Emir heyecanla yanımıza geldi. Gözlerinden kalpler fışkırırken sırıtan suratına engel olamayacak konumdaydı.
Bir süre ağzı kulaklarında bize bakarken "Beden diliyle mi öğreneceğiz ne olup ne bittiğini? " diye atıldı Barış." Ne oldu oğlum?"
" Kanka..." dedi Emir hâlâ sadece tek bir noktaya odaklanmış bir şekilde sırıtırken "Gelmeyi kabul etti."
Poyraz heyecanla kafasına hafifçe vurdu Emir'in " Hadi lan. Kapacaksın kızı demedim mi ben sana ,ben bilirim oğlum bu işleri."
Su Poyraz'a bakmadan mırıldanmaya başladı." Hıı evet bilirsin baya iyi anlıyorsun gerçekten.."
" Bir şey mi dedin?"
" Evet diyorum Poyraz baya iyi bilirsin."
Poyraz sandalyesini ona doğru yaklaştırıp "Ne bu son zamanlardaki imalar?" dedi.
" Çok garipsin."Su küçük bir kahkahayla güldü sanki meydan okurmuşçasına yaklaştı kaşlarını kaldırıp "Ben mi garibim sen mi acaba?" dedi. Aralarında olmuş bir şeyi kastediyordu adeta ama hala bizim ne olduğuyla alakalı bir bilgimiz hatta fikrimiz bile yoktu.
Biz hiçbir şey anlamayarak onları izlesek bile bu durumdan fazlasıyla hoşnuttuk.
" Evet, kalbini çalamadığım kız hatırlamıyorum. "dedi Poyraz. Su'yun iyi bilirsin demesine karşılık olarak...
Su cevap vermedi sanki Poyraz'ın söylediği her şey kalbine dokunup sinirlerini bozuyordu derin bir nefes alıp kahvesini yudumladı. Emir'e döndü " Hazırladın mı dediklerimi?"
" Evet." dedi Emir heyecanla elini yumruk yapıp Su'ya uzattı " Sayende harika oldu deniz kızı."
Su gülüp ona yumrukla cevap verdi.
" Sen de baya iyi anlıyorsun ya ,Emir'e fikir vermeler falan seninkine de yap bunları ben tanımıyorum kendisini ama ,kalbini kazanırsın belki çocuğun.
Su alaycı bir şekilde gülümseyip Poyraz'a baktı. " Benimki aşkımı anlamayacak kadar aptal, yapacağım inceliklere anlam yükleyemeyecek kadar öküz ama.." Elini saçlarına atıp karıştırırken Poyraz'a imalı bir bakış atıp . " Tavsiyeni düşüneceğim bir ara." dedi.
Poyraz sadece gülümsemekle yetindi.
Zil çaldı ,son dersleri de atlattıktan sonra salı günü için olan fizik sınavı için hafta sonu sözleştik
SONUNDA HAFTA SONUNA GİRİYORDUK.
Emir her şeyi ayarlamışken ona son bir şans dileyip evlere dağıldık, yoldayken Poyraz'a neden Su'ya böyle davrandığını sormak istedim.
O çalan" Why 'd You Only Call We When You're High" şarkısı ile kendini ritme bırakmışken müziğin sesini çıkıp bana odaklanmasını bekledim . Poyraz bir şeyler kurcalayacağımı anlamış gibi bakıp göz kırptı. " Hayırdır?" dedi gülerek.
" İğrenç bir insansın. "dedim yüzüne tiksinir gibi bakarak.
Afallayarak duraksadı." Efendim?"
" Zorbalıktan nefret ediyorsun güya ama Su'ya yaptığın resmen zorbalık. Bu bu iki yüzlülük!" dedim sertçe, vereceği tepkiyi ölçmeye çalışıyordum.
" Saçmalama istersen Gökçe! Sen neysen o da o kardeşim sayılır. Dalga geçiyorum sadece."
Ümitsizlikle kafamı koltukta geriye attım " Kardeşin mi?" dedim sessizce. Su'ya umarım bunu söyleyip kızım kalbini yerinden söküp atmamışsındır diye geçirdim içimden.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ATEŞ:ÖLÜM OYUNU
Novela JuvenilSadece tek bir hata nasıl ölüm oyununu başlatabildi?Güçler peri masalı değil kıyameti getirdi..