-ÖLÜ-

337 43 64
                                    

Arabanın içinde kanlar içinde yatan, annem ve babamı gördüm. O anki şokla bağırdım ve yanlarına koşmaya başladığımda polisler kollarımdan tutup geriye çekmeye başladılar. Ben ise ağlamaktan tüm yüzüm ıslanmış, gözlerim kızarmış bir şekilde çaresizce bağırıyodum. Elimden anca bu geliyodu.

"Anneee, babaaa. Ya bırakın beni annemler orda öyle yatarken sakın kalamam!!"

"Jisung bey, ailenizin yanına gitmeniz yasak. Birazdan hastaneye kaldırıcaklar, o zaman ziyarete gelin lütfen"

"Ya nediyosunuz?!, bırakın beni, ne kadar canları acıyodur. Hem hava çok soğuk yerde yatıyolar üşürler. Lütfen bırakın sarılıp ısıtıyım onları, lütfenn" diye tekrarlıyordum ellerinden çıkmaya çalışarak.
Polisler en son dayanamadı,

"Jisung beye sakinleştirici iğne yapabilir miyiz lütfen" dedi ve beni doktorların yanına götürdü. Doktorlar elindeki iğneyi koluma resmen sapladılar. O kadar kendimden geçmiştim ki, durduramıyolardı artık.
İğneyi yaptıktan bir zaman sonra yorgun gibi hissetmeye başladım. Zaten yavaş yavaş gözlerim kapandı.

Gözlerimi açtığımda Minho hyung un evinde ve Minho hyung un kucağındaydım. Hala sakinleştiricinin etkisinde olduğum için hiçbir yerimi hareket ettirecek enerjim yoktu, sadece gözlerimi açabildim ve birazda olsa yarım yamalak konuştum.

"H-hyung, noldu, en son ne oldu?"

"Jisung, en son kriz geçiriyodun,biraz daha uyu, lütfen"

"B-bir dakika, annem ve babam? Onlar nasıl" dedim zorda olsa yerimden doğrularak.

"Jisung..."

"Jisung", NE!", " Annemler nasıl diyorum"

"Jisung annenler yoğun bakımda durumları ağırmış. Ama hayattalar o yönden bak"

"N-ne yoğun bakım derken?"

"Durumları çok ağırmış jisung, sana söylemicektim ama sen ısrar ettin"

"Çabuk beni hastaneye götür" dedim ve ayağa kalkıp montumu giydim "

"Ne"

"Hastaneye götür beni diyorumm!"

"T-tamam sakin ol jisung, kendine zarar veriyosun böyle yaptıkca"

Cevap vermeden ve hızlıca ayakkabılarımı giydim. Minho hyung da peşimden geldi. Aşağı indik ve arabaya bindik.

"Jisung annenler iyi olucak, o zamana kadar bende kal"

"Annemlere bir şey olursa napıcam hyung"

"Annenler çok güçlüler jisungie. Eminim hayatta kalmayı başarıcaklar"

"Umarım"

Hastaneye gittiğimizde arabadan inip hastaneye girdik."

"Bay ve bayan han kaçıncı odada acaba"

"Neyden dolayı yatırıldılar"

"Araba kazası"

"Hm tamam, 143. odadalar"

"Tamam teşekkür ederim"

143.odaya gittiğimizde direk koşarak odaya girdim.

"Anneee"

"Jisung bağırma rahatsız olurlar, hastalar ya hani" diye fısıldadı Minho hyung.

"T-tamam", " anne, baba şuan daha iyisiniz demi, lütfen iyi olun"

Hüngür hüngür ağlayarak karşımdaki baygın olan annem ve babamla konuşuyodum. Ne kadar beni duyamadıklarını, konuşamicaklarını bilsem bile.

Suicide /minsung/Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin