b-Flört
Zinaya götüren başka bir etken ise şüphesiz ki günümüzde yaygın olan flört anlayışıdır. Hatta bu anlayış öyle uç boyutlara uzanmıştır ki flörtü olmayan kimseler çevresindeki arkadaşları tarafından alay konusu yapılmaktadır. Özellikle günümüzde flört yaşı ne yazık ki 10-12 yaşlarına kadar düşmüştür. Flört eden kimseler zinaya bütün kapıları açmış durumdadır. Zannedilmesin ki her flört yapan cinsi zinaya bulaşıyor diyoruz. Bizim söylemeye çalıştığımız, flörtün zinaya götüren bir araç olduğudur. Ayrıca Rasülullah(SAV) zinanın sadece cinsi münasebetle değil, başka uzuvlarla da gerçekleşebileceğini Buhari de geçen şu hadislerinde belirtmişlerdir: “Gözlerin zinası harama bakmak, kulakların zinası müstehcen söz dinlemek, dilin zinası fuhuş konuşmak, ellerin zinası namahremi tutmak, ayakların zinası günah olan yerlere gitmektir.” Dolayısıyla flört denilen durumda bu çeşit zinaların işlenmesine imkan verildiği gibi biraz daha ileri boyutlara yani cinsi münasebetten doğan zinaya kadar gidilmektedir. Zinadan kendisini korumak isteyen birisi özellikle bu flört meselesine dikkat etmelidir. Gene Rasülüllah(SAV) bir Hadis-i Şeriflerinde de: “Kişinin başına demir bir şişin saplanması, yabancı kadına dokunmasından daha hafif kalır” buyurarak flörtün önünü tamamen tıkamıştır. Ayrıca Taberani’de geçen şu hadis-i Şerif ise ne kadar manidardır ve günümüz neslinin flört neticesinde içine düştüğü durumun ne kadar tehlikeli olduğunu bize özetlemektedir: “Kadınlarla bir arada yalnız kalmaktan sakının. Allah-u Teala’ya yemin ederim ki, bir kişi bir kadınla yalnız kalınca, aralarına şeytan girer. Bir kimsenin çamurlu bir domuzla sıkışmış durumda olması, o kimse için kendine helal olmayan bir kadına dokunmasından daha hafif kalır.”
Flört meselesine, ayet ve hadislerin dışında mantığımızla yaklaştığımız zaman dahi, flörtün ne kadar yanlış ve tehlikeli bir durum olduğunu kavramakta gecikmeyiz. Flört, evleneceğimiz kişiye yapılmış en büyük ihanettir. Hiçbir kimse evleneceği erkek veya bayanın daha önce başka bir kimseyle, masa başında oturup el ele tutuşmasını, birbirlerinin gözlerine bakarak sevgi sözcüklerini söylemesini istemez ve kabul edemez, hatta ve hatta bırakın böyle bir durumun yaşanmış olmasını, evleneceğimiz kişinin aklından dahi başka birisinin geçmesini arzu etmeyiz. Dolayısıyla evleneceğimiz kimsenin bu tür, Allah’ın hoşuna gitmeyen şeyleri yaşamış olmasını istemiyorsak öncelikle kendimiz flört denilen illetten sakınmalıyız. Çünkü Efendimiz(SAV) istisnalar olmakla birlikte kişinin dengi kimseyle evleneceğini haber vermiştir.
Burada yaşanmış şu olaya da dikkat edelim ve kendimize bu genci örnek edinelim. Osmanlı devleti zamanında bir savaşta esir düşen Osmanlı erleriyle ilgilenen kraliyet ailesinden bir bayan, bir Osmanlı gencine göz koyar. Genç çok yakışıklıdır ve kadının tekliflerine direnmektedir. Daha sonra kadının ısrarları ve mal-mülk teklifleri karşısında benim nişanlım(yamuklum) var diyerek, teklifi kabul etmeyi bırakın gözünü dahi değdirmeden teklifleri reddetmektedir. İşte Müslüman bir kişilik bu Osmanlı gencinin iman ve dirayetine sahip olmalıdır. Gözünü ve gönlünü haramlardan sakınmalıdır. Bir kimse henüz nişanlı değilse bile ileride sadece ve sadece helalinin gözüne gözünün değmesi, elinin de yalnızca helalinin eline değmesi için flörtten kaçınmalıdır. İşte zinaya götüren yollardan flörtün önüne geçecek olursak, zina tehlikesinden bir nebze kendimizi korumuş olur ve Allah’ın izniyle şeytanın kolunu kanadını kırmış oluruz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"ZİNA"
Acak"Zinaya yaklaşmayın! Çünkü o, son derece çirkin bir iştir ve çok kötü bir yoldur." (İsra 32)