~"Senden nefret etmiyorum."
Bir an kendi kendine konuşuyor sandım.Tabii bunu gözlerimin içine bakarak söylemesinden bu düşünce kafamdan hemen siliniverdi.'Neyeden bahsediyorsun sen?' der gibi bir bakış attım.
Neden o şekilde baktığımı anlamış olacak ki kendini açıklama zahmetinde bulundu."Sürekli arkamdan senden ne kadar nefret ettiğim hakkında dedikodu yaptığından haberim yok mu sanıyorsun? Fark ettiysen dedikodumu yaptığın kişi benim abim.Gelip bana anlatmayacağını düşünecek kadar aptal olduğunu bilmiyordum."
Ah...Tabii ara sıra kendimi tutamayıp abisine karşı kendimi çok açmış bulundum.Ve tabii ki abisinin bunu biricik kardeşinden saklı tutacağını düşünmem gerçekten aptallıktı.
Ama bana aptal diyerek çok ileri gidiyordu. Başkası bana aptal dese çok umursamazdım,babamın sevgi dolu sözlerine alışıktım nasıl olsa.Ama bunu bana söyleyen KangTaehyun olunca ultra sinir bozucu oluyordu. İçimde babamın ikimizi yarıştırdığı için olduğunu düşündüğüm bir nefret duygusu vardı ona karşı.
Sahi,o mu benden nefret ediyordu yoksa ben mi ondan nefret ediyordum?
Neyse ne,bunun bir önemi yok.Her şekilde ikimiz de birbirimizden hoşlanmıyoruz.Yani en azından benim düşüncelerim bu yönde."Benden nefret etmediğini söylüyorsun ama bana hakaret etmekten de geri durmuyorsun ha?"
Diye karşılık vermiştim.
Ah... bu konuşmanın sonunun iyi sonlanmayacağına eminim..."Tüh,kusuruma bakma.O tür sözlere alışık olduğunu düşünüyordum."
diye cevap verdi."Alışık olup olmadığımın bir önemi yok,sen ne dersen de kulağa hakaret gibi geliyor nasıl olsa."dedim.
Evet...tam şuan asıl kim kimden nefret ediyor diye düşünmeye başladım.
Sanırım gereksiz yere nefret duyan tek taraf bendim.Ama kimin umrunda,zaten Taehyun kimseyi sevmezdi.Darvanışlarına bakarak bunu rahatlıkla söyleyebilirsiniz zaten."Vay be,koskoca ChoiBeomgyu beni o kadar takıntı yapmış ki her kelimemi kafaya takmaya başlamış."
dedi.
Ne derse desin çok takılmazdım.Ama bu söylediği sinirlerimi daha çok bozmaktan başka bir şeye yaramamıştı.Asla onun gibi bir adamı takıntı haline getirecek kadar aptal değildim.
Ondan neden bu kadar efret ettiğimden emin değildim.Her durumun sonucunu babama bağlamaya alışık olduğumdan bu hislerimin de elbet onunla bir bağlantısı vardır diye düşünüyordum.Koca bir yalan daha.
"Emin ol, sözlerini dikkate alacağım son kişi bile değilsin."
Aramızda bir kaç dakikalık sessizlik oluştu.O an duyamayacağımı düşünmüş olmalı ki
"Ama öyle olmalıyım..."
diye kendi kendine fısıldadı.
Tam olarak ne demek istediğini soracaktım ki bizi kapı dışarı eden hoca kapıyı açtı ve onu odasına kadar takip etmemizi söyledi.
..."Size dersime geç gelinmesinden ne kadar nefret ettiğimi söylememe rağmen geç kalmanız beni gerçekten sinirlendirdi gençler.Bu yüzden size ortak proje veriyorum.Birlikte yapıp sunmanız gerekiyor.Zaten yapmanız gereken bir şeydi sadece diğer arkadaşlarınızdan erken yapmanız gerekiyor."
dedi.Ne kadar güzel,daha demin ne kadar aptal olduğum ve birbirimizden ne kadar nefret ettiğimiz hakkında bir tartışmanın ortasında olduğum çocuk ile ortak proje ha...
