Zevk| gay

35

Utku

Savaş'ın teklifini kabul edip amcamla konuşmamın üzerinden üç saat geçmişti. Amcama bir arkadaşla eve çıktığımı söylediğimde umursamamıştı pek. Üzülsem de buna hakkım yokmus gibi hissediyordum. Bir gün bile görmediği yeğeni ailesiyle kavga edip aniden evine taşınarak düzenini bozmuştu sonuçta. Eve lisede kazandığım burs dışında bir katkım yoktu ve kendimi sığıntı gibi hissediyordum. Bu yüzden aslında Savaş ile kalmak bu hissi içimden söküp atmıştı.

Savaş dükkana gitmesi gerektiğini söylediğinde onu zar zor göndermiştim. Beni yalnız bırakmak istemediği için Berk'i çağırmam karşılığında gitmişti. Berk'i arayıp Savaş'ın evine gelmesini istediğimde alay ettiğimi sanıp telefonu suratıma kapatmıştı. Uzun süreli sövgüler eşliğinde onu zar zor burada olduğuma ikna etmiştim. Anca öyle gelmeye razı olmuştu.

Şu an ise Savaş'ın salonundaki koltuklara oturmuş salep içiyorduk.

"İyi yere kapak atmışsın he." Dedi etrafı süzerken.

"Ne sandın." Diye alay ettim.

"Harbiden sabreden Utku, Savaş'ına eriyormuş." Alay etmeyi hiç bırakmayacak gibiydi. Berk'in bu raddeye geleceğimize inancı yoktu ama gelmiştik işte.

"Ben bile bazen rüyada gibi hissediyorum kanka." Dedim onun şaşkın haline hak vererek.

"Sen şimdi bir ay burada mı kalacaksın?" Diye sordu bininci kez emin olmak ister gibi.

"Evet dedim ya." Ayağımla baldırına vurdum.

"Halvet ne zaman?" Kaynana edasıyla konuştuğunda arkamdaki kırlenti ona fırlattım.

"Gevşek ya." Diye söylendim ama bunun benim de aklımı kurcalayan bir şey olduğu gerçekti.

"Bak bak, aklında kaç kez domalıyorsundur adama kim bilir. Utangaç rolü yapıyor bir de." Alayla beni gıcık etmeye çalışıyor olsa da aklıma girmişti bile.

"Bilmiyorum." Dedim en sonunda. "Mesajlaşırken aklın sadece yatak mevzusunda falan demişti. Buraya geleli daha bir gün oldu. Yatak mevzularına direkt girersem siksen inanmaz onu sevdiğime."

Üzgün hissediyordum. Çünkü onu sevdiğim kadar vücudunu da seviyordum. Savaş için her şey yeniydi ama ben ona üç yıldır bir seyler hissediyordum zaten. Bedensel temasla bu sevgi güçlenecekti o kadar. Ama şimdi uzaktan bakınca onun da haklı olduğu noktalar vardı.

Oflayıp Berk'e döndüm. O parlak bakışlarla bana bakıyordu.

"Oğlum madem çok istiyorsun ama o istemiyor diye düşünüyorsun o zaman istediğini sağla." Dedi heyecanla ayağıma vururken.

"Nasıl yani?" Dedim anlayamazken.

"Diyorum ki, yanındayken frikik falan ver. Kıvırt ne bileyim onun kıyafetlerini falan giy. Kısacası ona sübliminal mesaj var. Ama çok normal görünsün. Farkında değilmişsin gibi yap."

"Bu ne işe yarayacak ki?" Bana gerizekalı bakışı attı. Söz konusu Savaş olunca harbiden mala bağlıyordum.

"Mal olmuşsun aşkından kanka. Sen böyle yapınca o bu sefer sana çekilecek işte. Çekim olunca da sen onu zorlayacaksın. Teması aniden kes, öpüşmeyi bırak, onunla arsız arsız konuşup sonra yat uyu mesela. Onu delirt sonra zaten kendinizi yatakta bulursunuz. Seni suçlayamaz bu sefer, duygularından da şüphe etmez. Sen sağ o selamet yani."

Ona bir dahiye bakarmış gibi baktım.

"Oo, selam Einstein." Dedim şaşkınlıkla. "Naber Einstein?"

Havalı havalı poz verdi. Planı kafama yatmıştı. Keyifle salep bardaklarını tokuşturduk.

O zaman Savaş'ı yatağa atma planları başlasın!

Berk de olmasa napcak bu mal

Seviyorum şu oğlanı ya

Bakalım Utku ne yapacak Savaş'a

Insta: Fromthemonlight