15. ORMAN

611 40 47
                                    

Bir hırsla gidiyorum diyip ormana yürümüştüm ama havanın karanlık olduğunu ve her yerin her yere benzediğini hesaba katmamıştım.Allahtan tek değilim diye düşünüp arkama döndüğümde herkesin vazgeçtiğini ve tek kaldığımı anlamıştım.

Gerçekten beni yalnız mı bırakmıştı herkes?

Tam vazgeçip arkamı dönecektim ki her tarafımı çevreleyen fener ışıklarıyla ne olduğunu anlamaya çalıştım.

Işıkların arasından tolganın çıkmasıyla kafam daha çok karışmıştı.

Önümde durup konuşmaya başladı.

"O gün ne kadar yanlış bir şey yaptığımı ve seni bırakmamam gerektiğini biliyorum Gece.Çok özür dilerim.Bir daha seni hiç bırakmayacağım ne olursa olsun yanında duracağım.Söz veriyorum.Affet beni."

Fenerlere doğru döndüğümde etrafımızda Çisil,Ata,Fatih ve sınıflarından bir kaç kişi olduğunu gördüm.

"Tolga?Ne diyorsun?"dedim şaşkınlıkla ne diyeceğimi bilemeyerek.

"Özür diliyorum gece affet beni diyorum."

"Ben şey"

"Affetmeyecek misin beni?"

Benim bir şey demeyeceğimi anlayınca cebinden bir kutu çıkardı.Kutuyu açtı ve bana doğru çevirdi.Kutuda bir kolye vardı.Kolyenin üzerinde Ada yazıyordu.

"Sen bunu nereden biliyorsun?"

"Kuşlar."

"Ne kuşlar?"

"Kuşlar söyledi gece."

💀

Boynumdaki kolyeye dokunup duruyordum sürekli.Hocalardan da güzel bir azar yemiştik zaten.Şuan cezalıydık.

Alev hoca hala neden böyle bir şey yaptınız diyip duruyordu.Bu kadın bana niye bu kadar taktı?Niye sürekli başımdan ayrılmıyordu yahu.

Bir süre daha hocalardan azar yedikten sonra müdür bir daha siz gezilere katılamayacaksınız deyip noktayı koyacaktı ki Alev hocanın ısrarları ve bize zorla özür diletmeleriyle olayı atlatmıştık.

Diğerlerinin yanına gidip ateş çevresinde bizde şarkı söylemeye başladık.Bugün fazlasıyla garip bir gün oluyordu.

Tolgayı hala tam affetmiş değildim.Evet bunları yapmayadabilirdi.Ben haklıyım demeye devam edebilirdi ya da sadece kuru bi özür dileyebilirdi.Ama o hem kolye almış hem de çok farklı bir şekilde özür dilemişti. Bir yanım affet diyordu ancak bir yanımda ne yapacaktın aa bana kolye almış deyip kollarına mı atlayacaktın diyor.

Her neyse sinirim geçmiş gibiydi ama hala kırgındım.Fazla mı naz yapıyordum?

Bir süre daha ateşin başında sohbet ettikten sonra herkes çadırlarına geçti.

Çisil'le yıkıldı yıkılacak şekilde kurduğumuz çadırın yerinde sapasağlam ayakta duran bir çadır vardı.Şaşkınlıla çisile döndüğümde arka tarafıma baktığını fark edip arkama döndüm.

Tolga çadırının başında bana gülümser bir bakış atıp içine girdi.

Bende gülümseyerek çisile döndüğümde daha ne yapsın bakışıyla karşılaştım.

💀

Ertesi gün kahvaltı yapıp çadırlarımızı toplayıp gidecektik.

Uyandığımızda hocalar ve birkaç sınıf kahvaltı için hazırlık yaparken birkaç sınıfta etrafaki çöpleri topluyordu.Biz çöp toplayan taraftaydık.

İŞLER TERSİNE DÖNDÜ(TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin