1.Bölüm:Gizli Kapı

36 5 5
                                    

Sabah yağmur sesiyle uyandım.Yağmuru çok severim.Yağmur yağdıktan sonra rahatlatıcı bir koku olur.Toprak kokusu.İnsanı rahatlatır,bambaşka düşüncelere götürür...Ya rüyadaysam?Ya her şey yalansa? Ya benim dinim yanlışsa? Ya da ölsem ne olur? Düşüncelerime hapsolurken Annem'in sesi her şeyi bozdu.
-Artık uyan yeter bu kadar uyuduğun.
-Anne tamam uyandım.

Annem iyi kadındır.Benim için her sabah erkenden kalkar,işe gider.Babamsa gece gider öğlen gelir.Babam çalışmaz.Nereye gittiğini tahmin edebiliyorum eve geldiğinde sarhoş olduğundan,tahmin etmek çok zor olmuyor.Ben tek çocuğum.Çok şükür bir kardeşim yok.Olsaydı hayat onun için daha kötü olurdu.Annem için benimde çalışmam gerek.Yaptığım tembellik.Her gün okula giderken söylene söylene gidiyorum.Annem'in ise asla söylene söylene işe gittiğini duymadım.Neyse çok oyalandım,okula yetişmem gerekiyor.Yataktan fırladığım gibi tuvalete girdim.Yüzümü yıkadım, saçımı taradım,dişlerimi fırçaladım...
Üstümü giydim,çantamı taktım ve evden çıktım.Ben kahvaltı yapmayı sevmem. Söylemek istedim.Servis'in aldığı yere geldim ve beklemeye başladım.Bu servisçide hep geç kalıyor ama ben geç kaldığımda erken geliyor.Sinirlerim bozuluyor.Bir de kızıyor.Bir 10 dk sonra servis geldi ve bindim.Kulaklığımı taktım, şarkı açarken bir mesaj gözüme çarptı.Mesajı okumaya başladım, gözlerim fal taşı gibi açılmıştı.Yabancı bir numaradandı.Mesaj da tam olarak şöyle yazıyordu:

Merhaba Ayda eminim şu an bu kim diye düşünüyorsundur.Sen beni tanımıyorsun ama ben seni çok iyi tanıyorum.Yakında tanışacaksın benimle merak etme.Sana söyleyeceklerim var ve bu önemli.Yarın benimle buluşmaya ne dersin.Tabi yüzümü göremeyeceksin.Numaramı kaydet.Eğer buluşmayı kabul edersen öğleden sonra saat 17:00 te Çiçek lokantası masa 7'ye gel.
Not:Şehirde sadece bir Çiçek lokantası var.Haritalar'a bakarak bulabilirsin:)

Bu benim adımı nereden biliyor.Bir de beni çok iyi tanıyormuş.Kesin okuldan biri benimle dalga geçmek için yapmıştır.Tanımadığım kişilerle buluşmam.Her şeyi biliyor olamaz.Sormalıyım bir şey kaybetmem.

Merhaba gizemli seni tanımıyorum ve tanımadığım kişilerle buluşmam.Eminim sen okuldan birisin ve benimle dalga geçmek için yazdın bana öyle değil mi? Demek beni çok iyi tanıyorsun söyle bakalım doğum günüm ne zaman?

Bunu bilemez.Kimse bilmiyor.

Ayda Ayda bu soru kek bir soru.Doğum günün 16 kasım.Seninle ilgili bildiklerim bunlarla sınırlı değil.Babanın geceleri barlarda gezdiğini de biliyorum.İyice düşün.Yarın buluşmaya bekliyorum:)

Kaskatı kesildim.Bu bizim okuldan biri olamaz.Ailemi kimseye anlatmam ben.Kim bu o zaman.Yakında öğreneceksin yazmıştı ilk gönderdiği mesajda.Gitmeliydim.Beni nereden tanıyor?Söylecekleri önemliymiş ben ne alaka? Düşüncelerimle boğuşurken zamanın nasıl geçtiğini anlamamışım.Okula ne çabuk geldik.Allahım yardım et bana yalvarırım ben dayanamıyorum.Servisten indim.Gözüm dolmuştu.Tuvalete gidip yüzümü yıkamalıydım.Okul'un merdivenlerinden çıkarken girişte müdür yardımcısı kıyafetleri kontrol ediyordu. Bittim ben.Eşofman giyiyordum her gün.Geri dönemezdim.Anlardı.Yapacak bir şey yoktu.Merdivenleri çıktım.Sıra bana gelmek üzereydi.Bir şeyler yapmalıydım.Okul forması giymeme'nin cezası disiplin demişti.Korkuyordum.Ayda düşün düşün.Tam arkamda merdiven vardı.Ayda yapabilirsin.Tüm cesaretimi topladım ve ayağımı geriye attım.Diğer ayağımı da geriye attım.Ve kendimi de geriye attım.Bir çığlık atarak merdivenlerden yuvarlandım.Nasıl olduğunu anlamamıştım.Başım dönüyordu.Kafamdan sızan sıcak kan dudağıma kadar gelmişti.Hissediyordum.Büyük ihtimalle kafamı yarmıştım.Herkes başıma toplanmıştı.Başım çok ağrıyordu.Hocalar'ın ve öğrenciler'in sesi kafam'ım içinde yankılanıyordu.Dünya dönüyordu.Gözlerim yavaş yavaş kapanıyordu.Son duyduğum ses müdür yardımcısı'nın sesiydi:Eşofman da giymemiş bunun hesabını ona soracağım.

Gözlerimi açtığımda loş ışıklı, bir odadaydım.Başıma dokundum.Sarmışlardı.Bu odada ne işim var.Hastaneye götürmeliydiler.Revir desem sadece benim yaptığım yatak var.Bir kitaplık,bir kapı (Muhtemelen tuvaletti.),bir sehpa,sehpa'nın üstünde su bardağı ve sürahi vardı.Allah'ın belası müdür yardımcısı bunu hesabını soracağım demişti.Allah kahretsin.Eşofman giymedim alt tarafı.Ve nedenlerim var.Birincisi:Okul pantolonu dar.İkincisi:Kızsal sebep.Ama yeter ya söyleyeceğim.Her neyse buradan ne zaman çıkacağım.Düşündüm de çıkarmasınlar.Böyle iyi.Yataktan kalktım, kitaplığı incelemeye başladım.Hepsi klasikti.Ama sadece bir kitap çok kalın ve düz renkti.Merak ettim.Tam kitabı çekeceğim sırada kapı açıldı.Ve müdür yardımcısı içeri girdi.Aha şimdi hapı yuttum.

-Ne yapıyorsun sen ayakta?
-Ben şey eee kitap okuyacaktım da.(Konuşma özürlüsüyüm ben ya)
-Demek öyle.Ayakta durabildiğine göre şimdi sana hesap sorabilirim.Neden okul kıyafetini giymedin Ayda hanım?
-Geçerli sebeplerim var.(Bu cesaret nereden gelmişti.)
-Söyle o zaman geçerli sebeplerini.
-Birincisi:Çok dar İkincisi:Kızsal sebepler
-Kızsal sebepler mi,onlar ne oluyor? (Şaka yapıyor sanırım.)
-Regl.Pantolon kumaş  ve ince.Cidden bilmiyor musunuz?Bir de müdür yardımcısı olacaksınız.
-Kes sesini.Yaralısın diye disiplin'e vermiyorum.Seni bu özel odaya yerleştirdim. Dersler bitene kadar buradasın.Ailen şikayet etmesin diye ambulansı aramadım.Çünkü merdivenler yeni yıkanmıştı ve sabun kalıntıları gitmemişti.İhmalden ceza yiyebilirdim.Sende kimseye söylemeyeceksin.
-İyi.Kimseye söylemem fakat eşofman giymeme izin vereceksiniz.
-Tamam ama kıyafetleri kontrol ettiğimde sıraya girme bahçede bekle.

Kafamla onayladım.
-Yemek nasıl alacağım peki.
-Nöbetçi öğrenci getirecek.Odayı dağıtma sakın.Yoksa sana temizletirim haberin olsun.

"Odoyu dogutma sokın."Gerizalıya bak ya.Bir de kızsal sebebin ne olduğunu bilmiyor.Cahil cühela.Neyse işe yaradı plan.Sesim açıldı sanırım.Neden? böyle cesaretle konuştum.Neler oluyor bana? Yatağa oturdum ve düşünmeye başladım.Kendime gelmem için bir uyarı mıydı?Evet evet kendime gelmeliydim.Artık konuşacaktım, susmayacaktım.Ben çekingen değilim ki.Sadece okulda konuşmadığım için öyle görünüyor.Ben her şeyin üstesinden gelebilirdim.Kendime güvenmeliyim.Allah'a güvenmeliyim.Ne olursa olsun Annem için okumalıyım.Emekleri'nin karşılığını ona vermeliyim.Annem benim için babama katlanıyor.Yoksa hemen boşanırdı.Boşanırsa babam peşimizi bırakmazdı ve Annem'in maaşı azdı .Ama ben meslek sahibi olursam,Annem'i himayem altına alabilirdim.Böylece babam yaklaşamazdı.Hem ders çalışıp hem de bir işte çalışmalıydım.Evet karar vermiştim.Bir iş bulacaktım,hem okuyup hem de çalışacaktım.İlk maaşımla da Anneme mont alacağım.Ben güçlü olmalıyım,okuldakilere göğüs germeliyim, Annem'in her zaman yanında olmalıyım.

Tık tık tık......

- 5 dk daha Anne
-Ne annesi nöbetçi öğrenciyim ben.
Sersem bir şekilde
-Nöbetçi öğrenci mi? Bende kilit yok
-Bende var, müsait misin diye tıklattım.
-Müsaitim gelebilirsin.

Nöbetçi öğrenci yemeği bırakırken ben de beni çıkarması için yalvarıyordum.Çıkmak istemiyordum ama canım sıkılmıştı.Nöbetçi öğrenci tekrar hayır dedi ve odadan çıktı.Üffffffff Sıkıntıdan patlıyordum.Odaya göz gezdirirken kitaplığı gördüm.Doğru ya o kitabı tam alırken o gıcık müdür yardımcısı gelmişti.Ama önce yemeği yemeliydim.Tost ve meyve suyuydu.Hemen tosttan bir ısırık aldım.Çok acıkmışım.Yemeğimi bitirdikten sonra tuvalete girdim.Tuvalet oda'nın aksine daha ferahtı.Yani oda'nın baskı uygulayan bir havası vardı.Işıkta azdı.Ama tuvalette lamba çok olduğu için daha aydınlıktı.Her neyse.Tam tuvaletten çıkacakken bir şey dikkatimi çekti.Raflığın üzerinde duran lamba.Yanmıyordu.Küçüktü.Lambayı elime aldım.Salladım,salladıkça ses çıkıyordu.Yapabilirdim belki.Odaya geçtim,lambayı sehpaya bıraktım.Kitaplığın yanına gittim.O kitabı baya merak etmiştim.Kitap düz renkti: Kırmızı.Kitabı çektim, çektiğim an kitaplık dönmeye başladı.Ve döne döne bir kapı ortaya çıktı Kitaplarda ki gibi bir olay yaşıyordum şu an.Gizli kapılar... Müdür yardımcısı'nın işidir kesin.Kapı'nın kilidi vardı.Ve bir düğme vardı.Düğmeye basayım mı? Basmayayım mı? Bence basmalıyım.Düğmeye bastım.Ama bir şey olmadı.Korkmaya başlamıştım.Birden bir ses duydum.Ayda diye fısıldıyordu.Üç kere Ayda diye fısıldadı.Allahım neler yaşıyorum şu an kapı kendi kendine tekrar kitaplığa döndü.Niye hep garip olaylar benim başıma gelir.Sabah da bir yabancı yazdı.Ben ne yaptım?Korkmaya başladım iyice.Ne yapmalıyım?Diye düşünürken kapı açıldı.Gelen müdür yardımcısıydı.
-Zil çaldı çıkabilirsin
-Tamam hocam çıkıyorum.
Hoca odadan çıktı.Kapı'nın dışında bekliyordu.Hemen lambayı aldım.Çantamda yatağın yanındaydı.Lambayı cebime attım ve odadan çıktım.
Müdür yardımcısına iyi günler dedim.Ve hemen oradan uzaklaştım.O oda da yaşadıklarım neydi ya?Ama bu gizemi çözmeliydim.

Baykuş KızHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin