2.Bölüm

163 92 34
                                    

                      BEYAZ IŞIK

Beyaz ışık'lı oda da onaltı'ncı günümüzdü, artık hiç birimizin tepki vermeye hâli yoktu, toplam kırkiki çocuktuk kız ve erkek karışık bedenlerimize bir şeyler yapmaya devam ediyorlardı, artık etrafıda bulanık görüyordum , sesleri algılayamıyordum az kaldı gidiceksiniz diyorlardı ölmücektik.

Kendime geldiğimde bir çöp kovası'nın dibinde yatıyordum. Beyaz ışıklı oda'ya ne oldu , neden burdayım diğerleri neredeydi, ayağa kalktığımda denizi gördüm o kadar güzeldi ki , küçücük bedenimi huzurla dolduruyordu.

Deniz e bakan banka doğru yürümek istediğimde zorlandım canım çok acıyordu zorda olsa banka varıp oturdum elimi deniz'e doğru uzattığımda deniz de bir hareketlilik oldu korktum , bankın altına girdim , sanki bana doğru yükseldi böyle bir şey olamaz demi?. İmkansızdı ama hâlâ aklım o adamların bize ne yaptıklarındaydı ve çocuklar da neredeydiler, onlar da İstanbul sokakl'arında buna emindim çünkü gidiceksiniz diyorlardı ,az kaldı diyorlardı onlarıda bıraktılar ve onları bulmam lazımdı.

Yürümeye, isimlerini bağırmaya başladım günlerim böyle geçiyor hava kararmaya yakın bir duvar dibi bulup rüzgardan etkilenmemeye çalışıyordum. Kasım ayında olduğumuz için karnımı ise çöp'lere atılan ekmek parçaları ile doyuruyordum, yetmedi zaman mahalle bakkallarına dikkat ederek bir simit çalıyordum, sulardan ise elimden geldiği kadar uzak durmaya çalışıyor çünkü bana doğru hareket ettiğini düşünüyordum.

Onaltı yaşıma kadar hayatım böyle geçmişti arkadaşlarımı pes etmeden aramış ama hiç bir iz bulamamıştım, yine bir kasım ayında bir duvar dibinde uyumaya çalışırken kulaklarımı silah sesleri doldurdu korku'yla irkilip ayağa kalktığımda alnından vurulmuş başı bana dönük orta yaşlarda bir kadın gördüm bir elinde silah bir elinde bira şişesi tutan adam yüzü kadının kanı olmuş yaptığı şeyi büyük bir gururla izliyordu.

Korkmuştum ama susamazdım böyle bir olaya karşı katil diye bağırdım ama sesim kısık ve titreyerek çıktı adam beni fark ettiğinde yüzündeki iğrenç gülümseme genişledi , bana doğru adımlar attığında ben hâlâ kadının bana bakan gözlerine bakıyordum adam dan çok korkmuştum ama bir adım bile geri gidemedim yanımda durdu silahi elime tutuşturdu , şokla dönüp yüzüne baktığımda "sen yaptın" dedi ve arkasına bakmadan koşmaya başladı dakikalar sonra polis siren sesleri yükselmeye başladı ne yapacağımı bilmiyordum bir kadın cinayeti daha fakat bu sefer silah benim elimde ben ise kıpırdayamıyorum bile en son hatırladım ellerime kelepçe takıldığı kendime geldiğimde bu sefer sarı ışık'larla karşılaştım polis olduğunu anladım iki kişi bana bakıyorlardı , biri bana su verip "anlat , neden yaptın? " dedi suyu içip kendime bir kaç dakika tanıdım o ana tekrar gittim ve zorlada olsa " ben yapmadım "dedim.

İnanmadılar , silah ta parmak izim vardı,ellerime şıçrayan bir kaç kanda hâlâ duruyordu.

Benimle vakit kaybetmek istemedikleri için direkt mahkemeye gönderdiler ordanda ıslah evine hakime her şeyi olduğu gibi anlatmıştım ama inanmadı kimse inanmadı ve kimsesiz olmamda benim suçum olduğu o mahkemede , ıslah evinde iki yıl kaldıktan sonra cezaevine gönderildim cezam dört yıldı o da reşit olmadım için olduğu büyük ihtimalle bilemiyorum , cezavinr ilk girdiğimde onu gördüm.

