0.8

22 3 0
                                    

"Senin için, sadece bir an olmak istemiyorum."

Jennie Kim~

İşte bugün benim için stresli bir gün idi. Evet bugün defile vardı herkes heyecanlı idi herkes bir tarafa koşturuyordu.

En son Seulgi'nin heyecanla bana elbisemin birazdan burada olacağını söylüyordu.

Karşı tarafımda Rosé ise telefonla konuşuyordu ve defilede giyilecek kıyafetlerin hızlıca gelmesi için karşı tarafa stresli bir şekilde kızıyordu.

Rosé'yi görmeyeli çok değişmiş gibi hissediyordum yani nasıl desem Rosé eskiden daha masum nazik utanan biriydi şimdi tam bir CEO gibiydi gerektiğinde sert emir veren ve çekici biri olmuştu.

Biran kendime geldim neden bunu düşünüyorum diye düşündüm kafama vurup kendime gelmeye çalıştım.

"Kıyafetleri getirecek firma ile şimdi konuştum merak etme en hızlı şekilde getirecekler."

Biran onu düşünürken onun birden gelip konuşması beni korkutmuştu ödüm kopmuştu.

"Peki, teşekkürler." Demekle yetindim gözlerim dalıyordu.

O da bunu fark etmiş olmalı ki konuşmaya başlamıştı.

"Gözlerin dalıyor ne o yoksa o kıyafetler içinde çekiciliğimi mi düşünüyorsun?"

"Git başımdan Rosé, neden seni düşüneyim?"

"Bilmem sebebini sana sormalı Kim."

"Git başımdan Tanrı aşkına!"

"Tamam tamam hemen kızıyorsun sende."

Bir süre sonra Jisung koşarak gelmişti.

Geldiği gibide Rosé ona ölümcül bir bakış atmıştı cidden kahkaha atasım geliyordu.

"Jennie!! Ben geldim ve şey.."

"Geldiğini görebiliyorum Jisung kör değilim ve yine noldu ne haltlar karışıyorsun yine?"

"Ya şey şu gelecek kıyafetleri soracaktım hemen giyinip pratik yapmaya gideceğim işim acil benim."

"Tamam halledeceğim ben sen şimdilik git ben hemen gelmesini sağlayacağım."

"Tamam ama hızlı ol lütfen."

Başımı sallamıştım, Jisung da ardından yanımızdan ayrılmıştı.

Otelde deli gibi şu kıyafetleri bekliyorduk ama gelmiyordu nerde kaldılar diye çıldırırken Rosé yanıma gelmişti.

"Merak etme hızlıca gelmelerini sağlayacağım sanırım bir aksilik oldu hatta şuan arayacağım."

"Lütfen Rosie yani Rosé lütfen şuan gelmeleri gerek çok bir vakit kalmadı."

Kahretsin aptalım ben hemde çok aptal 'Rosie' diye seslenmiştim ona yapmamam lazımdı. Hatırlıyorum da ona en son sevgili iken demiştim. Of şaka gibiydi yaptığım aptallık.

O da bu aptallığıma karşı sırıtıp telefonu açmalarını bekliyordu.

Rosé bu sefer karşı tarafa çok bağırıyordu ve acilen gelmesi gerektiğini söylüyordu çok sinirlenmişti ünlü markaların bu gibi hatalar yapamayacağını söyleyerek kızıyordu.

Düşündüm de kızarken çok çekici oluyordu.
Ben olsam ona ciddiyet ile bakamazdım.

Rosé'nin kızması ardından kıyafetler hızlıca gelmişti bende hemen Seulgi ve Jisung'a haber vermiştim.

Sonra Rosé'nin yanına ilerleyip teşekkür etmiştim.

"Rosé teşekkür ederim belki sen son kez aramasan bu kadar hızlıca gelmeyecekti gerçekten çok teşekkürler şimdi defileye rahatça hazırlanabiliriz." Diyip gülümsemiştim.

My White Swan | ChaennieHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin