8

93 14 3
                                    

"Amına koyayım hiç mi yüzüm gülmez benim?"

"Changbin abicim otur şuraya adam akıllı anlat, ne oldu? Apar topar geldim gerginlikten kaza yapıyordum az kalsın."

Changbin, evine geldiğim an söylenmeye başlamış ama bir türlü asıl konuya varamamıştı. Evi büyük bir şirketin üst katındaydı, şirketin yarı hissesi de ondaydı zaten. Ailesinin izinden yürümeyip hayallerinin peşinden giderek spor hocası olmuştu. Kapıdan girildiğinde karşıda duvarı kaplayan kocaman bir cam vardı. Gökyüzü ve dışarıdaki manzara görünüyordu. Akşamları orayı kapatacak harika bir dizayn bulunuyordu ve Changbin'in evinde kıskandığım şeylerden birisi de buydu.

Sol tarafta çift kişilik büyük bir yatak, yatağın yanında yukarıdan asılmış box torbası ve duvarı boydan boya saran kıyafet dolabı vardı. Dolabın içindeki kıyafetler de görünüyordu, kapağı camdan yapılmıştı. İçi loş sarı ışıkla aydınlatılıyordu. Hemen diğer tarafında da büyük bir banyosu vardı.

Sağ tarafta çalışma masası, arkasında kitaplık duruyordu. Masayı geçtikten sonra zaten amerikan mutfağı ve mutfağın karşısında da uzun koltuklar vardı. Tam da şuan o koltukta oturuyor önümde bir sağa bir sola giden Changbin'in derdini anlamaya çalışıyordum.

"Bu kız bana ayrılalım dedi abi, tamam dedim bitirdim. Bugün gelmiş ben sensiz yapamam diyor. Birkaç kez yaptı bunu artık affetmek istemiyorum."

Kadınlar ve ilişkiler konusunda Jeonginden yardım alabilirdi ama benim bu konudaki bilgim sıfırdı. Yine de yardımcı olmaya çalışacaktım.

"E abi affetme o zaman."

"Kolay değil Chan yemin ederim değil, üzmek istemiyorum onu ama ona olan hislerim artık yok. Eskiden de yok gibiydi zaten."

"Derken? Bak bunu benim evde de söylemiştin kızlarla yapamıyorum falan feşfekan... Anlat."

Karşımdaki koltuğa oturup ellerinin arasına kafasını aldı.

"Kadınlara karşı bir şey hissedemediğimi farkettim. Çabalıyorum, olmuyor."

"Çabalama o zaman."

"Chan çok sağol çok yardımcı oluyorsun! Psikolojik olarak ne kadar zor durumda olduğumu görmüyor musun?"

Sabır dilenircesine elimi masaya vurdum.

"Bunun psikolojik olarak ne zorluğu olabilir Changbin? Kadınlara karşı bir şey hissedemiyorsan erkeklere karşı hissedersin bunda ne var?"

"Ailem bilse neler olur biliyor musun Chan?"

"25 yaşına gelmişsin aşık olacağın kişileri ailen mi seçecek? İnsan kendisi bile seçemiyor!"

Söylenerek koltuğa uzandı ve tavanı izlemeye başladı. Bunun yasa dışı bir şey olduğunu sanıyordu ki öyle bir şey yoktu.

Hiçbir şey demeyince ben cümleme kaldığım yerden devam ettim. Pür dikkat dinlediğinden emindim.

"Peki herhangi bir erkeğe karşı bir şey hissettin mi?"

Bir süre tavanı izledikten sonra göz ucuyla bana baktı ve tekrar tavana çevirdi bakışlarını.

"Kalbimin hızla attığını, heyecandan dilimin dolandığını ve düşünmekten işime adapte olamadığım geçerliyse, evet hissettim."

"Hiçbir şey hissedemeyen insanlar da var. En azından hissediyorsun."

Göz devirerek doğrulup bağdaş kurarak koltukta oturmaya başladı bu sefer.

"Senin bu teselli etme şekillerin beni hasta ediyor."

Secret Follower Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin