Bölüm 1

29 3 1
                                    

 Merhaba ben Ahsen Amine bana daha çok Amine derler. Herkesin bir hayat hikayesi vardır ister zorlu ister kolay. Benim hayat hikayem çok zorluydu kimine kolay gelir ama ben kaldıramadım. Tabi geleceğimi düşünmediğim zaman zor ama  şimdi ben 35 yaşındayım ve bana bu hayat hikayesi çok şey kattı. Geleceğimdeki her engebeli yolu aşarak geçebiliyorum çünkü ben alıştım...

   Daha henüz beş yaşındayken babam terketti bizi. Babamın ismi Okan onun yüzünden varlıkta yokluk yaşadım. Kimilerininki ölüydü babası ama benimki varken ölüydü bunu kaldırmak çok zordu çünkü gün geçtikçe içine kapanıyorsun ama ters orantılı olarak dışarı aşırı mutlu görünüyorsun çünkü başka çaren yok. Hayatımda ki kural düşsende , ölsende hep dik dur yoksa insanlar seni ezer geçer insanlara karşı hep sert bir duvar oldum,  olmak zorundaydım.

    Beş yaşındaydım bir sabah kalktım yavaş adımlarla bahçeye çıktım yıllar önce diktiğimiz güller yeşermişti. Hemen bir dal kopardım sözde onu babama verecektim yine aynı şekilde yavaş adımlarla sessiz bir şekilde yatak odasına gittim. Babam yoktu hayalkırıklığına uğradım ilk dediğim şey " Yaaa! Ama ben babama bunu vericektim... Küstüm. Neyse akşam veririm..."  olmuştu. Salona ilerlemiştim annemi salonun ortasındaydı ama resmen sigara dumanından görünmüyordu çok korkmuştum çünkü annem benden gizli gizli iki günde bir balkonda içerdi. Korkarak yanına gitttim.

   Annem beni farkedince ilk dökülen sözleri buydu "Hey!  senin burada ne işin var derhal odana git. Özür dilerim bunu görmemeliydin." Ben ise hiç bir şey anlamamıştım konunun babamla alakalı olduğu zaten aklımın ucundan bile geçmemişti ben orada sadece iki kelimelik bir şey diyebildim  "Anne korkuyorum."  oracıkta birbirimize sarılıp ağladık. Bana babamın işi olduğunu uzun bir süre göremeyeceğimizi söyledi.

  Haftalar,aylar, yıllar derken tamı tamına 10 sene geçmişti. On Beş yaşındaydım. Yıllardan 1996, aylardan nisan, günlerden 16 bugün yine benim için saçma bir gündü çünkü bugün 10 yıldır yaptığım gibi yastaydım. Sabah kalktım ve yine her zamanki gibi 10 yıl önce kopardığım gülü defterin arasından alıp yatak odasına gittim ve yine yoktu. Her sabah "Yaaa! Ama ben babama bunu vericektim... Küstüm. Neyse akşam veririm..." diyordum. Annem artık eski annem değildi zaten gecelere kadar evine gelmezdi bazen 1 hafta eve gelmezdi. Beni bu güne kadar yetiştiren yan komşumuz Tülay Teyzemdi öz olmasada annemden yakındı bu benim için daha önemliydi. Tülay teyze her sabah  gelir kahvaltımı hazırlar  beni öperek uyandırır bana yedirir ve bittikten sonra sofrayı kaldırmama bile izin vermez. Derhal okula yollar tabi  yollamadan öncede ne kadar param olsada elini cebime atar 10, 20 lira verirdi. Okulda  tanınan kişilerdendim. Normalde tanınan kişilerinin bir sürü sevgilisi olur ama benim yoktu. Herkes bunu bizim okuldaki erkekleri beğenmediğimi zannederdi bu yüzden başka okuldaki çocuklarla sevgili olduğumu düşünüp hatta düşünmeden dedikodumu yapıp yayarlardı. Ama böyle değildi ilk kazığı babamdan yemişim nasıl olurda onlara güvenebilirim.Bu hayattan sıkılmıştım ölüm konusu olan bütün kitapları bitirmiştim neredeyse intihar etmeyi araştırıp duruyordum.O gün eve yürüyerek gelmek istedim. Bizm eve giden yol ya ormanlıktan dı ya da caddedendi. Ormanlığı tercih ettim . Yürümeye başladım ama yürümekten daha çok düşünüyordum. Tam o sırada bir yere takıldım sanırım taş falandı orayı tam net hatırlamıyorum. Bayağı yuvarlandım. Böyle güzel bir yere düşüceğimi bilseydim daha önceden düşerdim önümde biraz yıpranmış kulübe vardı hemen içeri girdim sağlamdı sadece bir kaç onarım gerektiriyordu. Tam istediğim gibi bir yerdi kimsenin beni bulamayacağı bir yer. O gün işte benim yeni haytımın yeni sayfasıydı...

Sensiz Kalbimde Yas Var...Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin