Bölüm dört

561 53 13
                                    


oy ve yorum lütfen 🥺

💕

laviniaa: ya işte yakın olduğumuz bir yerde olay vardı düğün roman düğünü çıktı

laviniaa: görsen bildiğin cennet mahallesi gibiler

laviniaa: zurnacı falan hemen çalmaya başladığında oynamaya başladılar

laviniaa: hop bir baktık bizde arada oynuyoruz

cengizunder: bizde kendimizi emniyette zannediyoruz

laviniaa: niye öyle diyorsun beyefendi, alındım, gücendim.

cengizunder: şaka şaka gül diye

laviniaa: bu arada ne oldu!

laviniaa: emniyettin numarası değişti bilgin olsun

laviniaa: 501****** 

cengizunder: bu senin numaran olmasın?

laviniaa: lazım olur belki :)

cengizunder: benim numaram zaten sen de vardır diye düşünüyorum?

laviniaa: beni çok yanlış tanımışsın

laviniaa: ben etik kuralları olan bir hanımefendiyim

laviniaa: senin iznin olmadan numaranı alamam

cengizunder: 500******

cengizunder: buyur numaram komserim

laviniaa: bismillahirrahmanırrahim.

cengizunder: :)

laviniaa: bayılcam şimdi dur

cengizunder: iki hafta oldu konuşalı hâlâ alışamadın bana

laviniaa: ben sana ne olursa olsun alışamam

laviniaa: tıpkı seni sevmeye doyamayacağım gibi

cengizunder: sanırım bayılma sırası ben de...

"Lavinia, artık burayla ilgilen."

Fatih'in konuşmasıyla kafamı sırıtarak telefondan kaldırdım. "Ne var lan?" dediğimde gözlerini devirdi.

"Kıza bak sevdiğine pamuk prenses bize keko prenses." 

"Uzatma Fatih, kısa kes aydın havası olsun." 

"Şu dosyayı imzala," deyip önüme dosyayı attı  alıp dosyayı imzalarken konuşmaya devam etti, "Ee, nasıl gidiyor Cengiz beyle?" aptalca sırıttım "Çok güzel gidiyor, baya güzel gidiyor." dedim hülyalı bir şekilde.

"Whatsappa geçmeyi başarabildiniz mi bari?"

"Başardık, başardık."

"Bana bak, bir yamuğu yok değil mi?"

"Yok be, mis gibi çocuk."

"Ee ne zaman buluşuyorsunuz?" 

Durdum, buluşmayı kaldıramazdı şu an kalbim.

"Bilmiyorum, şu an çok erken gibi konuşurken bile kalbim yerinden çıkacak gibi oluyor."

"Bunlar tatlı heyecanlar kızım."

"Ya Fatih, bana karşı bir duygusu var mı bilmiyorum ki."

"Nasıl ya, konuşuyorsunuz kızım. Güzel kızsın etkilenmiştir senden bence."

"Bilmiyorum, benim duygularımı sadece hayranlık sanıyor olabilir."

"Kızım öyle olsa numarasını vermezdi."

"Doğru diyorsun, ilk defa doğru konuşuyorsun Fatih duygulandım." 

Fatih gözlerini devirdi, "Aşağlama beni hemen kaknem karı."

Omzuna çokta sert olmayacak bir yumruk attım. Geriye doğru sendeleyip omzunu ovuşturdu.

///////

Lavinia:

Lavinia:

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Lavinia: Şans dile...

Cengiz: Bu güzellikle şanstan çok nazar duasına ihtiyacın var gibi...

"Lavinia, hadi!" diyen sesle telefonumu kapatıp göreve odaklandım.

///////

Cengiz Ünder...

"Oğlum, telefondan kaldır biraz başını. Bursa'ya geldiğimizden beri antrenman harici telefondasın."

"İrfo, dur oğlum." diye İrfan'ı uyarıp telefona bakmaya devam ettim.

"Yanlış bir şey mi dedim acaba neden cevap vermedi?"

Mert Hakan, "Ne var bu telefonda bu kadar Cengo?"

"Normalde göreve giderken bile yazardı."

Mert Hakan, "Hadi yemeğe inelim." dediğinde kafamı salladım telefonu cebime koyarak dalgın bir şekilde yerimden kalktım.

Aşağı inerken, dalgın bir şekilde Lavinia'yı düşünüyordum. Yanımdakiler, hâlâ neyim var diye soru sorarken onlara cevap vermiyordum.

Aşağı indiğimizde yanımdan hızla geçen kızıl kadınla durakladım.

Arkasından giderken baktığımda duraklayıp arkasını döndü göz göze geldik.

"Lavinia." dediğimde Lavinia, şaşkınca bana bakıp ona seslenen bir başka adamla arkasını dönerek olduğumuz yerden uzaklaştı.


Kısa Mesafe | Cengiz Ünder✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin