Göz Yaşı

1.bölüm

Bir insanın her şeyi bir gecede ellerinin arasından kayıp gidermi, Bir insan hayatında şansız olabilirmi, şu hayata hiç yüzüm gülmedi benim, en çok babam ve annemi severdim şu hayata , onu bile çok gördüler hayatım bir gece mahvoldu, Ben Avzem ,Avzem Eroğlu...

17 yaşında okuma hayali olan bir genç kızım , bir gecede bütün hayalleri ellerinin arasından kayıp giden , küçük bir kızım ,kalem tutması gereken yaşımda , zorla evlendirildim başkasının vebalini taşıyarak...

Avzem' den

"Annemmm herşeyin hazır " büyük bir sevinçle annemin odasina gittim. Büyük salona gittiğimde babanem , annem ve yengem oturmuşlardı , annemin yanına gidip" ne güzel oldu bu İstanbul işi, babam ne iyi etmiş ana " Dememle annem bana dönüp yanağımı okşadığında" Ah güzel kızım keşke sende gelsen " demesiyle, tebessüm edip " yok annem, baş başa gidip gelirsiniz, sen beni merak etme canım annem ,sen o güzel gönlünü ferah tutasin " Dememle " tamam kızım benim , sen nasıl istersen " demesiyle babaneme baktım " torunum benimle kalsın,  Avzemim benim " demesiyle babaneme gülümsüyordum , yengemin anneme oyle bir bakışı vardı ki, yengemdi işte evin en büyük gelini olmasına rağmen hep kıskanırdı.

Annemle beraber annemin odasina çıkıp ," herşey hazır annem, sen merak etme herşeyini koydum annem benim " anneme baktığımda,  gözleri dolmuştu, yanına gelip sarıldığımda " niye ağlıyorsun,  canım anam sadece 1 hafta kalacaksınız, sen beni merak etme sen tatilin keyfini çıkartmaya bak " ona baktığımda " içimde çok kötü bir his var güzel kızım" sarılmayı bırakıp ona baktığımda " niye öyle düşünürsün annem , sen gönlünü ferah tut " Dememle bana sarılıp " ah benim güzel kızım,  anan sana kurban olsun , avzemim benim " anneme daha çok sarıldım. Babamın içeri gelmesiyle birlikte " ana kız sarilirsiniz Bi beni unutursunuz " demesiyle babamda bize sarıldı.

Aradan bir saat geçtikten sonra, Gülnur ablalar eşyaları arabaya götürdüklerinde Annemler, dedemgilden helallik almaya gittiler, konusylduktan sonra yola çıkmak için arabaya bindiler, içimde bugün anneme beli etmek istemesemde çok kötü bir his vardı, kendimi bir değişik hissediyordum, odama doğru gitmek için merdivenleri çıktım, odamın kapısını açıcakken, bir kol buna mani oldu o tarafa döndüğümde, kuzenim Turan'dı bana büyük bir gülümsemeyle " gitmemişsin güzel gözlüm, gideceğini düşünmüştüm " demesiyle ona döndüm. Amcamın ortanca oğlu kuzenin turan doğdum doğalı hep bana aşıktı,  aşkına karşılık veremezdim kalbim ona ait değildi. " bak Turan abi  sana kaç kere dicem bana o tarz kelimeler kullanma ben senin bacınım " diyip hızla odamın kapısını açıp içeri girdim. Onca derdimin arasında birde Turan rahat bırakmıyordu, Turan abi 26 yaşında babamlarla birlikte şirketi yönetiyorlardi Amcamın en büyük oğlu Ağıt abi 29 yaşında oldum olası şahmaranların kızı Gülü sever, ama bir türlü kavuşamazlar ,ben rojda yani gülün kız kardeşiyle aynı sınıfta ve en yakın arkadaşız kendisini çok severim , mardinde Şahmaran aşireti en büyük aşiretlerden birirdir, sonra bizim aşiretimiz gelir.

