Yol-ilgo

21 1 0
                                    

Uzun duvarın sonundan bize doğru gelmeye başaladı.

"Gerçekten mi Yoongi? Gerçekten senin için hiçbir şey yapmadım mı ben? Bende mi senin duygularını bitirdim, bende mi yitirdim? Ne yaptım ben sana?" diyerek Yoongi'nin kolunu tutp kendine çevirdi garson kız.

Alaylı bir şekilde güldü Yoongi ilk önce "Bu kafede sadece benle görüşmek için çalışıyordun, ben ise param için. Şimdi benim bu kafeye tekrar gelme umuduyla burada çalışıyorsun. Gerçekten, senin arkandan hiç iş çevirmemiş, hiç senin hayatına hiç karışmamış mıyım zannediyorsun? Bazen kardeşler bile satarlar Lilith. Bunu öğren..." dedi ve tekrar gelmeye başladı. Jimin ile birlikte koşarak kafeye girdik ve yerimize oturduk.

"Ne oldu size ya? Soluk soluğasınız?" Namjoon oturduğumuzdan beri ilk defa kafasını telefondan kaldırmıştı.

"Koştuk. Köpek kovaladı da." Jimin'in uydurduğu yalan sayesinde artık söyleyebileceğimiz bir yalan da olmuştu. 

Tam biz oturur oturmaz Yoongi ve garson kız içeri girdi.

"Arkadaşınla görüştün mü Yoongi?" diye sordu Jimin, hiçbir şeyden haberi yokmuş gibi.

"Görüştüm. Beni çok özlemişler." diye cevap verdi.

"Buyrun yemekleriniz!" diyerek yanımıza geldi garzon kız. Herkes teşekkür edip yemek yemeye başladı.

------

Eve gelmiştik. Saat 08.11. Taehyung hala görünürlerde değil. Herkes toplandı sadece Taehyung yok.

"İyi ki doğdun Jimin." diye sessizliği böldü.

"Ayy kocacımm, enercii!" diye sevincini kutladı Jimin. Herkes odasına çıktı ve hediyelerini getirdi.

Ben ise Taehyung'u düşünüyorum. Herkes telefona, haberlere bakıyor. Ben halıya bakıp Taehyung'u düşünüyorum. Neden beni bir daha görmeye gelmedi?

"Özür dilerim Jimin. Ben bir şey almadım. Bilmiyordum."

"Önemli değil Jungkook!" dedi. Onun bu cümlesi bende küçük bir tebessüm yaratmasına neden oldu.

"Ben uyumak istiyorum, nerede uyuyabilirim?" sorumu sorduğum anda herkes bana baktı.

"Taehyung'un odasının yanında misafir odası var. Orada kalabilirsin Jungkook." Jhope söyler söylemez teşekkür edip merdivenlere yaklaştım. 2-3 merdiven çıktım ve ben olmadan ortamlarına baktım. Benim hiç böyle arkadaşlarım olmamıştı.

Jimin kollarını Yoongi'ye dolamış sarılıyordu. Jhope pastayı kesmekle uğraşıyordu. Namjoon telefona bakıyordu. Jin ise pasta yiyerek haber izliyordu. Şöyle eğlenceli bir arkadaş grubum  hiç olmadı.

Misafir odasına girer girmez odanın kokusu burnuma geldi. Babaannemin eski evi gibi kokuyor ama kokuya Taehyung karışmış. Ben galiba Taehyung'u çok seviyorum. Onsuz hayat yaşayamıyorum. Onsuz düşünemiyorum. O olmadığında bile onu düşünüyorum.  

Yattım yatağa ve uyumaya çalıştım. Başaramadım. Sağa, sola döndüm. Başaramadım. Ben onsuz hiçbir şey yapamıyorum. Aşağı tekrar indim, su almak için. 

"Taehyung'un ameliyatı nasıl geçmiş?"

"Zor. Yaşaması bile zormuş."

"Hastane de nasıldı?"

"Kötü. 'Bana bir şey olursa Jungkook'a söylemeyin' dedi." Jin cümleyi söyler söylemez Jin'e bakmaya başladım kaşlarımı çatarak. Onlar arkaları dönük olduğu için beni görmüyorlar ama ben sizi görebiliyorum.

"Şaka maka ama Jungkook duymasın. Siker hepimizi üzüntüden." diye atıldı Jimin. Daha çok kaşlarımı çattım.

"Düşünsenize arkadan Jungkook gelip 'Taehyung ameliyata mı girdi?'diyormuş." Bu cümleyi şakasına söylemen hiç iyi değil Yoongi.

"Ne ameliyatın bahsediyorsunuz?" Söylendiğim anda hepsi arkasına döndü ve bana şaşırarak bakmaya başladılar. Yoongi'nin beni görür görmez boğazında yemek kaldı. Benimde gözümden yaş düştü. "Neyden bahsediyorsunuz siz? Taehyung'a ne oldu?"

"Şu ki Jungkoook, Taehyung trafik kazası geçirdi."

"Sussana ya!" diye susturdu Namjoon'u Jimin. "Şakasına diyoruz Jungkook. Taehyung Kaliforniya'ya gitti. Sen üzülme diye." diye yalan söyledi Jimin.

"Jimin, yalanına bu sefer kanmayacağım. TAEHYUNG'A NE OLDU SÖYLER MİSİNİZ!"

"Trafik kazası." diye geçiştirdi Jhope.

"Nerde o lütfen..." diye dizlerimin üzerine çöktüm. "Onu görmek istiyorum." Ağlarken sesim kısılmaya, boğazım ağrımaya başladı ama bu beni Taehyung'a ulaştırmıyor.

"Hastane de. Yoğun bakımda. Dedi Jin benim yanıma gelirken.

"Hastaneye gidiyoruz, bu sefer de Jungkook'u kaybetmeyelim." dedi Namjoon kollarımdan tutarken.

Beni arabaya bendirdiler ve hastaneye doğru sürdüler.




AMK NİYE KİMSE OKUMUYOR

the secret number | tkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin