Hani her şeyindim / Berat Ayberk Özdemir

Unutulmaz gece

"Bahar, kahverengi göz kalemin var mı?"

"Var Kübra, bekle vereyim."

"Kübo, saat kaçta gelelim biz?"

"Oğlum, ben nereden bileyim? Geline soracaksın, sanki benim kınammış gibi."

"Kübra Kuzey uyandı. Baksana şuna."

"Geldim."

"Kübo soru sormuştum ama!"

"Bağırma, çocuk uyutuyoruz!"

"Ben gidiyorum ya!"

"Kulağımda bağırmasan. Bunu Kübra'ya götürür musun lütfen."

"Berat, senin burada ne işin var? Cinsiyet mi değiştirdin yoksa?"

"Zehra, dalga geçme benimle, Kübo bir şeyler istemişti işim erken bitince getirdim, bir de saati sordu Enis, akşam ne zaman gelelim?"

"Enis'e telefonu süs olarak mı verdiler?"

"Allah aşkına soruma cevap ver."

"Bilmiyorum ki, anneme sorsam."

"Sorma, bana bir cevap ver Zehra."

"Berat, göz kalemimi getirsene!"

Yanında Berat'a baktığında Bahar'a bakıyordu, yaklaşık 10 dakikadır oradaydı ve ortama adapte olamaması anlaşılabilir bir durumdu, kına için hazırlık yapılıyordu evde ama Berat pek mutlu değildi.

"Sanırım sana diyorlar, göz kalemi, Kübra, biliyorsun."

"Doğru, göz kalemi."

"Saat 21.00 civarı iyi bence, biraz daha geç olsa daha iyi olur ama yine de haber vermeniz doğru olur."

"Teşekkür ederim, hayatımı kurtardın, inanabiliyor musun?"

"Sadece bir saatten bahsediyoruz ve bu sizin kendi tercihinize göre olabilirdi."

"Herkes çok gergin ve bu cevap benim için önemliydi."

"Öyle olsun. Göz kalemini unutma."

"Asla, ne unutması."

Berat gülümseyerek Bahar'ın yanından ayrıldı, onu futboldan tanıyordu ayrıca Kübra tanıştırmıştı, garip bir insan olduğunu belli ediyordu, bir insan saate neden bu kadar takıntılı olur ki, deliydi tek kelimeyle, Bahar telefonuna baktığında fazla vaktinin kalmadığını farketti, belki de bu gerginlik ondan kaynaklanıyordu.

.

Enis ve arkadaşlarının gelmesiyle Zehra'nın kınası duygusal anlarla bitmişti ve artık eğleniliyordu, gelmeden içkiyi biraz fazla kaçırmış olmalıydılar, göze batacak halleri vardı, Berat dakikalardır peşinden koştuğu mikrofonu sonunda almıştı ve istediği şarkıyı açtırıyordu ama bu rezalete izin verilmezdi.

"Göz kalemi abla?"

"Ne? Ver şu mikrofonu Berat, kendini rezil edeceksin."

"Seni ne ilgilendirir ki?"

"Evlenen benim kardeşim, biliyorsun babamlar burada ve bu durumdan zaten hiç hoşlanmıyor gibiler ve eğer sen bunu da yapmaya kalkarsan yarın nikahı iptal etmek zorunda kalacağız ve ben bunu istemiyorum çünkü Zehra çok üzülür, bence sen de Enis'i düşün."

"Of, ne dırdırcı kız çıktın. Buraya eğlenmeye geldik."

"Kübra, gel de bir şey söyle. Bak, babamlar ters ters bakıyor. İçmişler. Kocanı uyarmadın mı sen ya?"