hate you (taekook)

24

sonunda doğum günümüz geldiiii

omega ne kadar dönüp dursa da uyuyamamıştı. doğum gününe girdiklerinde kurdu kıpır kıpır olmaya başlamıştı. taehyung'u görmek, alfası olduğunu teyit etmek istiyordu.

jeongguk sıcaklamaya başlamışken yataktan fırladı. banyoya gidip ılık suda duş aldı. belki mayışıp uyurum düşünceleri vardı ama aksine uykusu daha da açıldı. taehyung'un uyuyup uyumadığını merak etti. onun da böyle hissedip hissetmediğini merak etti.

düşüncelerinin arasında ne ara dışarıya çıkıp taehyung'un evine yürümeye başladığını bilmiyordu. feromon yaymaya başlamıştı ve gecenin bu saati yalnız başına bir omega için tehlikeliydi.

biraz ileride aldığı tanıdık kokuyla duraksadı. feromonlar ona yönelikti ve tamamen güven barındırıyordu. alfa onun kokusunu çoktan almaya başlamış olmalıydı.

yerden başını kaldırdığında ileride duran taehyung'u gördü. o da ona mı geliyordu? içindeki his ve omegasının baskısı artarken adımlarını hızlandırdı. taehyung'un biraz uzağında karşısına geldiğinde ikisi de bakışlarını birbirinden çekmiyordu. alfa yavaşça omegaya ilerledi. farkındalardı, yapması gerekeni biliyordu. 

alfa, jeongguk'un üstünde bolca duran tişörtü biraz sıyırıp bileğini beline sürttü. omeganın hissettikleriyle ve tenlerinin değdiği yerde oluşan parlamalarla gözleri doldu. taehyung'un bakışları yumuşamıştı. bileğini çekip parmaklarını beyaz tenli bele yerleştirdi. aitlik hissiyle dolmuşlardı. omega hızla kollarını alfanın boynuna doladı ve gözyaşlarını tutamazken sarıldı.

"taehyung..." mırıltısı alfanın kulaklarına dolduğunda jeongguk'un saçlarını okşamaya başladı. artık korkmalarına gerek yoktu, diledikleri olmuştu. ruh eşilerdi. ikisinin de kurdu birbirlerine sonunda kavuştukları için rahatlamışlardı. artık geri çekilmek yoktu. düşünecek bir şeyleri yoktu.

ikisi de sokak ortasında sarılı kalırken dakikalardır onları izleyen alfadan bir ses yükseldi. "ben biliyordum işte."

taehyung'un eli hâlâ jeongguk'un belindeyken arkalarına döndüler. alfanın bakışları kısa süreli karşısındaki değen tenlerin parlamasına kaydı sonra da bakışlarını kardeşinin yüzüne çıkardı.

"gece vakti artan feromonlarıyla dışarı çıkan kardeşimi yalnız bırakamazdım." dediğinde jeongguk ufacık güldü. sonrasında hissettikleriyle tıslamaya benzer ses çıkarıp hafif öne doğru eğildi. yanındaki alfa hemen onu tutarken yoongi de kardeşinin yanına gelmişti.

omeganın artan feromonları alfanın ciğerlerini yakarken ne yapacağını şaşırmıştı. jeongguk sıcaklıyordu. alfası onu sarmalasın istiyordu. ruh eşi olmalarından kaynaklı taehyung bunu hissederken omeganın belindeki çiçekleri okşadı. jeongguk bununla titrek bir nefes almıştı.

ne olduğunu çözen abi alfa kabullenmek istemese bile onların beraber olmaları gerektiğinin farkındaydı. yoksa ikisi de acı çekerlerdi.

"taehyung, jeongguk'u al otele geçin." alfa duyduklarıyla hızla başını kaldırmış şaşkınca bakmıştı.

"hyung-"  yoongi başını iki yana sallarken sözünü kesti.

"yapacak bir şey yok. artık ruh eşisiniz ayrı kalırsanız acı çekersiniz." dediğinde taehyung olanları daha iyi fark etti.

ruh eşilerdi. kızgınlıklarını ayrı geçiremezlerdi, canları her zamankinden fazla yanardı. kurtları beraber olmak için can atıyordu. omega alfasının onu sarmalaması için uğraşıyordu. çiçekleri, duyguları taptaze ve yoğundu.

