Şarkılar: Duman, Haberin yok ölüyorum. Rafet el Roman, Direniyorum. Duman, Kolay değildir. Kahraman deniz, düştüğüm gibi kalkarım
🤍
Koleje ilk başladığımda düşündüğümün aksine çok sevmiştim yaşayacaklarımı bilmeden. Altılı bir grup vardı erkek kız karışık bir gruptu. İçlerinden bir kız beni yanlarına çağırdı. Arka bahçedeki çardağa oturduk. Hepsi sigara içiyordu bana da uzattılar ama istemedim. Onlar da ısrar etmediler zaten. Sohbetleri çok hoşuma gitmişti ve beni hiç bir şekilde dışlamadılar.
Eve gittiğimde annem üzerimdeki sigara kokusunu almıştı üstüme parfüm şişesini boşaltama rağmen. Hafif bir tokat attı yanağıma sonra diğer yanağıma attı. Ben geriye doğru adım attıkça üstüme yürüyordu. "İlk ve son kez affediyorum eğer ki bir daha sigara içtiğini anlarsam ne yapacağımı tahmin bile edemezsin, sara." deyip omzumdan itekledi.
Ne kadar ben içmedim desem de inanmadı bana. İşine gelmişti yine inanmamak. Annemi tabi ki de dinlemeyip ertesi gün ve daha nice günler o grubun yanına gidip eğlendim. Ama anneme bir daha hiç yakalanmadım.
Annemin sigaraya karşı ayrı bir gıcıklığı vardı evdeki her bireye yasaklamıştı. Ama babam, abilerim ve büyünce bende içiyorduk. Anneme karşı olan direnişimizdi bu.
İlk başlarda grup bana çok iyi davrandı. Bir gün yine çardakta otururken şuan adını bile hatırlamadığım çocuk birden elindeki sigarayı elimde söndürdü.
Acıyla inleyip elimi masadan çektim. "Ne yapıyorsun be?" diye bağırdım. O ve grubun diğer üyeleri kahkahalar atıyordu bu halime. "Ne abartın sara bir sigaranın ateşini de laf etmezsin herhalde" dedi yanımdaki kız dik dik ona baktım. Ağzındaki sigarayı parmaklarıyla çekti ve yüzüme dikkatle baktı. Canımın acısından ötürü gözlerim nefretle bakıyordu. Kız bana göz devirerek o da elindeki sigarayı ellerimde söndürdü. Bu sefer hiddetle ayağa kalkıp kıza tokat attım. Diğer yanımdaki kızda ayaklandı ve cebinden bıçağını çıkarttı. Kalbim yerinden çıkacak gibiydi. Midemin bulandığının hissettim.
"Bana bak sen kendini ne zannediyorsun?" diye bağırdı. "Seni cezalandırmadan bırakmam kızım. Ya alırsın bu bıçağı bileklerine kesikler açarsın ya da." dedi ensemde nefesini his ettiğim erkeğe bakarak. "ya da güzelim" dedi saçlarımı parmağına dolayarak.
Gözlerimi ağlamamak için sıkça kırptım. "Hadi bıçağı al ve yap yoksa selim yapacak yapacağını." dedi elindeki bıçağı uzatarak.
Titreyen ellerimle aldım ellerinden bıçağı. Yutkundum ve ne kadar acıyabileceğini düşündüm. Gözlerimi kapattım, başım dönüyordu. Yavaşça kesikler açtım. Bileklerimden akan kanı izledim. Kusmak istedim. Hepsi sırıtarak bana bakıyordu.
"Bu arada benim sigaram kalmış" dedi uzun saçlı çocuk. Sigarasini ellime mühürleyerek.Acıyla çığlık attım "kes" dedi yine aynı kız ağzımı elleriyle kapatırken.
Ardından hepsi çardağı terk etti. Ne yapacağımı bilmiyordum. Yaralarım geçene kadar odamdan nerdeyse hiç çıkmadım.
Babama yalvardım, dizlerine kapandım okulumu değiştirsin diye. Zorbalandığımı söyleyemezdim, ellerimdeki, bileklerimdeki yaraları gösteremezdim. Ben yalvardıkça daha da sinirlendiği elini kaldırdı tam elli yanağıma yerleşecekken durdurdu kendini. Bir yıl sabret dedi.
Kendimi damgalanmış gibi hissettim. Yaraların izleri yıllar geçse dahi hala ellerimdeydi.
Çok nadir yine geldiler ellerimi mahvettiler. Bir gün Selim okulda beni bir köşeye çekti saçlarıma dokundu, saçlarımdan nefret ettim. Ellerimdeki sigara izlerine dokunarak "Eğer benim ile birlikte olursan tüm bunlara son veririm." dedi. Yüzüne öfkeyle bakıp dizlimi karın boşluğuna attım ve kaçtım. Bunlar yaşanırken bir öğretmen bizi izlemiş ve çocuğun ailesin yetiştirmiş. Ailesi ise beni Müdüre şikayet etmiş müdür ise babamı çağırmıştı. Müdür babama anlatırken babamın bakışları öfkeyle doluydu. Bildikleri tek şey tekme attığımdı ne daha fazlası ne eksiği. Tek suçlu bendim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rotasız Gemi
RomanceÜmitlerimi yüklediğim her gemi battı. Sara kendi geçmişinin dehlizinde kaybolurken birini tanır, sever, elinden tutar fakat tuttuğu el Sara gibi yaralıdır. Kendi yarasını saramayan iki insanın birbirlerinin yarasını sarmaya çalışmasıdır, Aşk. Acılar...