Mafia school - Taekook

33. bölüm

Final'e son 5 bölüm kaldığı için ay ve yıl atlaması yazabilirim haberiniz olsun şimdiden!

Neyse iyi okumalar dilerim

2 hafta sonra|

Saçlarım arasında hissettiğim parmaklarla sızlayan gözlerimi aralamıştım. Herşeyin üzerinde tam tamına 2 hafta geçmişti.

Herşeyin sebebi ise taehyung'du...

"Güzelim.."

Sol tarafımda duyduğum taehyung'un sesi ile yataktan geriye doğru kayarak üzerime yorganı çekmiştim.

"Çık oda'dan"

"Jungkook bebeğim yapma böyle lüt-"

"Sesini duymak istemiyorum! Çık git oda'dan!"

Yorganı üzerimden iterek yataktan kalktığım da karnım da ki yaranın sızlaması saniyeler bulmuştu.

"Jungkook niye böyle davranıyorsun bana? Bende bebeğimiz için üzül-"

Yanımda duran dolabın üzerinde ki kitabı alarak ona fırlattığım da geriye kaçarak kitaptan kıl payı kurtulmuştu.

"Jungkook..bak sinirlendirme beni senin acın olduğu gibi benim de acım var! Benimde canım yanıyor özellikle de bana böyle davrandıkca daha çok yanıyor canım, yapma bana bunu gel eskisi gibi beraber ağlaya-"

"Bebeğimiz senin yüzünden öldü! Herşeyin tek suçlusu sensin! "

"Sikeyim beni suçlayıp durma! Her bir fırsatta siktiğimin sözlerini söyleme! O gün-jungkook!"

Onu dinlemeden oda'dan çıktığım da karşıma çıkan hyunglar ile durmuştum.

"Ne bu bağrışma sesleri jungkook iyimisin sen?"

Namjoon hyung konuşarak arkama baktığın da onları önümden iterek merdivenlerden aşağa inmiştim.

"Jungkook dedim! Nereye gidiyorsun beklesene?!"

"Cehennemin dibine gelecek misin?!"

Mutfağa girerek elime bıçağı alarak ona doğrultuğum da bıçağın tam dibine girerek bıçağın keskin tarafından kavramıştı.

"Yaralamak mı istiyorsun? yap durma! öldür ama benden uzak durma artık! Yalvarıyorum jungkook! "

"B-bırak.." kafasını iki yana sallayarak bıçağı kendisine doğru çektiğin de avuç içinden damlayan kan tam ayak dibime düşmüştü.

"Bebeğimiz için bende üzülüyorum jungkook hepimiz üzülüyoruz ama elimizden hiç bir şey gelmiyor yemin ederim sana bunu yapan kişiyi kendi ellerim ile öldürüp leşini gözlerin önünde köpeklere vereceğim sana sözüm olsun ama benden uzak durma artık dayanamıyorum böyle hallerine daha fazla.."

"T-taehyung elin çok kanıyor " Göz yaşlarım eşliğinde konuşarak bıçağı bırakarak elini kavradığım da bedenimi Kendisine çekerek sıkıca sarılmıştı.

"Özür dilerim bebeğim..hem bebeğimiz için hemde canın yandığı için özür dilerim"Burnunu boynuma bastırarak kokumu içine çektiğin de gözlerimi kapatarak yüzümü özlediğim boyuna gömmüştüm.

Bebeğimizi ölümüne sebep olan kişiyi hâlâ bulamamıştık ama bilinmeyen bir numaradan bana tehdit cümleleri geliyordu ama bunu henüz taehyung'a söylememiştim çünkü onunla 1 haftadır doğru düzgün yan yana bile gelmiyordum.

Kollarımda hafif baskı hissettiğim de gözlerimi açarak yüzümü sıcak tenden ayırmıştım. Diğerleri etrafımızda koca bir çember oluşturarak bizim sarılışımıza karşılık vermişlerdi.

"Heyy! Biji de aln!" Himchan'ın sesi ile istemsizce güldüğüm de taehyung kafasını boynumdan ayırarak yüzüme bakmıştı.

"Tanrım gülüşünü bile özlemişim" cümleleri karşısında diğerleri güldüğün de dudaklarını dudaklarıma bastırmıştı.

"Oo bunlar yine baba kuşları gibi birbirlerine yapıştılar "

Jin hyung'un sesi ile dudaklarımızı ıslak bir sesle ayırarak güldüğümüzde sooha ile himchan aramıza girerek ellerinde ki oyuncak ayıları bize vurmaya başlamışlardı.

Kaybettiğim bebeğimizin yerini tutmasalar bile onlar da bebeğim sayılırdı. En azından onu unuturacak arkadaşlarım,hyunglarım vardı.

"Buum buum!"Himchan taehyung'un ayağına vurarak garip sesler çıkarmaya başladığın da mutfağa hyunjin ile moonbin hyung girmişlerdi. Ama endişeliydiler.

"Bay kim bakabilir misiniz, önemli" Moonbin konuşarak dışarıyı işaret ettiğin de bakışlarımı taehyung'a çevirmiştim.

"Ne oldu taehyung?"

"Ah hiç bir şey sen burada kal ben hemen geleceğim" Benden ayrılarak konuştuğun da bileğinden tutarak durdurmuştum.

"Avuç için hâlâ kanıyor mikrop kapabilir ilk yarana bakalım"

"Gerek yok bebeğim fazla derin değil zaten gelince bakarız beraber, hoseok jungkook sana emanet"

Tutuşumdan bileğini nazik bir şekilde kurtardığın da mutfaktan hızlı adımlarla çıkmıştı.

"Jungook aca bak ağı!" Sooha elinde ki pembe ayıcığı yukarı kaldırarak konuştuğun da kafamı sallamıştım sadece.

"Jungkookcum gel biz seninle beraber oturalım ayakta kalma yaran acımasın"

Hoseok hyung kolumu tutarak konuştuğun da kafamı iki yana sallamıştım.

"İyiyim ben taehyung'a bakacağım ben"

Kolumu tutuşundan kurtararak hızlıca mutfaktan çıkıp aralı olan salon kapısından dışarıya çıkmıştım. Taehyung ve adamları hiç bir yerde yoklardı arabaları dahil..

Nereye gitmiştiler 5 dakika içinde?

Etrafıma bakınmaya başladığım da yaramın yeniden sızlaması bir olmuştu.

"Jungkook"

Arkamda duyduğum ses ile bakışlarımı o tarafa çevirdiğim de gördüğüm beden ile kaşlarımı çatmıştım..

"Woosung ne işin var senin burada?"

Yüzünde ki gülümseme ile tam dibimde bittiğinde yüzüme doğru eğilerek konuşmuştu.

"Seni görmeye geldim.."

İyi bok yedin...