚𝐫𝐢 I|

☕︎

"Bu sana ve soyumuza büyük bir darbe indirecek Hikari! O kız ile evlenemezsin.."

Annesi yılların yorgunluğunun mahvettiği yüzü ile genç adamın karşısında dimdik duruyordu. Kaşları çatıktı. Sinirli olduğu belliydi ve bir bakıma haklıydı da..

Genç adamın sevdiği kız pekte varlıklı olmayan bir aileden geliyordu evet ama bu annesi için sorun değildi. Sorun, genç kızın küçük yaşlarda geçirdiği bir kaza sonucu tamamen kısır kalmasından ibaretti.

Asla çocuk sahibi olamayacağının bilincindeydi. Ama hayat yaşamaya değerdi ona göre. Onunla aynı kaderi paylaşarak intihar edenlerden değil de yaşamayı seçenlerden olmuştu Nyoko.

İlk başlarda onun için pek sıkıntı değildi sanki. Sonuç olarak ebeveyn olmanın ne demek olduğunu ve geleceği için ne denli önemli olduğunu bilmiyordu. Hatta evlenmeyi bile düşünmüyordu!

Okuyup başarılı bir meslek sahibi olma hayalleri üniversitede tanıştığı genç bir adam ile son bulmuştu.

Elbette gencin duygularını yok etmek istemiyordu ama ona ne kadar bağlandığını fark ettiğinde acı gerçeğin aralarındaki ilişkiyi sökemeyeceğine emindi. Sonuç olarak bu zamana kadar tanıştığı erkeklerin duyduğu anda ilişkiyi bitirdiği cümle dudaklarından döküldüğünde Hikari diğerleri gibi ilişkiyi tamamen kesip ortadan kaybolmak yerine.. tamamen farklı bir yol izlemişti.

Sanki hiçbir şey olmamış gibi! Her gün geliyor, gün içerisinde önceden her ne yapıyorlar ise aynısını hatta daha iyisini yapmaya devam ediyordu. Sanki bu bilgi pekte önemli değilmiş gibi. Sanki hiç duymamış gibi. Sanki hiçbir şey olmamış gibi!

Aralarını bu aptalca ama gerçek olan gerçek bozamayacaktı. Bozamazdı da!

"Sonuç olarak bir kız sadece yemek yapmak veya kocasını tatmin etmek için dünya üzerinde var olmadı. Benim ilk sevdiğim insan sen oldun Nyoko ve bunun değişmesini istemiyorum.."

Hiç kimseden duymadığı sözleri duymuştu ondan. Diğerlerinden farklı olduğunu biliyordu ama farkın bu kadar büyük olmasını beklemiyordu..

Aileleri bu konuda fazlasıyla kavga etmişlerdi. Gerek kendilerince, gerek toparlanıp iki ailenin birbirine girdiği gecelerce..

Karar verilmişti belki de? Kimsenin haberi yoktu anlaşılan..

"Bundan sonrası bana kaldı değil mi? Bu hayatı yaşayacak olan biziz ve eğer pişman olursak suratımıza tükürmekten çekinmeyin."

Ailesinin evinden ayrılırken söylediği son sözlerdi bunlar. Babası her ne kadar Hikari'ye destek verse de annesi bu durumdan öylesine rahatsızdı ki sanki Nyoko ile evlenecek olan kendisiymiş gibi yakınıp duruyordu.

Nyoko'ya gelince, annesi ve babası onun elbette bekar kalmasını istemezdi ama böylesine sorunlu bir ailenin çocuğuyla bir ömür geçirmesi onlarında içinde birer kuşku ağacı filizlendiriyordu..

Sorunlar bitmek bilmese bile sonunda ayrılma kararı almışlardı. Ailelerini geride bırakarak Fukushima'ya taşınma kararı aldılar. Aslında bu karar daha çok Hikari'ye aitti. O anlık sinir ile birlikte yapılabilecek olan en iyi şeyin onlara en çok zararları dokunan şeylerden uzaklaşmak olduğunu düşündü.

Nyoko onu her açıdan destekledi. Kararlarını belirli bir mantığın çerçevesinde geliştirip ortaya sunduğunu ve daha sonrasında ise uyguladığını düşünüyordu ve öyledi de. Hikari asla Nyoko'yu aptalca bir olayın işine sürüklemezdi.