14∆

48 8 25
                                    

Sana deliyim.

"jisung,bitirmeyelim."

"Felix nasıl? nasıl bir insansın böyle?"

"Jisung öz-"

"Hadi gidelim Minho."

Jisung elimden tutup beni evin dışına çıkartmak için dua ediyordu sanki.

"Hm hm."

"İyimisin jisung?"

"Hayır minho kalbim ağrıyor çünkü."

"Sarılmak istermisin?"

"İsterim."

"Gel."

"Minho.. teşekkür ederim."

"Jisung bu arada."

"Hm?"

"Boşver."

"Gel gidelim."

15 dk sonra

"Sen gelmicekmisin eve Minho?"

"Birazcık işim var benim jisung,siz yatmadan gelirim."

"Hm hm."

Tek başıma yukarı çıktım

"Anne?"

"Geldim jisung"

"Gel içeri."

"Hm hm."

"Noldu jisung bu gün mutsuzsun?"

"Temizlik yapıcakmıyız?"

"Jisung lafı çevirme."

"Arkadaşlarımla aram bozuldu okadar."

"Neden?"

"Onları aramadığım için"

"Hmm,jisung takma onları boşuna hadi temizlik yapalım."

"Peki."

"Müzik açalımmı?"

"Olur."

"Ne açacaz?"

"Pretty fly  for a white guy açalım"

"Minho çok sever bunu jisung."

"Güzel ozaman"

"Hadi."

Bir saat salonu temizledik çünkü kendimizi müziğe kaptırmıştık ve dans ediyorduk.

~Minho

Tüm apartman rock müzik ile sekiyordu. Yoksa?

40 kere kapıyı çaldım ve açan olmadı ama içerde pretty fly çalıyordu.

En sonunda kapıyı anahtarla açtım elimdeki anahtar yere düşmüştü jisungla annemi ağzım açık izliyordum annem eğleniyordu.ve jisungun gülüşünü görebiliyordum ilk defa net bir şekilde.
Mutluydular dans ediyordular.

"Anne?"

"Minhooo hoşgeldin."

Minhonun annesini Kim So-yeon olarak düşünebilirsiniz oyuncu.

Not:penthouse izlemedim sadece kadını biliyrum☺️

ÖS 20.32

"Minho bu gün nereye gittin?"

"Hyunjinin yanına."

"Ha peki."

"Felixle ayrılmışlar"

"NE NİYE."

"Felix değişmiş dedi"

"Belli zaten."

"Jisung yarın lia nın yanına gitcez tamammı?"

"Lia kim?"

"Sana bakan kız."

"peki."

"Ben yatıyorum çocuklar."

"Anne saat daha sekiz buçuk."

"Keşke bende senin gibi hergün gebeş gibi yatsam Minhocum."

"Of anne ya."

"İyi geceleeeeer."

22.19

"Ben yatıyorum Minho."

"Tamam."

Odaya gidip yatağa yattım ve düşündüm,Minho ilk başlarda böyle soğuk değildi, yanlışmı yaptımki?,düşünürken uyuya kalmıştım.

"Jisung."

"Jisung"

"Hm."

"Kayabilirmisin?"

"Hm hm."

Minho yerine geçmişti yine.

"Jisung "

"Hm?"

"Biraz yaklaş."

"Böylemi?"

"Sağa kay azcık."

"Jisung neden sarılmama izin vermiyorsun?"

"Daha sonra unutmuş gibi yapmak içinmi sarılmak istiyorsun."

"Jisung deme öyle."

"Minho gerçeği söylüyorum sana."

"Özür dilerim."

"Hadi sarıl bana"

"Peki."

"Offf jisung buz gibisin."

"Üşüyorum."

"Birazdaha gel."

"Minho ah!"

"Noldu?"

"Yaram aof."

"Çokmu acıdı?"

"Minho bu arada dün geceyi unutmadığımı biliyorsun değilmi?"

"Birdaha yaşamak istermisin?"

"Minho ne diyosu-"

Yine bir anda dudaklarıma yapışmıştı yumuşak dudaklarını benimkine bastırırken bir yandan kemiriyorduda ağzıma gelen o mayhoş kan tadı hoşuma gitmişti bunu önleyemiyordum ne kadar karşı vermemeye çalışsamda olmuyordu karşılık verdim Minho üstüme çıkıp boynumu öpüyordü,kollarımı gövdesine sarmıştım. öpmelerin yerini acı alıyordu.tıpkı huysuz bir kedi gibiydi Minho,tatlı ama huysuz bir kedi.

"Minho beni neden seviyorsun?"

"Çok güzelsin çünkü jisung dudakların beni benden alıyor."

"Sana deliyim"

"Haz veriyor seni öpmek."

"Canımı acıtıyorsun ama."

"Daha dikkatli olurum güzelim."

"Boyunlu kazağın varmı Minho?"

"Var veririm ben sana."

"Hadi uyuyalım uykum geldi."

"Tamam güzelim."

ÖÖ 10.00

"Minho hadi kalk sabah oldu."

"Boynun çok güzel olmuş jisung"

"Teşekkürler."

"Gel kazak vereyim sana."

Minhonun verdiği kazak hafif büyük olmuştuki bu bence iyiydi.

"Gidelimmi?"

"Hm hm"

★★★★★

İçimr sinmedi

Kanlı prensHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin