27. DELİ ADAM

269 21 20
                                    

Bugün doğum günümdü.Çok mutluydum.

Kim doğum gününde mutlu olmazdı ki.

Ama ben mutlu olmayanları da anlıyordum.

Belki de onun doğum gününü hatırlayıp kutlayan kimse olmadığı için mutsuz olurlar.

Bilemiyordum.

Neşeyle yatağımdan kalktığımda bir tarafım buruktu çünkü Ada yanımda değildi.Doğum günümü onunla beraber kutlamayı çok isterdim fakat bunu onun mezarına giderek de yapabilirdim.

Yataktan kalktığımda aşağıya indim.Kahvaltı hazırlayan abimi gördüğümde yüzümde güller açtı.

"Abi!"diyerek onun sırtına atladım.

"Hayırdır prenses çok keyifliyiz"dediğinde güldüm birşey demedim.

Sofra hazır olduğu için oturup ikimizde kahvaltı yapmaya başladık.

Bir süre hiçbir şey demedik fakat sonra ben bu sessizliği böldüm.

"Abi"

"Heh söyle Gece"

"Bugünün tarihini söyleyebilir misin Ada'nin yanına gidicem de"dedim merakla ne diyeceğini beklerken.

"Kendi telefonundan bak"

"Yanımda değil"

Telefonuna doğru yönelip baktı. "6 Şubat"dediğinde tekrar yemek yemeye döndü.

Nasıl yani

Gerçekten hatırlamıyor muydu.Bu çok kötü bir şeydi.

Her neyse.

Boğazımı temizleyerek konuştum "tamam ben bugünümü Ada'nın yanında geçireceğim.Özledim onu"

"Tamam"dediğinde kimse konuşmadı.Sessizce yemeğimi yiyerek hazırlanıp Ada'ya gideceğimi söyleyerek yukarı çıktım.

Üzerime turuncu bir gömlek içime beyaz bir badi altıma ise turuncu bir kot giydim.

Dışarı çıkıp adanın mezarına yürüdüm.Hemen gelmiştim yakındı

"Ada!.Kardeşim beni görmeyeli nasıl"dedim bütün nesemi göstererek çünkü üzgün de olsam kırgın da olsam başıma en kötü şey bile gelmiş olursa olsun ona bunu yansıtmamalıydım çünkü o burda olmasa bile beni görüyor duyuyordu.Üzülmesini istemezdim

"Nasılsın iyisindir umarım.İyi ol çünkü sen iyi olursan bende olurum değil mi"

"Sana portakal suyu getirdim yine."diyerek mezarına portakal suyunu koyarak gülümsediğim sıra telefonum çaldı.

Tolga olduğunu görünce açtım.
.
"Alo gece neredesin"

"Adanın mezarında"

"Buluşalım mı diyecektim.Ben Adanın mezarına geleyim hem onu da görmüş olurum sonra da gezeriz olur mu"

"Olur tabi"dediğimde telefonu kapatıp Tolga'yı bekledim o sıra da Ada'yla konuştum.

"Doğum günüm kutlu olsun benim değil mi"dedim sesimdeki mutluluğu gizleyemiyorken.Onun yanında mutlu değilsen bile mutlu oluyordum.

"Seni duyabiliyorum.Sanırım doğum günümü kutlayan ilk insansın"dediğimde fazlasıyla gülümsüyordum.

Kısa bir süre sonra Tolga geldiğinde bana gülümsedi.

"Seni tekrar görmek çok hoş"

"Seni de"dediğimde Ada'nın mezarına döndü sonra tekrar bana.

"Onunla yanlız konuşabilir miyim"dediğinde önce şaşırsam da sonra kabul ettim ve onlardan uzaklaşıp beklemeye başladım.

İŞLER TERSİNE DÖNDÜ(TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin