Kavga

72 7 0
                                    

Temsilcinin  karşısına oturmuş onun dediklerini bıkkınlıkla dinliyordum,

"Bir süredir profilini inceliyoruz ama" dedi ve yüzüme baktı durdu konuşmaya  devam etti   "ortalama bir tipsin. Hemfikir olduğumuzu sanıyorum? tecrübe konusunda da yetersizsin"......

dedi ben de "Evet" diyip basımı eğdim, sonra yine konuştu  "demem o ki ufak bile rol olsa yönetmenlerine iyi bir izlenim vermen gerek. Verirsen iyi olurdu gayet"dedi. "Bunun için her zaman gayret gösteriyorum zeten. Seçici davranmam.  Verseniz olmaz mı? .... bir şeyler  çekmeden bilemeyşz ki..... " dedim."Bak, önüne gelen rolde oynarsan adın 'önüne gelen rolü alıyora' çıkar." Anladınmı beni? " elini masanın üzerine koydu ve "seni düşündüğümden  diyorum, oğlum"dedi. Sezsiz kaldım......." Neden bu kadar umursamazsın?"     "........ahhhh özür dilerim."dıyerek başımı one eğdim   

Ahh o temsilci adamın yanından ayrıldıktan sonra binanın terasına çıkmıştım, cebimdeki sıgara kutusunu aldım ama içi boştu, 'Ayyşşş' dıye onu da buruşturarak çöpe attım. "Bare elim dolu dönseydim, boşa dinledim onca şeyi" diye  söylenirken telefonumun melodisi  kulağıma duyuldu.Bilinmeyen numaraydı. Beklemeden açtım ve "Alo?" dedim .   "Aktris Park Jimin ile görüşüyorum?" "Buyrun benim?      " Merhaba efendim ben HAENGAN prodüktün baş sekreteri Kim Taehyung." dedi. Bende 'Haegang'? dıye düşündüm.  "Anlamadım? Haegang gibi bir yer beni neden...... " derken sözümü tamamlamama izin vermeden bir şeyler söylemeye başladı. Benim gibi birini o şirketten ne diye ararsınlar ki? "Sadece almaya geliyorum. Genel müdürümüz sizinle görüşmek istiyor.  Kendisi sizin yeteneğinizin küçümsenmesi konusunda üzgün hissediyor  bu fırsat  sayesinde iki tarafın da kazanacağı bir iş birliği nasıl olur diye......." O dediği laflara devam ederken ben de hemen onun lafını böldüm.  "Bir saniye ..... Şu an bana sponsor  olacağınızı falan mı söylemeye çalısıyorsunuz?" Dedim.  O da kaldığı yerden devam etmeye başladı  "......emin olun,böyle bir fırsat bir daha elinize geçmez. Düşündüğünüzden daha fazla destek......" Dıye uzun uzun konuşmasını yarıda kestim ve ben de söze girdim . "Beyefendi.  Tanınmayan bır aktrisim diye önüme gelen sponsorluğa atlayacağımı mı sandınız ? Neyse ne? Öyle bir düşüncem yok." Dıyerek sert çıkıştım  o sekreter olduğunu öğrendiğim adam da telefonu kapatacağıma izin vermeden hemen lafa atladı .     "Düşünecek vaktiniz olacaktır elbet . Düşünceniz değişirse bu numarayı isteğiniz zaman arayabilirsiniz. İyi günler". Diyerek yüzüme telefonu kapattı. "Alo" aaayyşş kapatmıştı. 'Ne?? Bır daha elime gecemeyecek bir fırsat mı ? Beni ne sandı bunlar?' Diye söylene söylene eve doğru yürümeye başladım.

Evim bir köy evleri gibi bir mahalledeydi.  Evde Annem Babam Büyükannem Kardeşim ve ben yasıyorduk. Annem ev hanımı, kardeşim lise son sınıf , büyükannem de anneme yardım ediyor babamda ıçkiye ve kumara verilmişti ressmen,ben de onun borçlarını ödeyeyim diye tırnaklarımla yer kazıyordum ama onun umrundamıydı? Tabikide hayır! Tam şu an olduğu gibi...

"Ben geldim " diyerek eve giriş yaptım. Her zaman ki gibi kardeşim okulda, annem ve büyükannem mutfakta , babamda umursamaz şekilde yere yatmış içki yudumluyordu..... AMAN NE GÜZEL .   Ev çok darma-dağınık haldeydi bende yavaş yavaş toparlamaya başladım.   "Oğlum. Geldin m!"  AHHH diye iç geçirerek yerdeki dagılmış kıyafetleri toplamaya devam ettim. Büyükannem mutfaktan çıkararak bana seslendi "Bırak kalsın çocuğum..... Bırazdazdan kaldıracaktım zeten onları ...." dedi .   "Zahmet etmeyin, bır azdan akşam yemeği için sofra hazırlayacaktım zeten"   

AKŞAM YEMEĞİ: .......

" Bu sabah Haegang ptodük müdür nedır, bir anda arayıp sponsorluk tekifinde bulundu bana.    Cidden başıma bir tek bu gelmemişti  o da geldi ne güzel" diyerek  yemegimi yemeye devam  ettim. " s- ne? o ne be?" diyerek babam soru sordu, benim cevaplamama izin vermeden babamın sorusunu cevapladı kardeşim.   "Bilmiyor musun baba?  zengin ve yaşlı kadınlarla takılınca sana para verıyorlar, torpille iyi yerlere sokuyorlar falan..... Vay vay vay , artık dizilerde baş rol olup reklam falan da çekersin  bu gidişle?"   diye ağzı dolu bır şekilde cevapladı, babamda şaşırmış bir şekilde bana baktı ve   "Doğru mu söylüyor  oglum? " dıye soru yöneltti. ben ise şok olmuş tabağımdakı yemek ile bakışıyordum.  O sırada kardeşim " Yalnız bu arada Haegang büyük bir şirket. Nasıl oldu da telefon aldın abi?" Dedi ben hala duyduklarımla şoktan çıkamıyordum...  O sırada babam arkama pat parlayarak beni şoktan çıkartarak  konuşmaya başladı   "Doğru, ben de  biliyorum o  şirketi..... Jimin! Piangoyu tutturdun demek haa? Di mi!". Bende şoktan çıkmış ".....ne?" Diyebildim.  Ve... "En başından bedenimi satmamı söyleseydin madem?"dedim alayla hah o ne demekti be öyle, saçmalık ressmen dıye düşünürken babam bombayı bastı.... "Çok mu zor sanki ?? İki çilve yapıp para kazanacaksın' bu devirde kolay para gayet. Vücudun aşınmaz ya ! Di mi ? " dedi  Ha ha aman ne güzel. Öz babam bana öyle demistı!!! Artık sabrımın son damlaları kalmıştı gerçekten.  "Bana çekmiş işte. Babana minnettar ol." dedi bende sinirden delirmek  üzereydim "HA HA CIDDEN " dedim  o sırada kardeşim "önce buradan taşınrız abi,internet kafe buraya çok uzak." dedıgınde sabrımın sonunun geldigini anladım.  sertçe kasığı  masaya vurarak ayaga kalktım . İkiside şaşırmış bana bakıyorlardı.     "SINIRINIZI BİLİN!!!!   O KADAR İSTİYORSAN SEN SAT KENDİNİ BABA!! MADEM O KADAR İYİ BİR İŞ KENDİN YAP!!!"  dedim babam ve kardeşim ani çıkışmamla irkilmişlerdi ?? Pek umrumdamıydı ?? Muhtemelen  ımmmm hayır . Babam ise hala " Neden sinirlendin ki...."diyordu  şaka gibi cidden . Sonradan onları dinlemeden kapıyı sertçe çekip çıktım. 

Sigaramın bittiğini hatırladım ve ona da sinirlenerek markete giderek bir paket sigara alıp çıktım  sonra bir az yürüdüm ve evime giden sokağa geldim . Merdivenlerden yukarı çıkıp evime yakın olan yere oturdum . Ve sigaradan bir dal çıkartarak yaktım ve oldukça zararlı izmirtten içime çektim kotu kokuyu havaya verdim ve düşüncelere boğuldum.