                              ***

Masmavi gözlerini , siyah saçlarını en son sekiz yaşımda gördüğüm , küçük kız çocuğu gerçekten harika bir kız olmuştu çok güzeldi.Çakıl 𝘩𝘦𝘺𝘤𝘢𝘯𝘭𝘢 "Çakıl" diye seslendim.Bana döndü boş gözlerle beni izledi ona doğru koşuyordum, gülümsüyordum yaklaştığımda bakışları sol yanağımdaki gamzeye kaydı gamzemi bir kaç dakika izledikten sonra "Ayza" dedi öyle özlemle, acıyla dediki yutkunmama sebeb oldu o da bana doğru adımlamaya başlıyınca sarıldık kardeşimi bulmuştum.

İşlemediğim bir suçtan girdiğim hapiste kardeşimi bulmuştum ."Anlat"dedim ilk "neredeydin, neler oldu? " dedim Çakıl uyandığında bir ormanda'ymış ve hayvanlar başına toplanmış, çok korkmuş ,kaçmaya çalıştığında hayvanların hiç bir şekilde ona zarar vermediklerini hatta onu takip ettiklerini görmüş. Şaşırmış, anlam verememiş ama yine de çıkmış orman dan.

Mendil satarak para kazanmış, karıştığı bir kavga sonrasında hapise düşmüş. Saatlerce konuştuk, sekiz yaşımızdan ,onsekiz yaşımıza kadar konuştuk onyıl geçmişti görüşmeyeli o olayı yaşayalı ikimizde genç kız olmuştuk ama aynı yıl hapisten çıkıcaktık hatta diğerlerini bulmaya söz verdik arıyacaktık "Lara,Kayra Kalya,Hazar,Alp ve Ufuk" biz sekiz kişiydik ve diğer kardeşlerimizide bulucaktık belki onlar bizi bulurlar.

Çakıl'la iki yıl boyunca birbirimizi koruyarak bir kavgaya karışmamaya çalışarak geçirmiştik. Bugün Çakıl çıkıyordu , ben ise üç ay sonra çıkıcaktım çıktığım zaman Çakıl'ın evine geçiceğiz, sonra planlarmızı uygulamaya başlıcaktık.

Üç ay boyunca Çakıl her ziyaret haftası'nda beni görmeye geldi çıktığım günde beni karşılamıştı.Evine geçtiğimizde bodrum kat ,iki odalı, küçük bir evdi ama benim daha önce hiç evim olmamıştı o yüzden küçüklüğünü takmadım , direkt duşa girmek istedğiimi söyledim ve duşa geçtim.

Suyu açtğımda su yere dökülmüyordu, parmak uçlarıma değiyor,elime göre hareket ediyordu.Buna alışmıştım ,uzun zamandır böyle oluyordu , fakat bu sefer suyu kapatamadım, engel olamadım. Bir anda sanki kendimi konrtol edemedim ve Çakıl a seslendim duşa girdiğinde şaşkınlıktan ve korkudan gözleri kocaman açılmış ne yapacağını bilemez şekilde bana bakıyordu ama istemeden nasıl olduğunu anlamadan su'yla Çakıl'ı geriye doğru ittim .

Çakıl zor da olsa çeşmeyi kapattı ve ellerimi arkamda tutmamı söylerek duş almama yardımcı oldu.Duştan çıktığımda Çakıl'a ait bir eşofman takımı giymiştim. Çakıl yanıma gelip "bende ne dersem hayvanlar onu yapıyorlar" dedi. Şaşırdım ona dönüp "nasıl yani? "dedim.

Kuşunu kafes den çıkarıp bir şeyler fısıldadı bir kaç dakika sonra kuşu bir kaç parayla döndü ben "kuşun eğitimli olabilceğini" söyledim ama Çakıl "bütün hayvan'larda oluyor" dedi hatta beni ilk bırakıldığı orman a götürmek için ısrar etti ama istemedim hazır değilim henüz. Bir kaç saat hiç konuşmadan oturduğumuzda Çakıl "diğerlerininde böyle özellikleri var mıdır?"diye sordu, sessiz kaldım bilemiyordum nasıl oluyordu ?anlamıyordum. ' Hepimizin bir özelliği mi var dı ,bunlar için bizden ne almışlardı peki, diğerlerinin özellikleri varsa nelerdi, neredeydiler? 'umarım hepsi yaşıyodur.

MutasyonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin