11. BÖLÜM: Bizim savaşımız

14 2 2
                                    

Kimdim ben?
Neydi benim hikâyem?
Kameraya gülümsemek miydi?
İçimde kopan fırtına mıydım ki ben?

Hepsiydim. Bunlar benim parçalarımdı ve beni oluşturuyordular.

Hani bir söz var ya
"Herşey göründüğü gibi olsaydı, eline aldığın deniz suyu mavi olurdu"

Herşey göründüğü gibi değildi.
Bu cümle bendim aslında.
Bendim.
Dışım güneşti,sıcak bir yaz mevsimiydi.
Ama içimde öyle bir soğuk vardı ki... Bu soğuk donduruyordu beni. Üşümeyide geçmişti bu soğuk,artık donduruyordu.

Yaşadıklarımın haddi hesabı yoktu.
Dedim ki "Tamam,ben iyiyim"
Dedim ki "Daha kötüsü ne olabilir?"

Ben iyi değildim.
Daha kötüsü olabiliyordu.
Güçlü kalmaya çalışıyordum ama, bende bir insan değil miydim? Canım yok muydu? Bu beden artık dayanamıyordu bu acılara? Nasıl çıkacaktım bu pislikten?

Bilincim yavaş yavaş yerine gelirken usulca gözlerimi açtım. Kısık gözlerimle gördüğüm ilk şey tavandı. Burası bir ev değildi. Kokusundan anladım bu bir hastaneydi.

"Gözlerini açtı..." duyduğum sesle  gözlerimi tamamen açtım ama bitkin hissediyordum.

"Deniz..." diye bir fısıltı çıktı dudaklarımdan.

"İyi misin güzelim?"

Güzelim mi...

"İyiyim sanırım, neden buradayım korkuyorum."

"Korkacak bir durum yok. En son ne olduğunu hatırlamıyor musun?" Dedi hafifçe üzerime eğilmiş serumumla oynayıp ayarlıyordu.

Biraz zorda olsa bir kriz geçirdiğimi hatırladım.
"Hatırlıyorum. Bu serum ne için?"
"Sakinleştirici..."
Başımı salladım.
Ayarlanabilir yataktan Deniz yardımıyla başımı biraz dikleştirip oturur pozisyona geldim.

"Şey, ben sana zarar verdim mi?"
Gülümsedi ve bana kolunu gösterdi.
Gördüğüm manzara karşısında kanımın donduğunu hissettim.

Kolunda birsürü çizik vardı ve çoğu kısmı kabuk tutmuştu. Kanatmıştım...

Deniz'e zarar vermiştim...
"Deniz ben..." sol gözümden bir damla yaş aktı.

"Lara cidden önemli değil. Şu an tek istediğim iyi olman. Bunu kafaya takıp üzülürsen bana en büyük zararı verirsin. Anladın mı güzelim.."

"İki..." diye mırıldandım
"Ney iki?"
"Bana ikinci kez güzelim diyorsun."
"Ben... bilinçli değildim afedersin..."

Gülümseyerek güzel gözlerine baktım.
"Rahatsız olmadım."
"Yani diyeyim mi?"
"De bence."
"Bencede diyeyim güzelim.."

Kalbim hızla atıyordu. Bu... neden böyle hissettirmişti.

Kapı iki kere tıklatıldı ve içeri ailem girdi.

"Kızım..." babamın sesini duymak sertçe yutkunmama neden oldu.

Deniz yavaşca ayaklandı.
Kardeşim koşarak yanıms geldi.
"Ablacım... sana ne oldu çok üzgünüm"

Belkide bu hayatta tek sevdiğim oydu...
Gülümseyerek biraz eğildim ve ona sarıldım. Yüzüme öyle bir bakıyordu onun sevgisini bakışlarından hissediyordum.

Deniz kardeşime çok güzel bakıyordu.
Bu an içimi eritti...
Kalbim eridi adeta...

Deniz yavaşca odadan çıkınca geriye sadece ailem ve ben kaldık.

İstenmeyen OyunculukHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin