Farklı Biten Düello

Filizlenen Aşk

Yoldaşlık Kampı, York
10.08.1997, 23.00

Herkes kampa geri döndüğünde, Moody ve Kingsley, Dolores Umbridge'i mahkumlar için özel olarak hazırladıkları zindan benzeri şeyin içerisine attı.

Harry, bunları gördüğü ilk anı hatırlıyordu. Moody'ye onları sormuş ve mahkumlar için olacağını öğrenmişti. Oranın içerisinde sihir yapmak mümkün değildi. Zindanın içerisine işlenen rünler sihir yapmayı imkansız hâle getiriyordu.

Onları etkisizleştirmenin tel yolu, sahip olduğu büyülü güç sayesinde bir patlama oluşturmayı başarması ve rünlerin çalışmaz hale gelmesini sağlamasıydı. Oradaki mahkumun Dolores Umbridge olduğu göz önüne alındığında, bu mümkün değildi.

"Pekâlâ!" dedi Moody ekibin yanına geri döndüğünde. "Şu anda herkes yorgun ve sorgulama için yarını bekleyebiliriz. Hepiniz iyi iş çıkardınız. Potter ve Susan dışında, hepiniz gidebilirsiniz."

Herkes başlarını sallayıp uzaklaştığında Harry ve Susan oldukları yerde kaldılar. "Bir şey mi vardı, Alastor?" diye sordu Susan.

"Evet," dedi Moody. "Sorgulamayı ben yapacağım ama aynı zamanda belgelerin de incelenmesi gerekiyor. Aldığımız belgeler gerçekten oldukça detaylı ve fazla. Zaman kazanmak adına ikinizin bu belgeleri incelemenizi istiyorum. Bu zamana kadar kimlerin tutuklandığını, yakın zamanda kimlerin tutuklanacağını ya da sahte duruşmaya çıkarılacağını öğrenin. Onları da kurtarmak için bir operasyon düzenleyebiliriz."

Harry ona şokla bakarken "Azkaban'a mı daldırmayı planlıyorsun?" diye sordu.

"Birçok şeyin yanı sıra, evet!" dedi Moody de. "Burunsuz'un yönetiminde oranın daha güçlü muhafazalara sahip olduğuna eminim ama hiçbir koğuş geçilmez değildir. Ayrıca Azkaban'ı kendi evim gibi bilirim."

Harry bununla tartışamazdı. Azkaban, hapishane olarak kullanıldığından beri oraya en çok suçlu gönderen Seherbaz açık ara farkla Alastor Moody'ydi. Suçluları naklederken olsun, gençliğinde nöbet tutarken olsun, Azkaban'ın her katını hafızasına kazımıştı."

"Yine de büyük bir planlama gerekir." dedi Susan. "Burunsuz'un yaptığı gibi saldırıp alıp çıkamayız. O sadece Ölüm Yiyenler'ini alıp gitmek için hareket etti. Ayrıca Ruh Emiciler de onu engellemediler. Durum bu olduğundan onun işi çok kolaydı. Bu bizim için o kadar da kolay olmayacak."

"Susan haklı," dedi Harry de. "Ruh Emiciler ile ilgilenilmesi gerekir. Ruh Emiciler'i uzak tutan madalyonlara ihtiyacımız var ki bu da Bakanlık'a baskın yapmayı gerektirir. O madalyonlar bile yeterli olmayabilir. Patronus büyüsü yapabilen kişilere ihtiyacımız var."

"Biliyorum," dedi Moody. "Bu yüzden sizi yanımda götüreceğim. İkiniz de Patronus yapabiliyorsunuz, değil mi?"

İkisi de başını sallarken Susan, "Harry hepimize, beşinci senemizde öğretti." dedi. "O zamanlar biraz solgundu ama pratikle daha iyi hale geldim."

"Yine de ikimiz yeterli olmayız." dedi Harry. "Patronus yapabilen herkese ihtiyacımız olacak. Yoldaşlık içerisinde kaç kişi bunu yapabiliyor?"

"Açıkçası çok değil," dedi Moody. "Ben yapabiliyorum, Kingsley de öyle. Hestia ve Tonks'un da yapabildiğini biliyorum. Onun dışında pek emin değilim. Varsa bile anca sis kadardır."