O nefes almıyordu. Dünya diye birşey kalmayacaktı.
Hemen telefonumu çıkarıp 112'yi arıyacaktım ki, telefonumun olmadığını farkettim. Büyük ihtimalle motoru sürerken düşmüştü. Zaman kaybedemezdim. Hala nefes alan adamın yere düşen telefonunu aldım. Adam fısıldadı.
- Ha-yır
Dediğinde EVET diye bağırdım.
Telefonu açtım. 15 dakika önce Bora'dan gelen mesajı gördüğümde deliye döndüm.
Şöyle diyordu...KIZI ÖLDÜR!
Hemen 112'yi aradım. Adresi verdim. O sırada adamın galerisine girdim. 6 tane kız fotoğrafları vardı. Yanlarınsa bilgileri yazıyordu.
Bu cani adam onlara işkence ederek öldürüyordu. Zevk alıyordu.
Sarışın mavi gözlü benim kardeşimin kopyası gibi olan kızın üzerine tıkladım. Yanılmıyordum. Bu BULUT KORKMAZ'DI. Benim kardeşimdi. İnfazı bugündü. Koray diye biri infazını gerçekleştirecekmiş. Ak deredeki konakta katledilecekmiş.
Okuduklarım karşısında şok oldum. Yerde kıvranan adama baktığımda. Koray kim diye bağırdım.
-Örgüt(MAFYA)Yöneticisi(Başkanı)
Dedi inleyerek...
Şuan nerde?
-en son malikanedeydi. Bulut diye bir kızın infazını gerçekleştirmek için ak deredeki konağa gidiyordu.
Tam bişey diyecektim ki ambulans geldi. Poliside aramıştım. Bu adam ifade verip herşey ortaya çıktığında taşlar oturacaktı.
Bulut, onu aramalıydım.
(Bulut açar)-Alev, Yağmur nasıl?
Bulut beni dinle seni almaya geliyorum hiçbiryere kıpırdama tamam mı? Zamanımız yok hayatın söz konusu Yağmur o iyi değil, nefes almıyor. Hemen geliyorum lütfen heryeri kitle Bulut lütfen dediklerimi yerine getirmezsen öleceksin.
-A-abla sen neyden bahsediyorsun?
Bulut lütfen heryeri kitle nolur sonra anlatacağım. Kapatıyorum bay bay.
Polislere olayı anlattım Bulutun bulunduğu konuma jandarmalar, polisler, ambulanslar geldi. Motoruma atlayıp hemen eve gittim. Bulut evde camdan olanları şaşkınlıkla izliyordu. Etraf ana baba günü gibiydi. Her yerde araar vardı. Eve girip Bulut'a birşey söylemeden yedek silahımı aldım. Öbürkü silahımı o caninin yanında unutmuştum. Bulut telaş içinde
- Abla ne oluyor anlatacakm mısın?
Bulut bu telefondaki galeriye gir. Ne demek istediğimi daha net anlayamazsın.
Bulut galerde kendi resmine tıklayıp okuduğunda şok olmuş bir şekilde bana bakıyordu. O anda aklıma bir fikir geldi.
Bulut beni dinle seni yem olarak kullanacağız ama hayati tehliken olmayacak böylelikle örgüt liderini yakalıyabiliriz.
- bu nasıl bir plan?
Seni Ak Dere'deki Konağa götüreceğiz Koray gelip seni aldığında baskın yapıp Koray'ı yakalayacağız. Onu konuşturacağız...
Bulut bunu yapmalıyız.Bulut kabul etti. Oda benden birkaç şey kapmıştı. O benim çaylağımdı. Zaten ajanlığa geri dönecektim. Sadece bir kaç gün kalmıştı. Bulut'a savunma derslerine vericektim. Bu pislikler ona dokunamazdı.
Koray denen o adam bence korkmalıdı. Azraili kana susamıştı. Kan istiyordu. KAN! Azraili durdurabilecek miydi? Sanmıyorum... Heleki azraili benken... dediğimde büyük bir kahkaha attım. Bu mutluluğun değil, intakam ateşinin kahkasıydı. Geliyordum. Azrailden kaçamazsın KORAY!