Zaman durmuştu. Şuan ne olduğu ve ne yapıyor olduğumuzun bir önemi yoktu. Ailemin ne diyeceğinin yada başkalarının düşüncelerinin bir önemi olmadığı gibi.
O yanımda olduğu sürece her şeye katlanabilirdim, bunu biliyordum. Alt dudağımı dudaklarının arasına alıp emdiğinde bende üst dudağını dudaklarımın arasına almıştım.
Nefes alma ihtiyacıyla dudaklarımızı ayırdığımız da bir şeyden daha emin olmuştum. Daha tam olarak tanımadığım bu çocuktan hoşlanıyordum.
Asıl sorun da burda başlıyordu. Benimle aynı hissedip hissetmediğini bilmiyordum.
Aldığımız nefesler birbirimizin dudaklarında hayat buluyordu adeta. Alnını alnıma yasladığında gözleri gözlerimdeydi.Senden hoşlanıyorum.
Bu iki kelime...zaman durmuştu. Tekrar dudaklarıma kısa bir öpücük kondurdu. Dudakları güzeldi. Islak ve yumuşak. Beni kucağına çektiğinde başımı boynuna gömdüm. Hangi parfüm markasını kullanıyordu merak ediyordum. Huzur bu muydu ? Kokusu beni iyice mayıştırmıştı. Elleriyle saçlarımı okşuyor ve bana tanıdık olan o şarkıyı mırıldanıyordu. Ay ışığı üstümüze vuruyor bizi aydınlatıyordu.
Mmm, lütfen hayatta kal, evet
Nerede yanlış gitti hiç hatırlamıyorum
Vücudumu küçük bir odaya saklarken fısıldıyorum
Karanlık benim tek arkadaşım (arkadaşım)
elim kurtuluş umuduyla
ben garip miyim?
Oda kana bulanmış
lütfen biri beni kurtarsın
Ay ışığında saklan
Evet, mucize yok, dileklerim mütevazı
Ay ışığında saklan
Hiç o kadar görkemli değil, ama zor
Uykusuz sabahın sonunda
Gözlerim açıkken bir kabusta dolaşmak gibi
Mucize yok dedim
Mucize gibi gelen o kelime
sen benim kaderimsin
Onun sesiyle, kokusuyla, bana sardığı kollarıyla o gece onun kucağında uyuyakalmıştım. Bu ilk kez onun kucağında uyuduğum geceydi ve son kez değildi. Bunu hissediyordum.
O benim ruh eşimdi. Her zaman kendimi birinin kolları arasında güvende hissetmek, sevilmek, değer görmek istemiştim. Bu kadar acının üstüne ilk kez 5 yıl sonra huzurla uyumuştum. Son olmasın istiyordum. Bu rüya hiç bitmesin o hiç gitmesin, hep yanımda olsun istiyordum.