"taehyung..." omega fısıldadığında ikilinin bakışları yeniden jeongguk'a kaymıştı.

"sarıl bana..." dolu gözleriyle alfanın boynuna atıldı. yarım kalan sarılmaları devam etsin istiyordu. alfa omegasını kucakladı ve hyunguna döndü.

"bizim eve götüreceğim hyung." yoongi başını salladığında taehyung geldiği yolu kucağında omegasıyla hızla yürümeye başladı. her ne kadar sakin durmaya çalışsa da kendisi de zorlanıyordu. tüm feromonlar ona yönelikti, jeongguk'un kurdu kendi kurduyla konuşup duruyordu. onu hissetmek işini daha da zorlaştırıyordu.

evine geldiğinde cebindeki anahtarı çıkartmak için omegayı indirip hemen kapıyı açtı ve jeongguk'u geri kucağına aldı. ev halkı uyuyordu ya da ses çıkarmıyorlardı çünkü jeongguk'un feromonlarından uyanma olasılıkları da vardı.

taehyung sessizce omegayı odasına götürüp kapıyı kapattı. yatağa bırakıp uzaklaşacağı sırada jeongguk alfanın elini tuttu.

"nereye gidiyorsun?"

"geleceğim hemen." alfa elini omegadan kurtarırken hafifçe gülümsemişti. taehyung'un kesinlikle bir bardak suya ihtiyacı vardı.

jeongguk ise olduğu yerden oldukça memnundu. alfa kapıdan çıktığında derince bir soluk çekti içine. odası tıpkı alfası gibi kokuyordu. onun yatağındaydı, iyi hissediyordu. güvendeydi.

yatağın içine girip yastıklara sokuldu ve yine bir derin nefes aldı. omega kesinlikle sonsuza kadar burada kalabilirdi. alfasının odasında, alfasıyla... kendisini yorgana dolarken kapı açıldı.

taehyung'un gördüğü görüntü karşısında içi gitti. omegası yatağında sarılı bir şekilde, bi o yana bi bu yana gitmesinden kaynaklı dağılmış saçlarıyla, kızarmış yanaklarıyla kendisine bakıyordu.

taehyung yorganın düzgün olan kısmını kaldırıp yatağa geçti. omega ise sarıldığı yorgandan kurtulup kokunun asıl sahibine, alfasına yaklaşıp göğsüne sokuldu. taehyung'un boynuna doğru öpüp öpüp ufak kıkırtılar çıkarıyordu. alfa belindeki çiçekleri okşadığında ise durdu.

"taehyung..."

"hm?" alfa elini çiçeklerinin altına getirdi.

"ne güzel çiçeklerimiz oldu değil mi?" jeongguk'un sesi masum çıkmıştı. daha yeni kızgınlığa giriyor olmasından kaynaklı çok bir şeyi yoktu. istediklerine de sahipti şu an. alfası ve huzurlu feromonları.

"korkacak bir şeyimiz kalmadı omega." jeongguk hafifçe başını yukarı aşağı salladı. hissettiği sıcaklık, güvende hissi uykusunu getirmişti. sonunda kavuştuğu ruh eşiyle bedeni, kurdu rahatlamıştı. yavaşça gözlerini kapattı, başını biraz hareket ettirip koluyla alfasına daha da sarılmaya çalıştı.

omegasının uyuyacağını anlayan taehyung, yumuşak saçlarına bir öpücük kondurup kendisini saran kolu okşarken o da gözlerini kapattı. ikisinin de en huzurlu, en rahat geceleriydi. hiçbir korkuları olmadan birbirlerine sarılı uyumuşlardı.

kralfalar cemiyeti

yoongi hyung
beyler
doğum günü buluşması iptal
(04;01)

ayyy doğum günü normalde aklımda daha farklıydı ama sonra dün gece aklıma bu geldi ve yazdıkça da böyle devamı oldu. gece gece yazdım cümlelerde yanlışlar varsa çok üzgünüm... umarım beğenmişsinizdir🥺

bir sonraki bölümde görüşürüz, sağlıklı kalın!👋🏻