TAEKOOK// Bodrum Cinayeti

8.Bölüm

Ben geldim ama mutsuz geldim 😢 sizler nasılsınız? Bu bölüm aşırı imanlı (😊) neyse arkadaşlar size iyi okumalar 😘

"Hayır hayır hayır hayır itiraz ediyorum." dedim fakat o önüme geldi ve diz çöktü. Yanımda oturan Namjoon ve J-Hope bizden uzaklaştılar.
Jungkook bana doğru eğildi.

"Sadece iki dakika,karşılık vermeyi unutma." dedi ve dudaklarıma yaklaştı.

"Biz bakmayacağız, rahat olun." dedi Jimin.

"Jungkook, ben hayatımda hiç öpüşmedim. Nasıl yapacağımı bilmiyorum..." dedim fısıldayarak. Tanrım... Ölmek istiyorum. Bana baktı.

"Sadece ayak uydur bana." dedi,  karnıma ağrılar giriyor. Dudaklarımızı birleştirdi. Utanıyorum!
Yavaşça öpmeye başladı, tecrübesiz bir şekilde karşılık vermeye çalıştım. Dudakları yumuşacıktı... Ona ayak uydurmaya çalışıyordum. Bir anda sertçe öpmeye başladı, işte şimdi karşılık vermek imkansız! Alt dudağımı ağzına aldı ve emmeye başladı.
Siktir çok iyi!
Dilini yavaşça ağzıma soktu. Ne yapıyor ya! Resmen benimle öpüşmekten rahatsızlık duymuyor.
Dilini yavaşça ağzımın içinde gezdirdi. İnlememek için savaş veriyorum..
Dilini ağzımdan çıkardı ve dudaklarımı ıslakça emdi. Karşılık vermeye çalışıyordum. Ensemden kavradı beni, hızla öpmeye başladı.
Karşılık verebiliyordum bu sefer. Yanaklarım kızardı.
Alt dudağımı emerek ıssırdı.
Ağzımdan kısık bir inleme çıktı.
Ama sadece Jungkook duydu bunu. Jungkook'un burnundan güldüğünü duydum.
Aynı hareketi tekrar yaptı.
Giydiği kaprinin açık bıraktığı dizine tırnak izlerimi bıraktım.
İki dakika ne zaman  dolacak!
Ona karşılık vermeye çalışıyordum fakat Jungkook'un öpme stili yüzden olmuyor!
Dudaklarımı emerek ıssırdı ve öpmeye devam etti. Bir kez daha ıssırdı...
Ağzımdan kısık zevkli bir inleme çıktı.
Sadece Jungkook duyuyordu.
Dilini tekrar ağzıma soktu.
Ağzımım içinde ileri geri oynatıyordu dilini.
Çok zevkliydi...
Ne yapacağımı bilemeyerek dilini emdim.
Tanrım.. Bu lanet olası iki dakika ne zaman dolacak?
Yavaşça dilini emiyordum. Dilini daha çok bana itti.
Hoşuna gidiyordu.
Eli ensemden belime kaydı.

"Eveeet on dakikanız doldu ayrılabilirsiniz." dedi Jimin.
Jungkook çekildi ve bana bakıp göz kırptı.

"Tu n'es pas mauvais dans ce domaine, Taehyung.
(Bu konuda fena değilsin Taehyung.)" dedi Jungkook Fransızca. Yerine gitti.
Dudaklarım sızlıyor...

"On dakika mı!?" dedim Jungkook'tan gözlerimi kaçırırken.

"Evet, hem işinize geldi." dedi Yoongi. Bir küfür savurdum havaya.

"Şişeyi çeviriyorum." dedi Jin ve çevirdi. Namjoon ve Olivia.

"Doğruluk mu cesaretlik mi?" dedi Namjoon.

"Cesaretlik." dedi Olivia cüretkar bir şekilde.

"En yakın arkaşını arayıp on dakika boyunca hoparlörde konuş."

"O kadarda zor değil gibi." dedi ve birini aradı. Çalıyor çalıyor.. Ve açtı.

"Evet beybi bu saatte aramanın sebebi nedir?" dedi aranan kişi.

"Ahh Jason canım sıkıldığı için aradım."

"Sana çok büyük bir dedikodum vaaaar."

"Dur dur anlatma şuanda hiç modumda değilim."

"Hayret, aşık mı oldun yoksa?"

"Yiooo ne alâkası varki?" Olivia'nın yanakları mı kızarıyor?

"Neyse sen onu bunu boş ver de, bizim eleman yeni post ve story atmış git bak." Olivia heycanla telefonunu alıp bizden biraz geri gitti.

"Ohaa, fuck! Sonuncusu en en iyisiii."