Riki gördüğü mesaj ile korkmuş ve paniklemişti. Sunoo'yu tekrar çağıramazdı bu yüzden koşarak eve gitmeye karar verdi. Bu güvenli olur muydu bilmiyordu. Çünkü geçen sefer yaşadığı olayın aynısını yaşayabilirdi.
Riki koşar adımlarla evine doğru gidiyordu. Nasıl koşuyor bilmiyordu ama yol asla bitmiyordu. Fazla koştuğu için kalbi duracakmış gibi hissediyordu bu yüzden sokakta oturacak bir yer buldu. Ellerini saçlarının arasında gezdirdi. Saniyeler sonra yerinden kalkmak için bir adım atacaktı. Ama bir gölge belirdi başının üstünde.
Riki'ye bakıyordu. Korkmuştu ve korkudan bayılmak üzereydi. Son gördüğü şey ise ona doğru bakıp sırıtan bir yüz olmuştu.
☆☆☆
Gözlerini açtığında bir odanın içindeydi. Tam karşısında ise yine o vardı. Ve hala gülüyordu. Ellerinden eldivenini çıkarıp masanın üzerine koydu. Elleri pürüzsüz ve parmakları uzundu. Sonrasında o ellerini genç oğlanın yüzünde gezdirdi.
"Yüzün çok güzel Riki. Yanakların yumuşacık."
Riki bu sözler ile başını kaldırıp yüzüne hiç bakmadığı adama baktı. Gözleri dolmuştu. Nedenini o bile bilmiyordu.
"Neden ağlıyorsun Riki, kötü bir şey mi yaptım yoksa?"
Bunu söyledikten sonra gülmeye başladı karşısındaki.
"İyi bir şey yapmış gibi mi görünüyorsun sence?"
Bunları duyan adam eldivenlerini masadan alıp tekrar giydi. Ve karşısında oturan çocuğa soru sordu.
"Benim hakkımda hiçbir şey merak etmiyor musun? İsmim, yaşım, seni ne zamandır tanıdığım?"
Riki ise ona cevap olarak şunu söyledi.
"Manyak bir psikopat olduğundan başka ne öğrenmem gerekiyor? Seni aptal."
Karşısında oturan adam sakinliğini korumaya çalışarak elleri ile saçlarını karıştırdı. Sonrasında sırıtarak Riki'ye baktı.
"Sen sormak istemiyorsan ben söyleyeyim. İsmim Sunghoon. Park Sunghoon. Yaşım 22. Sana ne zamandır takıntılıyım?"
Sunghoon gülerek başını yere eğdi ve ciddi bir şekilde Riki'ye baktı. Riki ise meraklı ve korkak gözlerle Sunhoon'a bakıyordu.
"4 yıldır seni takip ediyorum buna neden olan şeyi belki hatırlamıyorsun ama yine de anlatayım.
Sen her yağmurda olduğu gibi sokağa çıkmış yağmurun altında dolaşıyordun. Bende orada sıradan bir bankta oturuyordum. Seni gördüm ve benim gibi yağmurun altında ıslanmayı seven biri var dedim. Nedensiz bir şekilde o gün sana doğru çekildim. Ve her yağmurda seni izlemek için sokakları gezdim. Sonra sana olan ilgim daha çok artmaya başladı. Sensiz yapamamaya başladım. Kıskançlık beni ele geçirdi. Bu şekilde yani. Beğendin mi?"Bunu söyledikten sonra elleri ile Riki'nin saçlarını okşayıp odadan çıktı. Riki ise arkasından bağırıyordu.
"Bekle, beni dinle. Çıkaracak mısın beni buradan? Korkmalı mıyım?"
Odanın dışındaki Sunghoon olduğu yerden bağırdı.
"Bilemiyorum."