Kimin yüzünden bu haldeyiz acaba ?? Bir baba oğluna boyle bir şeyi nasıl ister ya "Haaaaay sikeyim,  hiç ıstemiyorum..." diyerek sesli iç geçirdim .Orda bir az daha oturduktan sonra  ayağa kalkıp merdivenleri çıkmaya  başladım. Evden gürültü sesleri geliyordu , babama borç veren adamlar gelmiş olmalılar , son birkaç gündür hiç ses soluk yoktu diyordum ben de.....!?! Eve koştuta koştura geldim ve tam düşündüğüm gibi tefettçiler gelmişti. Üç kişilerdi, babamı azıcık hırpalamışlardı.  Babam da bir şeyler söylüyordu o sırada "Halledeceğiz diyorum işte ." o adamların biriyse "Kapat gözlerini, bas  mühürü....."  diyordu. "NELER OLUYOR BURADA!!!" diye koştura koştura eve girdim.     Tefetcilerdin lideri olan biri bana yavaşça döndü ve "Aman Aman kimler gelmiş?" Dedi ve elini omzuma attı...         " Patronun yollarını gözlediği oyuncumuz Jimin beyler gelmiş-" sözünü kestim " Çek elini" elini omzumdan itmiştim 'hah' demişti o da. Bababm konuşmaya başladı.. "Jimin hadi söylesene he he ... ... 8000 WON.  değil mi? Oğlum tek seferde hepsini ödeyecek diyorum size !!!".  Borç verende şaşırmış "Ne ?? Ha ha". dedi  ona döndüm ve "Dışarıda konuşalım " dedim.

"Baban kafayı mı sıyırdı? Piyango mu vurdu size, hayırdır?"dedi ve sigarasını yaktı sonra devam etti.. "Evinize sık sık geliyorum diye arkadaş falan sandı galiba?? Sikik?!?!"   Ben araya girdim   ".....şu tek seferde ödeyecek mevzusu saçmalıktan ibaret. Bunu böyle bilin."   O da  "ahh...... Öyle mi. komedi resmen. Neden öyle dedi ki." dedi ve bana bakmaya başladı. "Babamın bu hallerini ilk kez görüyor degilsiniz. Her ay ödüyoruz hem, boyle çatkapı gelemezsiniz...." derken yuzume yediğim yumrukla yere yüzümü tutarak kapaklandım.  O da ellerini ceplerine sokarak bana yaklaşmaya başladı...  "Yüz verdikçe götün kalktı di mi? ...... Evin babası da , oğlu da aynı ..... 

Adamın keyfini sikip atma konusunda üstünüzde yok.  Babanın ne kadar borçlu olduğu  konusunda fikrin yok di mi? "  diyerek yere çömeldi ve saçımı çekerek başımı kaldırdı ve karnıma bıçak dayadı ve "Asıl odemen gereken şey ise , ana para. " dedi ve yüzünü bana yaklaştırdı ,ben de "Bırak saçımı...." dediğim an boğazıma bıçağı bastırdı ve "kolay yoldan halletmesini biliriz ." dyıyerek boğazımdaki bıçağı aşağıya indirerek böbreklerime indirdive bastırdı "Buradaki iki taneni bir taneye indiririz ,deşebildiğimiz kadarını deşeriz..... Genç olmamın ayrıcalığı işte."  ve bıçağı bastırarak yana doğru sürtmeye başladı.   "O güzel  suratının hatırasına şans veriyorum. Bana ukalalık yapma ". Eliyle boğazımı sıkmaya başladı. "CEVAP VER " dedi ve beni sertçe itip kalkıp gitmişti.

Bende orada duvara yaslanarak basımı yere eğerek kendi içimde sövmeye başladım.       Babamın borçlarını neden ben ödemek zorundayım ki .   Bu borcu ödersem başka borçlar açacak, diye kanayan burnumu sildim ve dizlerimi kendime çekerek duvara sindim.  Benden ne istiyor?.....   Artık bir sonu olup olmadığını da bilmiyorum...   Babamla 1 saat önce sofrada konuştuklarımızı hatırladım "İKİ CİLVE YAPIP PARA KAZANACAKSIN, BU DEVİRDE KOLAY PARA GAYET.  VÜCUDUN  AŞMAZ YA Dİ Mİ? "        .... Bir kerelik yapsam mı?    Tamam ya benım gibi birinin seçici davranma gibi bir lüksü olamaz.... yani???  yapacaktım bu işi............









ARKADAŞLAR  BU BENŞM İLK KURĞUM VE OY VE YORUM YAPARSANIZ SEVİNİRİM .....

YAPMAZSANIZDA EYVALLAH 

 HADİ BAKALIM BUNDAN SONRASINA BAKALIM 

BAY BAY ❤️❤️❤️❤️❤️❤️

AKTRİS   yoonmin*Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin