1.Bölüm: Acı Gerçek.

2.7K 155 71
                                    

                              "zor olan ne biliyor musun?
                        çığlık çığlığasın,ama sesini duyan yok"

                                        -Cemal Süreya-
🦋

Yağız Tunç (Koral)

🦋

Yağız'ın ağzından 

hissetiğim acı ile inleyerek uyandım 
bir süredir olan buydu zaten.

babam birşeye sinirlenir,eve gelir, bağırır çağırır,sonra da acısını bende çıkarır,
en son ise bodrum kata götürür kapkaranlık bir yere hapis ederdi beni saatlerce.

alışmıştım artık,yapabileceğim hiçbir şey yoktu.

daha ben çok küçükken başlamıştı dayak atmaları,bodruma kitlemeleri.
ilk başladığı zamanlar korkudan hiçbir şey diyemiyordum 
daha sonra cesaretlenip polise gitmeye karar verdim.

gizlice dışarı çıktım ve polislere gidip her şeyi anlattım.
sonuç ise,bana inanmadılar ve karakoldan sürükliyerek dışarı attılar.

bende daha sonra bir daha hiç ümitlenmedim,kimseye sığınmadım.
hoş,sığınacak kimsem yoktu ya zaten,neyse.

yavaşça ayağa kalktım ve kapıya ilerleyip açmaya çalıştım ve kapı açıldı,
tabi açılırdı,bugün işe gidicektim,babam bu fırsatı kaçırmazdı.

ben işe giderdim,o hergün kahveye.
ben deli gibi çalışıp para getirir birde üstüne okul okurdum,o yine kahveye.

evin ihtiyaçlarını da ben karşılıyordum zaten.
elektirik,su,doğal gaz,market,kıyafet ve tabiki babamın içkileri. 

bu yüzden hatta iki işte birden çalışıyordum.
ilk işim garsonluktu,hafta içleri okuldan sonra çalışıyordum 
oranın müdürü Allahtan iyi bir insandı da maaşımı yüksek veriyordu.

ikinci işim bulaşıkçıydı,hafta sonları başka bir cafede bulaşık yıkardım.
oranın maaşı çok olmasada yine de işimi görüyordu.

ben buna mahkumdum işte,hayat bana mutlu olmam için hiç şans vermemişti.

benim yaşımdaki bir çocuk bunları yapmazdı mesela ama ben yapıyordum.

lanetliydim ben,mutlu olmam imkansızdı,en büyük örneği ise babamdı,Aytaç Tunç.
hayatımın katili,senden nefret ediyorum.
                      
🦋  

saat 15:30 olmuş ve ben iş yerimden çıkmıştım
patronun verdiği parayla markete gidip yiyecek almam gerekiyordu.

evde hiçbir şey kalmamıştı.

bir kaç sokak yürüdükten sonra market tabelasını görmüş ve adımlarımı daha da hızlandırmıştım.

markete girince ilk önce biraz sebze daha sonra da makarna,peynir,süt gibi ihtiyaçları almış ve kasaya gitmiştim.
aslında babamın içkilerinden de alıcaktım ne olur ne olmaz diye ama sonra bundan vazgeçtim.
şuanlık içkisi vardı,boşu boşuna onun içkilerine para yatıramazdım.

kasa da parayı ödedikten sonra eve doğru yürümeye başladım.

on dakikalık bir yürüyüşün sonrasında eve gelmiş ve kapıyı açıp içeri girmiştim.

Ailem/Yağız Koral Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin