Burada kalacağımı söyledim ama kimde kalacaktım. Büyük ihtimal evi satacaklardı. Benim kalacak bir yerim yoktu. Az önce içimde hiçbir üzüntü olmamasına rağmen şuan içime bir hüzün çökmüştü. Şuan biriyle içmek istiyordum. Felixe yazsam, o içki içmezdi. Minhoya yazacaktım. Minhoyla beraber içmek bence iyi bir fikirdi.
"Baba ben gidiyorum. "
"Nereye? "
"Arkadaşımla buluşacaktım. "
"Peki, sen bilirsin. Biz gideceğiz. İstersen bizi uğurlamaya gelirsin."
"Zamanım olursa gelirim. "
Babam başını onaylar bir şekilde salladıktan sonra evden çıktım ve evin yanındaki parka gittim. Bir banka oturup Minhoya yazdım.
Jisung
minho
içmeye gidelim mi
bu sefer param var
Minho
içmeye mi
neden ne oldu
nerdesin
Jisung
annem ve babam benim gerçek annem babam değilmiş
gerçek annem ve babam beni bırakmış yakın bir zamanda da trafik kazasından ölmüşler
sahte annem ve babam başka bir yere taşınıyorlar ben burada kalıcam ama kalacak bir yerim de yok
Minho
a şey
üzüldüm senin için
ne denir bilmiyorum
Jisung
bişey söylemek zorunda değilsin
Minho
kalacak bir yerin yoksa neden burada kalıyorsun ki
Jisung
felixte kalırım büyük ihtimal
Minho
bende kal
Jisung
ne
sende kalmayı çok istiyorum
ama annen baban beni tanımıyolar
bişey demezler mi
Minho
annem ve babamla yaşamıyorum
tek yaşıyorum ben
bende kal
Jisung
kalsam mı ki
kalıcam
peki tamam
hadi içmeye gidelim
Minho
nerdesin
Jisung
benim evin yanındaki parktayım
Minho
tamam geliyorum
Minho gelene kadar salıncağa bindim. Salıncakta yavaş yavaş usulca sallanıyordum ki biri beni arkadan sallamaya başladı. Ve baya hızlı sallıyordu çok zevkliydi.
"Kim sallıyor beni. "
"Ben" bu Minhonun sesiydi.
"A geldin mi? "
"Evet geldim. "
Salıncağı durdurdu ve inmemi bekledi. Ben indikten sonra hemen elimi tuttu ve yürümeye başladık. Elimi tutuyordu ve kalbim çok hızlı atıyordu.
Karşıdan karşıya geçerken gelen arabayı görmedim ve yola atladım ama Minho beni kendine çekti. Şuan çok yakındık. Birkaç saniye birbirimizin gözlerinin içine baktıktan sonra tekrar el ele tutuştuk ve bara doğru ilerledik.
"Eşyalarını hazırladın mı? " diye sordu Minho.
"Ne eşyaları. "
