Selam💅🏻 Bu benim ilk ficim. Herhangi bir hatam olursa şimdiden özür diliyorum. Her gün bölüm atmaya çalışacağım(fikir geldikçe). Umarım anlaşırız.
Başlıyorum (bismillah)
Jisung 19, Minho 26 yaşında baştan söylemek istedim. ____________________________________
~Jisung~
Yine sıradan bir gün. Babamın bağırışları, içip gelişleri, kumar yüzünden para kaybedip sinirini benden çıkarışları. Alışmıştım artık. Bu evden gitmek istiyordum ama babam denen oc yüzünden yapamıyordum.
"JİSUNG"
Yine başlıyorduk.
"Efendim"
"Eşyalarını topla" dedi önüme bavulları atarken.
"Neden?"
"Seni mafyaya sattım. Gidiyorsun. Yeter artık düş yakamdan. Bak sakın sorun çıkartma. Yoksa öldürürüm seni."
Ne. Ne diyordu bu adam. Hayır beni annem gibi tacizci bir oc a versin istemiyordum.
"Sen ne diyorsu-" dememe bile kalmadan yüzüme tokat yemem bir oldu. Bıkmıştım. Bekle belki bu bir fırsat olabilirdi. Belki o adam daha iyi olabilirdi.
~1 buçuk saat sonra~
Kapı çaldı ve o adam geldi. Adam kediye çok benziyordu. Üstü hep siyah saçı kahverengiydi.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Minho nun üstünde siyah ceket var diye düşünün.)
Adam sanırsın kediyle yunan tanrısı birleşimi. Adam bana yaklaştı.
"Artık benimlesin sincap."dedi. Ben bişi demedim. Sonra arabaya bindik eve geldik. Ama ev değil canım malikane mübarek. Eve girdik ve adamın yardımcısı galiba.
"Merhaba. Ben Hyunjin. Şimdi sen bana kendin hakkında tüm bilgileri söyleyeceksin ben de not alıcam. Tamam mı."
"T-tamam"
Hakkımda olanların hepsini anlattım ve Hyunjin hyung da not aldı.
"Evin kurallarından da bahsedeyim istersen. Minho böyle uzun uzun bahsetmekten pek hoşlanmaz.
Demek ki o kediye ve yunan tanrısına benzeyen adamın adı Minho imiş.
" Neyse ben devam edeyim. -Minhonun sözünden bence çıkayım deme yoksa baya pişman olursun. -Minhoyu ikiletme bence. -Minho ne derse onu yap -Herhangi birşey yapmak istiyorsan Minho dan izin al -Kaçmaya çalışma bence çalışırsan dua ede ede konuşmayı unutursun Şimdilik bu kadardı."dedi ve telefonu çaldı.
Birkaç dakika sonra konuşma sona erdi.
" Minho Bey seni çağırıyor.Odasında seni bekliyor. "
" Şey, odası nerede gösterir misiniz acaba. "
" Ah, doğru gel gidelim. "dedi ve arkasından yürümeye başladım.
Koridor o kadar uzundu ki benden 2 3 tane koysak bile yetmezdi.
Adam bir anda durunca adama az kalsın çarpıyordum.
Adam kapıyı tıklattı ve içeri girdi. Bir kaç dakika konuştuktan sonra çıktı ve içeri girmek için kapıyı tıklattı. Sert bir sesle gel komutunu duyunca korkmadım da değil.
"Hoşgeldin jisung. Geç bakalım."
Koltuğa oturdum ve başımı öne eğdim. Neden başımı öne eğdimi sorarsanız bende bilmiyorum.
"Hyujin sana evin kurallarından bahsetmiştir diye düşünüyorum."
Hiçbir şey demedim. Ölü gibi duruyordum.
"Sözümü ikiletmeyi sevmem. Bunu söylemedi galiba."
Yine bir şey demedim. Çünkü hala korkuyordum. Bu adam bana ne yapacağı belli olmaz falan filan diye düşünürken dalmıştım bile.
Daldığımı anlamış olmalı ki yanıma geldi ve belimden tutup aniden kendine çekip dudağıma yapıştı. Ben daha ne olduğunu anlamamışken bir anda dudağımda hissettim yumuşak his ile şok olmuştum. Sonra farkına vardığımda hemen iktirmeye çalıştım ama nafile. Sonra ayrılınca "Bir daha sözümden çıkarsan ne olacağını anlamışsındır umarım." dedi ve daha çok korkmaya başlamıştım.
1. bölüm sonu
____________________________________
Evet canlar nasıl buldunuz. Fikirlerinizi yorumlarda belirtirseniz sevinirim. Oy vermeyi de unutmayın. Seviliyorsunuz.
