Selam canımlar nasılız bakalım? Neler yaptınız bakalım görüşmeyeli? Sizleri çok özledim, uzun uzun bir giriş yapmayacağım. Sizlere iyi okumalar diliyor ve bölüm sonu yorumlarınızı merakla bekliyor olacağım.
*****************************************
Boş boş izliyorum dışarıyı, akşam oldu. Herkes evine gidiyor, gözüm elinde çiçek olan genç bir adama takıldı. Yüksek ihtimalle sevgilisine ya da eşine aldı.
Nereden mi biliyorum? Çok değil daha bir sene öncesinde benim eşimde bana çiçek alırdı. Şimdi diyeceksiniz ki ne oldu bu bir senede?
Ne mi oldu?
Hamile kaldım, evimize bir neşe bir nefes dünyaya getireceğimi düşlerken ve sevdiğim adama neşe ile bebeğimiz olacağını söylemek için hazırlık yapıyordum.Sonra o geldi, söyledim bebeğimiz olacağını. O yüz ifadesi, tepkisi hala gözümün önünde. İstemedi bebeğimizi pardon bebeğimi.
Yapamazmış, bir bebeğin sorumluluğunu alamazmış, aldıracakmışım bebeğimi. Kabul etmedim tabi ki, çok kavga ettik.
En sonunda boşanmak için dava açtım, mahkeme sürecimiz çok sürmedi, boşandık. Bebek doğduktan sonrası için hiçbir hak talep etmedim ondan.
Boşandıktan sonra abimin yanına Çanakkale'ye geldim. Burada bir restoranda çalışmaya başladım. Doktorumun izin verdiği süre boyunca çalıştım.
Abim polisti . Birlikte yaşıyoruz, anne ve babamız ben üniversitedeyken vefat etti. Abim evlenmemi hiç istemedi.
Ama ben mutluyum diye bir şey demedi.
"Bala" abime döndüm, "Efendim abi" dedim. "Karan paşa uyanmış, bir bak istersen" dedi başımı salladım ve kalktım.
"Ben bakayım abi" dedim. Odama gittim ve uyanan oğlumu kucağıma aldım "Annesinin balı, günaydın" dedim. Üç aylık bebeğim beni anlayacak sanki.
Bir tebessüm etti sonra elini göğsüme attı, acıkmış ama ağlamamış. Gülüp yanaklarını öptüm. Oğlumun karnını doyurup altını değiştirdim.
Oğlumu alarak odadan çıktım. "Abi, Karana biraz bakar mısın? Yemek hazırdı sofrayı kurayım" dedim, abim başını salladı ve oğlumu aldı.
Bende mutfağa geçip sofrayı hazırlamaya koyuldum. "Abii, yemek hazır gel haydi" diye seslendim abime. "Karan tekrar uyudu onu odasına bırakıp geliyorum" dedi abim.
Biraz daha zaman kazanmıştım, abim ile iş meselesini konuşmam gerekiyordu. Daha önce çalıştığım restoran kapandığı için şuan için işsizdim.
Abim he ne kadar dert etmese de ben ediyordum. Çok yakın bir zamanda evlenecekti, kendi düzenimi kurmam gerekiyordu. "Bala" irkildim ve abime baktım.
"Abicim" dedim tatlı tatlı "Ne düşünüyorsun balım?" Diye sordu. Bakışlarım ile masayı gösterip "Otur hadi en sevdiğin yemekleri yaptım" dedim.
Abim yerine geçince yemeklerini servis ettim, kendime de koyup birkaç lokma aldım. Daha fazla gerilmeden lafa girsem çok iyi olurdu.
"Abi sana bir şey söyleyeceğim" dedim "Söyle abim" dedi. Derin bir nefes aldım "Abi ben tekrar bir işe başlamak istiyorum" dedim, abim önce kaşlarını çattı sonrada "Ne gerek var" dedi sert bir şekilde.
"Abi daha ne kadar bana ve Karan'a bakabilirsin üstelik çok yakın bir zamanda evleneceksin" dedim abim elindeki kaşığı bırakıp "Hayır Bala" dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BABA
General FictionSenin için annecim. Her şey senin için. Bir adam, bir kadın ve bir bebek. Cumhuriyet Başsavcısı Kartal Akdoğan ve onun deyimiyle minik şefi Bala Kılıç. Aile olmak için çıktıkları bu yolda onları neler bekliyor gelin hep birlikte okuyalım.