KARARSIZ

Ozan-3

Multi: Ozan《Vini Uehara》

İçeriye girdiğimizde Ozan'ı gördüm. Böyle siyah saçlı, koyu kahverengi gözleri var. Boyu benden çoook uzun. İşte tatlı mı tatlı birisi. Ama benim Kerem'im var.

"Sude. Şu Ozan insansa sen ne oluyorsun?"

'Çok komiksin iç ses.'

"Öyleyimdir."

İç sesimi boşverip kendime geldim. Ozan elini uzatıp "Merhaba ben Ozan." Dedi. Bende uzattığı elini sıkıp "Sude." Dedim.

Selim "ben çok yoruldum ve açım! " Diye bağırarak kendini koltuğa atınca ağzımdan istemsizce bir "Oha!" Kaçtı.

Üçünün de bakışları bana dönünce "Uçakta kendi yemeğini yedikten sonra benim
yemeğimi de yedin ve hala açım diyorsun." Diyerek neden oha dediğimi açıkladım.

"Uçakta yediklerim benim dişimin kovuğuna bile yetmez."

"Yuh. Gerçekten yuh." Diye sitem ederek koltuğa Selim'in yanına oturdum.

"Tabi zayıf bir şeysin sana yediklerimin fazla gelmesi normaldir. Birde benim cüsseme bakta konuş. "

" Hıh. " Diye bir ses çıkarttım. Arda ve Ozan bu hallerimize gülüyorlardı. Durun bir saniye biz şu anda Ozan'la yeni tanınmıştık ve Selim'lede daha az önce tanıştığımız birisinin karşısında kavga etmiştik.

Biz Selim'le böyleydik işte sinirlendiğimizde nerede olduğumuz pek umrumuzda olmazdı. Evet ikiz olsak zıttık ama yine de bir kaç tane ortak noktamız vardı.

Selim " Açım ben!" Diye yeri göğü inletecek bir şekilde bağırınca yerimden sıçradım. Arda kahkaha atmaya başladı ve tabi ardından Ozan'da.

Selim'in kafasına vurup "Daha beş dakika önce tanıştığımız birisine ne kadar ayı olduğunu hiç çekinmeden gösteriyorsun ve kendini de beni de rezil ediyorsun. Ayucuk kardeşim Selim." Dedim.

" Bir sen yeni tanışıyor olabilirsin ama biz önceden tanışıyorduk.
İki ben kendimi rezil falan etmiyorum ve seni de kesin sen kendini rezil ediyorsundur. Çünkü ben açım ayıda değilim.
Üç rezil olmak neden umrunda? Ker-" Hemen elimle ağızını kapattım.

Büyük ihtimalle 'Kerem'e ne oldu? Veya ne çabuk unuttun?' Gibi bir şeyler söyleyecekti. Arda Selim'in ne diyeceğini anlatmıştı fakat Ozan bilmediği için yüzünde durumu anlamaya çalıştığını belirten bir ifade vardı.

"Söz vermiştin." Dedim kırgın ve uyarıcı bir sesle.

"Pardon ben özür dilerim. Aç olunca böyle oluyor işte. "

" Tamam sen daha fazla saçmalamadan ben bir şeyler hazırlamalarını söyleyeyim. " Dedi ve mutfağa doğru ilerledi Arda. " İyi olur." Dedim iğneleyici bir sesle.

" Tamam bir daha olmaz Karnım açtı ya ondan oldu." Diyip kolunu omzuma attı Selim. Yüzü çok masum ve komikti.

Gülüp " Bu bana ikinci söz verişin birdahakini kabul etmeye bilirim. " Dedim.

"Siz daha deminden beri neyden bahsediyorsunuz? Konu çok mu özel?" Diye soran Ozan'a döndüm. Ben onun burada olduğunu tamamen unutmuştum.

" Bu konu Sude ile ilgili ve onun için çok önemli. Az önce ben ona söz verdiğim halde ağızımdan kaçırıyordum. Ondan bahsediyoruz. Belki bir gün Sude bu konuyu sana söyler." Ne uzun açıklama yaptı bu Selim.

" O gün gelir mi Sude? "Dedi
Ozan.

" Bilmem orası sana ne kadar güveneceğime bağlı. "