Bana söz hakkı bırakmadan:"Tabii efendim,siz nasıl isterseniz."
dedi Taehyun.Ve tabii hocayı kızdıracak bir şeyler demek üzere olduğumu anladığından,kolumdan tutarak odadan kendisiyle birlikte beni de çıkarttı.
Ağzımı açıp 'ne yaptığını sanıyorsun sen' diyerek bi tartışma çıkartacağımı tekrar anlamış olacak ki ikinci kez bir şeyler dememe izin vermeden konuşmaya başladı."Bence bu proje odevi mi her neyse,bunu kabul edip aramızdaki bir kaç yanlış anlaşılmayı düzeltmeliyiz."
dedi.
Evet,bunu söyleyen KangTaehyun'du...Gerçekten neden bu kadar dengesiz davrandığını bilmek istiyordum.'Şans eseri' aynı bölümü ve aynı üniversiteyi kazanıp,birbimizi gördüğümüz ve göz göze geldiğimiz her an sanki neden böyle davrandığını biliyormuşum da görmezden geliyormuşum gibi bana imalı sözler sarf etmesinin nedenini öğrenmem gerekiyordu.
Aslında göz göze geldiğim kişilerin çoğunun her zaman imalı bakışlar atmalarına ve duymadığımı düşünerek saçma sapan cümleler kurmalarına alışık olduğumdan çok da umursamazdım.
Neden bilmiyorum ama gerçekten Taehyun'un davranışları ve sözleri daha çok ilgimi çekmiş olacak ki davranışlarının sebebini merak etmeye başlamıştım.İlerleyen zamanlarda KangTaehyun'un kendisinin de ilgimi daha çok çekmesini beklemiyordum...
"Tamam,ben de bir şeylerin artık çözülmesi gerektiğini düşünüyordum"
dedim.
Sanırım ona karşı ilk defa laf sokmaya çalışmadan karşılık vermiştim."Aynı fikirde olmamıza sevindim.Çıkışta babanın adamları saolsun konuşmak için fırsatımız olacağını sanmıyorum.Bir sonraki ders çıkışı kafeteryanın kullanılmayan tuvaletinde buluşuruz."
dedi.
Ciddi misin?İlk defa oturup adam akıllı konuşacağız ve bulduğun en iyi yer kullanılmayam tuvalet mi?
demedim tabii."Anlıyorum.Haklısın babam düşmanının oğluyla görüştüğümü öğrense yaşatmaz.Ve tabii kullanılmayan tuvalete kadar adamını sokmamıştır.Kafan harika çalışıyor.Aferin sana zeki çocuk."
dedim göz devirerek.
İlk 'buluşmamız'ın kullanılmayan tuvalette olacağı gerçekten çok saçma bir o kadar da komik bir durumdu.Durumun saçmalığı ona da garip gelmiş olmalı ki o da ufak bir gülüş sergiledi.
Vay be,yakışıklı olduğu gerçeği o gülene kadar çok da dikkatimi çekmiyordu...
Neden bunu düşünüyorum ki."Tamam zeki çocuk bu kadar gülüşme yeterli,dersime gideceğim ve çıktığımda kullanılmayan tuvalet buluşmamıza geç kalmazsan iyi edersin."
Dedim ve bu kez de ben ona konuşma hakkı vermeden dersin olduğu kata yol aldım.
~~~~~~~~~~slm.cok.sıkıcı.gidiyo.farkindayim.ama.ilk.ficim.olmasini.gectim.ilk.defa.bi.seyler.yaziyom.
o yuzden ozur dilerm farkindayim yazamiyorm ama gelistiricem valla.
OKUDUGUNUZ ICIN TESEKKURLER ✌🌹
(4.volumde biraz olaylar baslicak umarm.)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ma chérie~Taegyu
Fanfiction"Senden nefret etmiyorum." ▪︎ Uzun süredir nedense benden nefret ettiğini düşündüğüm bu çocuktan sürekli bu kelimeleri duymak,artık garip hissettirmekten çok; tanıdık bir his veriyordu...