Delta's Rebel Omega - TAEKOOK

5- Ruh eşi

Hoşgeldiniz bu benim BTS ile ilk seferim.

Instagram ve buradan desteklediğiniz için teşekkür ederim.

Hepiniz seviyorum. Xx

Benim için buraya mor kalp koyabilir misiniz?

Thank you!

İyi okumalar! Xx

°°

Adamın boğazından tuttuğu koparıp yanında ki duvara fırlattı. Nutkum tutulmuş bir vaziyette şaşkın gözlerle o anı izlerken midem bulanıp olduğum yere kustum.

Öğürmem onların dikkatini çekmiş olmalı ki çöp konteynerın arkasından firladigim gibi çıkmaz sokaktan çıkıp başka sokaga geçiş yaptım.

Arkamdan geldiklerink düşünsem de bu olmamıştı. Sanırım insaflı çıkmıştı. Tabi tabi az önce gördüm insaflı olan deltayı.

Koşmaya devam ederken cebimden çıkardığım telefonu kapıp Jimin'i aradım. Hala o korkuyu iliklerimde hissederken motoruma koşup bindigim gibi telefon 5. Çalınışta açıldı ve direk konuşmaya girdim.

"Jimin! Onu adam öldürürken gördüm!"

°°

Uzaktan gördüğüm motorum ile daha çok koşmaya başladım. Tanrım, onun böyle birisi olduğu aklıma hiç gelmezdi.

Gözlerimin önünde kafasını kopardığı adamın kanları etrafa saçılırken, onun gözleri ise bu işi sanki çok yapıyormuş gibi zevk alıyordu.

Midemin yine bulaması ile yutkunup geçiştirmeye çalıştım. Motoruma bir kaç adım kala yaklaştığım zaman ayaklarım yerden kesilmiş gibi havalanıp geriye doğru, arkama sürüklenip sert bir bedene çarptım.

Telefonum elimden düşüp kaldırımda sürüklenirken, kulağıma sıcak nefesler çarptı. İçimden öyle bir ürperti geçti ki kasıklarım bile sızladı.

Ağızımı dahi açamazken enseme üflenen sıcak baskın nefes, terlememe ve korku tohumu yetiştirmeye sağlıyordu.

"Gördüğün her şeyi unut, omega."

Kulağıma gelen sessiz ve fısıltıdan öte olan o ses titrememe yetmişti. Karanlık sokakta ekranı kırılmış olan telefonumun çaldığını gördüm.

Işığı karanlık, hoş sarı ışıkla kaplayan kaldırımda yansıyordu. Sokak lambasının aydınlattığı yerden uzak karanlık bir köşedeydik.

Bir eli, iki ellerimi birleştirmiş bir şekilde tutup, diğer eli belimi sarmalamıştı. Bu onun flörtleşme taktiği olsa sanırım.

Bir süre sonra telefonumun ışığı söndü, zil sesi sona erdi. Bakışlarımı telefondan ayırıp arkamda olan katile bakmak için kafamı çevirdim.

Boynumun izin verdiği ölçüde çevirdiğim anda o delat ile burun buruna geldik. Mimik bile oynamadan gözlerime kilitlenen delta'nın feromonları burnuma dolmuştu.

İçimde ki kurdun ulums ve kuyruk sallayışı içimi gıdıklsndırsa da onun gözleri her şeyi anlatıyordu. Bir nevi salgıladığı feromonlarka birlikte.

Daha sonra sağ göğüsümün tam üzerinde büyük bir acı hissettim. Sanki kızgın bir demir başlıyormuş gibi canım yandı.

Gözlerimi sımsıkı yumup acı ile inleyip yere kapaklandım. Elimle sağ göğüsümü tutup acısını geçiştirmek için ovalasam da ise yaramadı.

Gözlerimi açıp deltaya baktığım zaman pis sırıtış ile arkasını döndüğü gibi karşı kaldırama geçip dümdüz ilerledi.

Beni burda bırakıp gitmesi gururuna yedirememesi. Hangi kurt türü olursa olsun hepsi aynı, hepsi onur gururunu kırmamak ister ve öylede yaptı.