5.Bölüm

3.6K 98 30
                                    

Hazal'dan devam

"Koah'ım var benim d-durdur arabayı!"

Gözlerim kararıyordu. Nefes alamıyordum.

Gerisini ise.. hatırlamıyorum.

Uyandığımda başımda o adam vardı.

Doğruldum, "Ne oldu bana nerdeyiz?!"

"Sakin ol hastanedeyiz."

"Koah'ın olduğunu bilmiyordum."

"İyi güzel. Arabayı durdur dememe rağmen umursamadın beni!"

"Durduramazdım çünkü! bilip bilmeden konuşma!"

"Hah niyemiş o?"

"Arkamızdan gelen düşmanları!"

"Yola çıkmadan önce dur dedim ama!"

"Hm hm tamam."

"Sen kimsin? Beni bırakta gideyim!"

"Allah Allah nedenmiş? Seni parayla aldım lan ben. öyle bırak deyince bırakmam anladın mı!"

"Hah? Mâlımsın diyorsun yani?!"

"Uzatmada ayakkabılarını giyip dışarı gel."

"Off! Parayla alınıp mâl gibi dolaşıyorum etrafta maşallah!"

"Heey!! çıkmadan adını söylesene Allah'ım yarabbim!" diye bağırdım

"Kuzey."

Doğrulup yerdeki ayakkabılarımı giyindim. Çekmecenin üstündeki spreyimi alıp odadan çıktım.

"Gir koluma gidiyoruz."

"Allah'ım yarabbim sen sabır ver."

"Ulan çok konuşmada gel!"

Kuzey denilen şahısın koluna girdim ve çıkışa doğru yürüdük.

Çıkışa gelince önümüzde faklı model siyah bir araba vardı.

Aranın önüne geldik Kuzey sürücü koltuğuna bindikten sonra bende arka koltuğa bindim.

Yarım saat sonra.

"Hazal! hadisene kızım."

Gözümü açtım gözlerimi ovalayıp arabadan indim. Küçük bir deponun önüne gelmiştik.

"Burası neresi?"

"Yeni evin" dedi sırıtarak.

"Anlamadım?"

"Gel de gösteriyim."

Kuzey deponun kapısını anahtarla açtıktan sonra içeriye girdik.

Köşede bir yatak, Yan tarafta klozet ve bir gardırop.

Yukarda çok az aydınlatan küçük bir pencere vardı. Hemen altında ise bir kaç kesici alet olduğu çekmece vardı.

"Ben seni buradan çıkarana kadar burada kalacaksın."

"Ciddi misin sen?! Havasızlıktan o kadar kötü kokuyor ki burası dalga mı geçiyorsun?"

"Hayır gayet ciddiyim."

"Kaçmaya çalışma zaten kaçamazsın."

Yeni evinde iyi eğlenceler deyip deponun kapısından çıktı.

"YA KUZEY AÇ ŞU KAPIYI YAŞAYAMAM BEN BURDA KUZEY!"

4 saat sonra

Yatakta battaniyeye sarılmış oturuyordum. Ağlıyordum çünkü abim beni böyle bir duruma düşürmüştü.

Ayrıca Kuzey kadar acımasız birisini hiç görmedim..

Sanırım akşam olmuştu yavaş yavaş hava kararıyordu ve pencereden gölge düşüyordu.

Kapı açıldı gözüm hemen orayı buldu. 
Kuzey'di

Elindeki tencere ve tabakla geliyordu

"Acıkmıssın diye yemek getirdim."

"Ayıp olmasın diye halimi düşünmüş."

"Al şunları ve ye"

Kuzey'in elindeki tencere ve tabağı alıp yere fırlattım

göz yaşlarıma hakim olamamıştım.

"ÇIKAR BENİ BURDAN!"

"Lan iyilikte yaramıyor aç kal o zaman!"

Deyip yüzüme tokat yemem bir oldu.

Tokatin etkisiyle yere yapışmıştım..

ABİLERİM (ŞİDDET)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin