...karşımızdaki manzara bizi büyük bir şoka ugratmıştı. Karşımızda dedektif Kelvinin cansız bedeni duruyordu "bune lan" dedi Alvin bu bir cinayetti daha doğrusu katliamdı adamın saçları kazınmış ve üstüne serpilmişti, yalnız o kadar dikkatsiz kesilmişti ki kafası soyulmuştu, o sırada oradaki poşeti farettim ve hızla oraya doğru ilerledim, ben ilerleyince Amayada yanıma geldi poşeti açtığımda bibloları gördüm, bunların burda ne işi vardı Amaya "bunların burda ne işi var" arkadan Evan "kesin araştırma için almıştır" diye seslendi poşetin içinde bir not vardı, hızla notu aldım ve okumaya başladım.
Dışarıdan birini almak yasaktı. Birlikçim olsa bile. Bunu anlamanız gerekirdi veliahtlar.Biblolarınızı siz dışında kimse almamalıdır sevgili veliahtlar. Oyun devam ediyor ve sıra size geliyor gibi. En ufak dikkatsizliğinizde ölebilirsiniz. Biblolarınızı alın ve devam edin. Başarılar...
Arkamda olan Bayan Adelina'ya dönerek "size bunu yapmamanız gerektiğini söylemistik" diye sesli bir şekilde konuştum "sesinize dikkat edin prenses Irene" "ve hemen yerden kalkın" dedi hızla biblomu alıp yerden kalktığımda elbisemin kan içerisinde kaldığını gördüm hızla odaya doğru koştuğumda Iris arkamdan "Irene biraz yavaş ol" diye seslendi ama ben son gaz devam ettim. Odaya vardığımda hızla üstümdekilerden kurtuldum ve banyoya girdim elbisemdeki kan bacaklarıma geçmişti, su soğuktu ama bunu umursamadan banyoya devam ettim. Iris banyo kapısını tıklatarak "iyi misin Irene" "iyiyim" "tamam". Banyoya bitmişti bornozumu giyip çıktım yatakta bıkmış bir şekilde yatan Iris beni görünce "sonunda" dedi "1.5 saattir banyodasın!" O kadar kalmış mıydım? Dolabı açtım elbiseler arasından en rahatını seçtim, orman yeşili elbisemi giydim ve Irisin yanına geldim "ne yapacağız" "yapacak bir şey yok dikkat edeceğiz" "ben Nixie'nin katille b-" Iris cümlesini tamamlayamadan Agatha "kızlar gelebilir miyim?" Diye seslendi "gel" dedim Agatha içeriye girerek "dedektifin üstünden bir kağıt çıktı" heyecanla "ne kağıdı" dedim ve bana kağıdı uzattı kağıtta sadece "AGIDO" yazıyordu ben kağıda boş boş bakarken "biz anlamadık, sana sormaya geldim" dedi kağıda mal gibi baktığım sırada aklıma bir fikir geldi "şifre" dedim Agatha anlamaz gözlerle bana bakarken "isim şifresi" "bu bir isim şifresi" "hemen prens ve prensesler haber verin toplanma salonuna gelsinler" dedim ve odadan çıktım vakit kaybetmeden tüm kapıları çaldım ve toplanma salonuna gelin diye bağırdım, sanırım Irisle Agathya iş bırakmamıştım. Salona geldiğimizde diğerlerini beklerken prensesler ve prensler kapıyı açtı (kırdı) hepsi heyecanla bana bakarken "isim şifresi" dedim hepsi anlamaz gözlerle bana bakarken "hatırlayın notta birlikçim olsa bile yazıyordu" "yani" "yani kelvin katilin birlikçisi" kağıdı göstererek "buda katilin işkence sırası" "Irene buna nerden vardın" "biraz mantıklı düşünün ilk Agathaya sonra bana yaklaştı" Agatha listeyi elimden alıp "haklı" dedi "AGIDO yazıyor Agahta, Irene, Dakota, Owen" Axel "A ile başlayan bir sürü prens ve prenses var" "A ve G var G harfi hiç birimizin baş harfi değil" herkes pür dikkat kâğıda bakıyordu "Arkadaşlar burdan katilin kendi ortağına bile kıyabileceğini anladık" "Bir dakika bayan adelina bunu biliyormuydu" diye fikir yürüttü Iris "sanmıyorum eğer öyle bir şey olsaydı katil bayan adelinanın canına kıymış olurdu"dedi Amaya "aslında olabilir" dedim herkes bana baktı "Arkadaşlar bana öyle bakmayı kesin şuan her şey olabilir". Saate baktım ve "yemek saati gelmiş hafi gidelim" dedim ve salondan ayrıldım Irisle birlikte masanın baş köşesine oturduk diğer tüm veliahtlarda oturdu ve önümüze yemekler dağıtılmaya başlandı, yemekler dağıtıldı hepimiz sessizce yemeğimizi yedik, kimse sesini çıkarmadı herkesin aklında soru işaretleri vardı. Sessizliği bozan ben oldum "kara kara düşüneceğimize bir çözüm yolu bulalım. Sıra bize geliyor sıradaki kişi biz olabiliriz" " ne yapalım Irene" "benim bir fikrim var" dedi Agatha, hepimiz ona dikkatlice bakıyorduk "hizmetlilerimiz ile birlikte hepimiz gece yarısından önce okulun salon katına ineceğiz herkesin gelmesine gerek yok 3 prenses 3 prens gelse yeter" "bu bize ne katacak" "Biz salon katına geldiğimizde kapıları kilitleyeceğiz zaten salonda bir sürü cam var dışarıyı gözetleyeceğiz eğer katil listesine göre hareket ederse Dakotaya bulaşacaktır bizde dakotayı odadan çıkaracağız ardından katil odada tek kaldığında odaya dalacağız" "bu plan çok saçma ve riskli katil şuan bile burda bizi dinliyor olabilir" "evet, şuan bu planı uygulayamayız" dedim "peki hepimiz aynı yerde olursak ne olur" "nasıl yani" "hepimiz birimizin odasında olacak. Yani katil listeye göre davranırsa Dakotaya karışacağı için Dakotanın odasında bekleyebiliriz" "peki daha sonra ne yapacaģız" ses yok...çoğu kişi kalkmıştı. Bende yemeğim bitince kalktım "nereye" dedi Iris "odaya" "plan" "ortada plan yok ki" "tamam o zaman bende geliyorum" dedi ve kalktı birlikte salondan çıktık merdivenlerden yukarıya çıktığımızda bir ses duyduk ikimizde birbirimize bakarak hançerlerimizi çıkardık ve sırt sırta döndük ardından bir çırpınma sesiyle irkildik sesin geldiği yere doğru ilerlerken tüm kapıları dinlemeye başladım en sonunda Dakotanîn odasından tekrar bir çırpınma sesi geldi Irise baktım ve kapıyı kırdım içerde gördüklerim karşısında şoka ugratmıştık Dakota yerde yatağa bağlanmış bir şekilde çırpınıyordu hızla yanına eğildim ve bağlı olan gözlerini çözdüm Dakota korkuyla gözlerini kapatmıştı "dakota aç gözlerini" dakota benim sesimi duyunca rahatlamış bir şekilde hızla açtı gözlerini ağzını ve ellerini çözdüğümde derin bir nefes aldı ve "git burdan gelecek" dedi ona "seni çıkartmadan gitmeyeceğim" dedim ve halatları çözmeye başladım "Iris yardım etsene" dedim Iris hızla eğilerek bana hançeri uzattı halatları hızlıca kestim ve onu kaldırmaya çalıştım ama dakota o kadar halsizdi ki bırak kalkmayı surunemiyordu bile bunu farkedince hızla onu sırtıma aldım "Iris etrafı gözle" dedim ve odadan çıktım Dakotayı aşağı salona indirdim ve prens ve prensseslerin burda olduğunu gördüm hızla içeri girdim ve "Iris kapıyı kilitle" dedim herkes bize bakarken Dakotanın oda arkadaşı Aidan hemen yanına geldi "dakotaya noldu" prens ve prensesler ayaklanmıştı "dakotayı odada yatağa bağlı bir şekilde buldum şuan katil okulda ve her an gelebilir" "ne bir dakika şuan katille birliktemiyiz" evet anlamında başımı salladığımda Dakotayı yere indirdim Dakota halsiz bir şekilde "siyah saçlı okyanus renginde gözü vardı" dedi o an "eğitmenler ve adelina nerede" diye söylendi biri tam o sırada kapıya bir şey atılmış gibi oldu hepimiz birbirimize bakarken aynı ses tekrarlandı prensler kapıya yöneldiler kapıyı açtıklarında öylece kaldılar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Veliahtlar Okulu
Mystery / Thriller20 veliahtın veliahtlar okulunda içinde bulundukları oyun Bu oyundan sağ kurtulabilecek misin?¿