Tekrar uyandığımda kendimi çöp torbası gibi hissetmemin
sebebinin sadece ölümden dönmek olduğunu sanmıyorum. Bu
adam resmen enerjimi sömürüyor. Yataktan kalkıp lavabo
olduğunu tahmin ettiğim kapıya doğru ilerlerken duvardaki boy
aynasında kendimi gördüm, tertemizdim. Kıyafetlerimde bana ait
değil, özelliklede o altımdaki boxer mi? İnanamıyorum! Pislik
bana duş aldırıp kendi kıyafetlerini giydirmiş. Bu aslında minnet
duymam gereken bir şey olabilirdi, eğer duş alırken kıyafetsiz
olduğumuz gerçeğini unutabilseydim. Etrafta kendi kıyafetlerimi
bulamadım, dışarıda çıkmam gerekiyor ama nereye gideceğimi de
bilmiyorum. Odanın kapısı kilitli değildi buda istediğim gibi
kaçabileceğim 9anlamına geliyor, yada sıkıyorsa kaç da görelim
demek de olabilir. Koridorda ilerlemeye başladım illaki koridor
bir yere açılıyordur. Kaldığım odanın olduğu koridorda başka oda
olmamasına rağmen diğer taraflarda pek çok oda varmış gibi
duruyor, büyük bir evdeyim galiba. Merdivenlerden aşağıya
inince geniş bir oturma alanıyla karşılaştım. Salonun diğer
ucunda mutfak var , cidden bayağı düzenli ve şık. Tek sıkıntı
evdeki herşey siyah ve beyazın tonlarından oluşuyor olması,
neden kırmızılar yada pembeler yokki sanki? Ne kadar modern
görünsede insanı bunaltan bir yanıda var. Salonun ormana bakan
duvarı boydan boya cam kaplama ve müthiş orman manzarasını
izlemek için harika görünüyor. Mutfaktan gelen seslere doğru
ilerledim ve jeredin birşeyler içtiğini gördüm, yanına yaklaşınca
kafasını kaldırıp yavaş yavaş beni süzdü. Nihayet bakışları
yüzüme ulaşınca ben çoktan kıpkırmızı olmuştum bile. Evet
tişörtü her nekadar elbise gibi olmuş olsada elbise giymeye alışık
olmadığımdan rahatsız hissettim, birazcık sakar olduğumdan
dizlerimdeki yara izleri kıyafet secimimi epey etkilemişti ve hiç
bu kadar göz önünde hissetmemiştim, bunu anlamış olacakki
bakışlarını gözlerimde sabitledi.
-Aç mısın?
-Biraz ,aslında birkaç lokma hiç fena olmazdı.
-Bul birşeyler o zaman.
-Ne?
-Yiyeceğin şeyleri hazırlayacak halim yok ,dün yeterince hizmette bulundum,beni paranla satın almadığına göre yemeğinide kendin hazırlayabilirsin.
-Alt tarafı yiyecek birşeyler vereceksin nekadar abarttın hem burası senin evinya eşyalarının yerini bilmiyorum!
-Birkaç dolap var işte karıştır bul mutfakta birşeyler bulmak ne
kadar zor olabilirki. Mutlaka birinde yiyecek bulursun.
Sonra arkasını dönüp salondaki koltuklardan birine oturdu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Trapped İn Dark-karanlığa Hapsolmuş
ParanormalDark serisinin 1.kitabıdır "Ruhunun derinliklerinden ne sattığına dikkat et çünkü o seni köle olarak istiyor" peki karanlıktan korkmak ışığı getirir mi? yoksa kaderinde yazılı olan lanet seni karanlığa mahkum mu eder? Ruhumu satmışlar ibiseme yoksa...