4

14 3 1
                                    

Yüzüme aldığım darbelerden korumaya çalışıyor fakat bedenime gelen tekmelerden kaçamıyordum. Ondan kaçamıyordum . Daha dikkatli olmam gerekiyordu, nasıl dikkatsiz davranmıştım böyle ? Bedenimi tıpkı bir oyuncak bebekmişim gibi yere fırlattı ardın kapıyı kilitleyerek çıktı odadan.

Yalnızdım. Her yerim acıyordu. Gitmem gerekiyordu , burda daha fazla kalırsam beni döverek öldürecek kadar sinirliydi. Vücudumdaki ağrı katlanilamaz derecedeydi. Duvara tutunarak ayağa kalkmayı basarsam da camdan nasıl atlayacağımı bilmiyordum.

Pencereyi açtığım zaman gördüğüm bedenle donup kaldım. Onun burada ne işi vardı ? Ya onu görseydi o zaman yapacağı şeyler Tanrı'm.. Beni gördüğü an gözlerindeki endişeyle ne yapacağımı bilemedim. Gelmesine çok az bir zaman kaldığını biliyordum, hızlı olmak zorundaydım. Pencere kenarına yaklaşıp ellerimi koyarak destek aldığımda gözlerindeki o korku ve endişeye rağmen bana cesaret veriyordu.

Kendimi aşağı atarken tek düşündüğüm ölmeye hazır olmadığımdı. Kendimi onun kucağında bulduğumda derin bir nefes aldım. Yorgunluktan ölüyordum, gözlerimin kapanmasına engel olamıyordum. Son hatırladığım  herşey  yoluna girecek güzelim demesiydi.

Uyandığımda yumuşak bir yatakta olmayı beklemiyordum. Sonra yavaş yavaş herşey zihnime akın ederken başımı yastığa gömdüm. Ne yapacaktım ? Evim yoktu, beş parasızdım. Ona yük olmak istemiyordum ki burda beni acıdığı için tutuyor olma ihtimali de vardı.

Heryerim yara bere içindeydi . Telefonum yoktu. Hiç bir şeyim yoktu. Çaresizce tavana baktım. O sırada duyduğum kapının sesiyle yerimden sıçrarken onu görmemle  bakışlarımı tekrar tavana diktim.

"Konuşmamız gerek bana ne olduğunu anlat. Kaç gündür sana ulaşmaya çalışıyorum. En sonunda arkadaşından evinin yerini öğrendim . Eğer orda olmasaydım..gerisini düşünmek bile istemiyorum Jungkook"

"Özür dilerim hyung "

Sakinleşmeye çalışıyor öfkesini bastırıyordu. Elinde getirdiği tepsiye baktım. Kimchi ve cola. Kaç gündür tek lokma yemek yememiştim bile. Chopsticki elime alıp hızlıca yerken tek düşündüğüm karnımı doyurmaktı. Tabaktaki kimchi bittiğinde beni izleyen bedenle buluştu gözlerim. Anlatmamı beklediği belliydi ama nasıl anlatacaktım ?

"Ne söylememi istiyorsun hyung ?"

"Önce bu yaralar nasıl oldu onu anlat Jungkook. Kim yaptı bunu sana. Şöyle o şerefsizin ağzını burnunu kırayım güzelim."

"Hyung..babam yaptı. Görmüş o gün bizi sahilde."

Bakışları anında değişip sövmeye başladığında gözlerim dolmuştu. Ben sadece mutlu ve huzurlu hissetmek istiyordum. Tek istediğim buydu.

"Hyung.."

Anında ne istediğimi anlayarak kollarını bedenime sardı. Başımı boynuna gömdüm. Çok mu şey istemiştim sanki. Bu çok mu fazlaydı.

"Onu görmek istemiyorum hyung. Bir şey yapmana gerek yok. Karma er yada geç onu bulur zaten lütfen bir şey yapma."

"Peki sen nasıl istersen güzelim . Burda ben tek başıma kalıyorum. Benimle birlikte burda kalırsın hmm olur mu ? Benden uzağa gitme."

"Hyung..sana yük olmak istemem ben bulurum bir yer."

"O nasıl laf öyle şey olur mu hiç ? Hem sevgilim benimle birlikte kalmayıp kiminle kalacak. Ben bakarım güzelime"

Stalive~Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin