"Yılların bekleyişi.. sonunda beraberiz Recep."
"Artık hep yanındayım Kemal"
"Ne romantik ama pff" -H
"Recep bir şey de şu adama" kalbini tutar
"Erdoğan koş sevgilin ölüyor" -H
"Ya Adolf! Ne hâle getirdin zavallı adamı"
"O da çok hassas olmayıversin." -H
"Sus artık sus git buradan! Recep benim. Aramıza giremezsin!"
"İyi be gittim. Sizin gibi lise âşıklarıyla uğraşamam" -H
Kemal, Erdoğan'a sarılırken Hitler Erdoğan'a o ölünce beni ara anlamına gelen hareketler yaptı ve gitti
"İyi misin Kemal?"
"İyiyim, beni sakın bırakma. Bir daha o adamla görüşmeni istemiyorum Recep."
"Kemal, sakin ol. Ya onunla konuşmayı kesersem eskisi gibi diktatör olursa? Riske atamayız."
"İsabet olur. Sen de dememiş miydin zaten 'Bunlar bize Hitler'i özletecek' diye. Al işte Hitler, gitsin İsrail'in icabına baksın."
"Kemal, onunla görüşeceğim. Konu burada kapanmıştır."
"Kemal çantada keklik tabii.."
"Ne alakası var, eve gidelim dinlen biraz hadi"
"Peki."
Eve gittiler ve sıcak bir şeyler içtiler
"Daha iyi misin Kemal?"
"İyiyim.."
Erdoğan'ın telefonu çalar ve arayan Hitler'dir
"Açma."
"Saçmalama Kemal, önemli bir şey olabilir." Telefonu açtı Alo?
"Kemal nasıl?" -H
"Seni soruyor Kemal" telefonu eline verdi
"Ne istiyorsun?"
"Sağlığın ne durumda?" -H
"Sana ne?"
"Hâl hatır soruyorum kızıyorsun" -H
"Keşke kendini öldürmüş olsaydın. Resimlerin de bok gibi zaten"
"Kemal!"
"Sus Recep."
"Resimlerim gayet güzel sen bok gibi dedin diye bok gibi olmuyorlar. Ve gördüğün üzere hâlâ yaşıyorum." -H
"Ağhh!"
"Böyle stresli olursan zaten yakın olan ölümünü iyice yaklaştıracaksın." -H
Kemal telefonu kapattı ve ağlamaya başladı
"Kemal, yıpratma kendini. Niye bu kadar sinirlisin hem? Seni seçtim ben. Onu değil." Ona sarıldı
"Özür dilerim.. sadece sinirlerimi çok bozuyor."
"Sakin ol"
"Deneyeceğim.."
"Gel biraz uyuyalım"
"Olur"
Uyurlar ve sabah olur Erdoğan sabah Kemal'i yanında bulamaz ama yatağın üstünde bir mektup görür üstünde "Biricik Aşkıma" yazıyordur ve mektubu okumaya başlar