4 bölüm

6 4 2
                                    

hayatımı kurtaran kişi bi sultan mıydı ? gerçekten

bakışlarımı kanlar içerisinde olan adama götürdüm uzak mesafeden bu hançeri adamın boynuna nasıl isabet ettirmişti şaşkınlıkla sultan muradın gözlerinin içine baktım ölmeme izin vermemişti oysa ben düşmanının kızıydım o esnada yaralanan adamlardan...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

bakışlarımı kanlar içerisinde olan adama götürdüm uzak mesafeden bu hançeri adamın boynuna nasıl isabet ettirmişti şaşkınlıkla sultan muradın gözlerinin içine baktım ölmeme izin vermemişti oysa ben düşmanının kızıydım o esnada yaralanan adamlardan biri kaçmaya çalıştı sultan murat adamın ensesinden tutarak yere yatırdı cene kemiğini sıkıca tutarak" bre soysuz köpek sen kimsin ki bana suikast kurarsın dedi hiddetle adam titrek bi ses tonuyla " bağışlayın beni hünkarım sizin kervanınız olduğunu bilmiyorduk bizim kimseye zararımız olmaz dedi kendini acındırarak bir nevi eşıyaydılar bunlar ahalinin yolunu kesiphırsızlık yapıyorlardı adamın bu sözlerine sinirlenen sultan murat yumruğunu kaşdırıp adamın yüzüne indirdi
" siz korkmaz mısınız benden ki eşkıyalık yaparsınız yerdeki adam korkuyla sağa sola bakındı
sultan murat sözlerine devam ederek " söyle nerde saklanırsınız adam emir veren adamın ismini söyledi ardından aldığı yaradan dolayı son nefesini verdi sultan murat burnundan soluyarak zülfikar ağaya baktı
"zülfikarr dedi hiddetle zülfikar ağa usulca sultanın yanına yanaştı sultan muratın öfkesinden çekiniyordu belliki
karşımdaki sultan "o melunu bana bulacaksın!! zülfikar ağa ellerini önünde bağdaşlaştırdı boğuk bi ses tonuyla " emredersiniz hünkarım sultan murat hiddetle atına bindi bu olanlar onu bi hayli öfkelendirmişti yola tekrardan revan olduk topkapı sarayının önüne geldiğimizde ahali sultan muratı görür görmez ismini haykırmaya başladı " sultan murat çok yaşa kılıcın keskin haşa diye tezahürat yapıyorlardı sarayın upuzun surları vardı hasbahçeden eçip sarayın avlusuna doğru yürümeye başladık sarayın muhafızları sultanı sarayın kapılarında karşıladılar sultan murat önde benle lalezar ise ardında yürüyorduk sarayın daireleri,koridorları bizim sarayı içine alacak büyüklükteydi kapıların kulpları altın kaplama idi firuze taşlarla süslüydü
etrafıma baka baka yürüyordum has odaya geldiğimizde kapıda iki tane muhafız vardı padişahların kaldıkları odaya has oda deniliyordu
kapıdan içeri gireçeğim sıra duraksadım içerde iki tane kadın vardı kimdiki bu kadınlar?
ardından gelmediğimi fark eden sultan murat ardını öndü o an gözgöze gelmiştik
çekindiğimi anlamış olacakki
" gelesin hatun dedi kısık bi ses tonuyla başımı hafifçe sallayarak peşinden gittim içeri girdiğimde bütün gözler bende toplandı
gülen yüzleri bi anda asıldı başlarında şaheser taçlar vardı zümrüt takılar takmış idiler sarayımda bende böyle giyinirdim
sultan murat ayakta olan yaşlı kadına doğru yöneldi yaşlı olmasına rağmet çok güzel bi kadındı

bakışlarımı kanlar içerisinde olan adama götürdüm uzak mesafeden bu hançeri adamın boynuna nasıl isabet ettirmişti şaşkınlıkla sultan muradın gözlerinin içine baktım ölmeme izin vermemişti oysa ben düşmanının kızıydım o esnada yaralanan adamlardan...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

yaşlı kadının elini öpüp alnına götürdü güler bi yüzle "hoşgeldin torunum dedi sırtını sıvazlayarak
sultan murat karşısındaki yaşlı kadına tebessüm ederek
" hoşbuldum büyük validem dedi
bu çatık kaşlı sultan gülüyormuydu gerçekten kadının yanındaki genç kız sultan murata yaklaşarak elini öptü
" hoşgeldin ağabiciğim dedi bu kadınlardan biri sultanın kızkardeşi diğeri ise babaaanesiydi sultan murat tahtına oturduğu sıra sarayın büyük kapıları açıldı içeri bi kadın süzüldü orta yaşlardaydı kadın sevinçle sultanın önünde eğildi
" nerelerdeydin halacım gözümüz yollarda kaldı dedi bi yandan ise beni süzüyordu kadın
sultan murat tahtından kalkarak karşısındaki kadına sarıldı
sultan murat sualine yanıtlayarak " ava çıkmıştım bi vakit yoktum hem yokluğumda veziri azamım çok iyi idare etmiş devletimi sultan muratın halası o an ardındaki büyük valide sultana döndü kibirli bi bakış atarak
" vallahi her akşam durmadan çalıştı didindi sana layık olmak kolay diğil dedi
bahsettikleri vezirle evliydi demek halası
valide sultan öfkeyle söze girdi
" aslanım kim bu köle dedi beni göstererek
onun bu hadsiz sözleri beni sinirlendirmişti insanları ne kadar aşağıdan bakmayı seviyorlardı sultan murat göz ucuyla bana baktı
"emirgünenin kızı topraklarımıza girmişti bende onu esir aldım dedi
muratın halası valide sultana bakarak nispetle gülümsedi
gün gelecek o sarsılmaz iktidarını yerle yeksan edecek bi hatun geleçek demiştim sana validemi karnında bebeğiyle merdivenlerden ittiğin günü hiç unutmadım bedel ödeme sırası sendeydi fahriye sultan
büyük valideyle sultan muratın halasının arasında iktidar hırsı vardı birbirlerinden haz etmedikleri aşikardı
benim kim olduğumu duydukları anda iki kadınında bakışları sertleşti
sultanın halası bana sıçak bi gülümsemeyle yaklaştı
" sen şehülislamın torunumusun diye sual etti
sen çoçukken hep babanla saraya gelirsin dedi
şaşkın ifadelerle karşımda duran kadına baktım böyle sıcak bi karşılama beklemiyordum sultan murat halasının bu sözlerini işitince yüzü düştü babamın varlığına bile katlanamadığı açıkça belliydi
beni pamuk gibi bağırlarına basmları saçma geliyordu
sonuçta ben düşmanlarının kızıydım
burnundan soluyan valide kızgınlıkla bana baktı
" bu kızı hemen buradan gönderiyorsun dedi
sultan murat kaşlarını çatarak valideye baktı
" hayır valide bu hatun burada kalacak
valide sultan işittiklerinihazm edemeyince kolumdan tuttu kapıya doğru çekiştirmeye başladı bi anda daha ne olduğunu bile anlayamamıştım

yaşlı kadının elini öpüp alnına götürdü güler bi yüzle "hoşgeldin torunum dedi sırtını sıvazlayarak sultan murat karşısındaki yaşlı kadına tebessüm ederek" hoşbuldum büyük validem dedi bu  çatık kaşlı sultan gülüyormuydu gerçekten kadının yanındak...

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"def olup gideceksin buradan dedi
sultan murat hiddetle tahtından kalktı valide sultanın avuçlarının arasından kolumu çekip aldı
parmağını kaldırarak
" zinhar benim lafımın üzerine

"def olup gideceksin buradan dedi sultan murat hiddetle tahtından kalktı valide sultanın avuçlarının arasından kolumu çekip aldı parmağını kaldırarak " zinhar benim lafımın üzerine

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

itatsizlik yapmayın
karşımdaki valide karşılık vermek için konuşacağı sıra sultan murat

" çekilebilirsin

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Feb 15 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Kanlı iktidar Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin