~ Melezler ~ (Remus Lupin)

B10

"Bu ne be!"

Dedi kendini gördüğü an. Remus yanına geldi. Diana saçlarının bir tutamını eline aldı. O bunu yaptığında kahverengi kısımlar diplere doğru çekilerek.

"Hassiktir o neydi be?!"

Dedi Sirius.

"Dumbledore... Dumbledore'a gidiyorum."

Diana hızla ayağa kalktı. Gece yarısı olması umurunda değildi. Bu sabaha kadar vekleyemezdi. Onunla beraber Remus'da kalktı.

"Ben de geliyorum."

"Hayır gelmiyorsun."

"Diana hayır. Seni bırakamam böyle durumda."

"Bu durum falan yok. Gidiyorum ben."

Diana hızla Ortak Salon'dan çıktığında Remus sadece arkasından bakabilmişti. Kendine geldiğindeyse o da kapıya yöneldi.

"Aylak, bence yanlız gitmeli."

"Ama neden?"

"Bu onunda ilk defa yaşadığı bir durum. Ona biraz zaman ver."

Remus istemeyerek de olsa kendini koltuğa bıraktı. Ellerini saçlarına geçirdi. Bu sırada Diana Dumbledore'un odasına çoktan varmıştı. Şifreyi bilmediği için rastgele denemeler yapıyordu.

"Çilekli puding. Zıplayan şekerler. Of ne olabilir ki?! Limon likörü falan mı? Oha ne?"

Heykel dönmeye başladığında hiç beklemeden basamaklardan birine bindi. Yukarı çıkıp diğer kapıyı da tıklattı. 'Gel' komutunu duyunca içeri girdi.

"Ah Diana. Gel."

"Profesör, çok garip bir şey oldu. Yoksa bu saatte gelmezdim "

"Ne gibi?"

"Ortak Salon'da uyuyordum. Sonra Remus'ların sesine uyandım ve saçlarım kahverengiydi."

"Durup dururken mi?"

"Yani. Uyanınca biraz sinirli oluyorum."

"Sinirlendiğin için olmuş olabilir. Bir dakika tılsımına bakabilir miyim?"

Diana tılsımı çıkartıp Dumbledore'a verdi.

"Uzun süre bu tılsımlı kullanarak Siren tarafını körleştirmiş olabilirsin. Bu yüzden de Vampir tarafın ağır basıyor olmalı. Ama emin değilim. Bir süre bunu kullanma. Fakat bunu söylerken güçlerini kullanmayacağını varsayarak söylüyorum. Doğru değil mi?"

"Evet. Elbette."

"Harika. Ben bunu araştıracağım. Sen sakin kalmaya çalış."

"Teşekkürler Profesör."

Diana odadan çıktı. Kendisine ne olduğunu bilmiyordu ama çok korkuyordu. Ortak Salon'a girdiğinde Çapulcular hala oradaydı.

"Ne oldu? Ne dedi Profesör? Bir sorun mu var? Sen iyi misin?"

"Remus dur bir dakika. Bir şey olduğu yok. Profesörün dediğine göre uzun süre tılsımı taktığım için Vampir tarafım Siren tarafıma ağır basıyor olabilirmiş. Ama araştıracakmış. Benim de sakın kalmam gerekiyormuş."

Remus Diana'nın yanına gitti.

"Son soruma cevap alamadım?"

"İyiyim Remus. Ben gayet iyiyim. Ama cidden artık uyuyamaz mıyız?"

"Uyuyalım. Doğru. Saat gece yarısını geçti."

Hepsi birbirine iyi geceler dileyince ayrıldılar. Diana kendini yorgunlukla yatağa bıraktı. Hiçbir şey düşünmemeye çalışıyordu. Zaten tekrar uykuya dalması uzun sürmedi.