Aradan bir saat geçtikten sonra akşam yemeği saati geldiği için hepimiz avluya sofrada oturuyorduk , Turan abi her zamanki gibi bana bakmaktan önündeki yemeği yemiyordu bile , bu durumdan gerçekten nefret ediyordum, Ağıt abi bugün sofrada yoktu yengemin kızdığı suratından beli oluyordu  , Dedeme telefon geldiğinde ,dedem açıp konuşuyordu bende önümdeki yemeği karıştırıyordum ,birden herkes dedeme bakıp amcamın " Baba iyimisin baba " demesiyle dedeme döndüm hızla ,herkes ayağa kalktığında, Gülnur abla kolonya getirip dedemi rahat rahat nefes almasını sağlıyorlardi , dedem donuk bir şekilde " serhatim kaza geçirmiş " demesiyle donup kaldim , ne demişti dedem babamı, hayır hayır olamaz öyle değilmi , hızla dedemin yanına gelip. " dede lütfen birşey söylemesini durumları nasılmış lütfen dedi iyiler öyle değilmi " gözü yaşlı dedemin soyliceği sözü bekliyordum " ikiside vefat etmiş " demesiyle tiz bir çığlik attım " babaaaa !, Anneee" diyerek feryat ediyordum " hayır hayır dede olamaz dede lütfen,  annen babam ölemez lütfen dedeee" Dememle yere çokmuş ağlıyordum. Dedemle amcam oraya gitmeye koyuldular ne kadar istesemde gelmeme izin vermediler , odamda oturmuş ağlıyordum,  hayatım kaydı Tek bildiğim ailem bir gecede gittiler , korktuğum herşey başıma geldi , şimdi ise bir odanın içinde binlerce kez can vermiş kızım ben Avzemim ben..

Sabah olduğunda babamla annemin cenazesi için gittik, içimi kimseye dokemedim kendim ağladım, sızlandım ,babamla annemi o soğuk toprağın altına koydular , ruhum ise o bedenler gibi ailem giderken ruhumuda götürdüler,  fatiha okunduğunda bir bir her kes dağıldı,  babamla annemin mezarının başına geldiğimde yere çöküp hüngür hüngür ağladım " Anne ,baba ben geldim , hani bırakmak yoktu beni neden beni bu koca dünyada yanliz bıraktınız Annem canım annem kızın sana kurban olsun niye gittin annem ,niye beni öksüz yetim bıraktınız " diyip hüngür hüngür ağlıyordum,  eve geldiğimizde odamda, ölü bir ruh gibi oturup ağlıyordum sadece , avluda silah sesleri duydum bir an " Halis Ağa çık dışarı" diyen bir adam kukruyordu adeta odamda çıkıp terasa doğru gittiğimde aşağıda olan biteni net bir şekilde görebiliyorum " dedemin " Hayırdır Azad Şahmaran,  evimde cenazem vardır böyle silahla girmekte ne demektir ölüye hiçmi saygın yoktur " demesiyle Adını daha yeni duyduğum Adam dedeme kükreyip " Madem cenazen vardır torunun Ağıt ne diye kız kardeşim gülü kaçırır " demesiyle dedem geriye sendeledi , ne Ağıt abi bu kara günde kizmi kaçırmış,  " senin o torununu bulup kendi ellerimle geberticem ,halis ağa bunuda böyle bilin " diyip çekip gitti dedem amcama bakıp " Agitimi çağırın " diyip bağırdı,  dedem erkek torunları arasında Ağıt abiyi çok sever, " baba aşireti toplayalım ölüm oğlumu ölüme mahkum edemem " dedi" haber sal aşiretlere "dedi dedem "yarın toplantı vardır diyesin "diyip salona gitti odama gittim direkt, sabaha kadar ağlamıştım hiç tek bir damla bile uyumamıştım , odamda oturuyoken dışarıda kalabalık ses geliyordu dedemin söylemiyle bugün aşiret ağları toplanıyordu. Dışarı çıktığımda "karar verildi , Ağıt ağanın ölüm fermanı verilmiştir " dediğinde , Ağıt ve gül yan yana içeriye avluya gidiyorlardı, Ağıt " Gül karnında benim çocuğumu taşıyor" demesiyle , Azad ağa " ne diyosun lan sen " diyip ayağa kalkmıştı,  Ağıt tekrar soze girip" bir karar verecekseniz bunu duşunerekten verin " demesiyle aşiret ağladı muhlis ağa " karar verilmiştir berdele karar verildi,  gül ile agitin evlenmesi , Azad ile avzemin evlenmesi " demesiyle olduğum yerde dizlerimin üzerine düştüm...

Arkadaşlar lütfen beğenip yorum yapmayı unutmayın sizden ricam
İyi okumalar...