Bazen işe yaramaz hisseder insan kendini. Hiçliğin içindeki herhangi bir hiçlik gibi. Kendiniz için "herhangi bir" sıfatını kullanmaya başladığınız an değersizleşirsiniz kendi gözünüzde. Bende bir "herhangi biriyim" herhangi bir insanım, herhangi bir yanlız, herhangi bir yanlız kız, herhangi bir gereksizim. Hepsi bu benim hakkımda bilmeniz gerekenlerin hepsi bu. Ne ismimi nede nereli olduğumu bilmenize gerek var.
Bu satırlar ile mi değersizleştiriyorum acaba kendimi? Kendimi , kendi gözümde mi küçültüyorum... Hayır! Ben zamanında yeterince küçültüldüm zaten. Bir başkasının sözleri, Başkalarının bakışları. Beni değersizleştiren bunlardı. Ama biri vardı bir başka o derdim. Gerçi biliyor musunuz , evet o bir başkaydı ama kötü anlamda. Dünya için gerekli bir insandan gereksiz bir insana söylenen sözler, değersiz bir hayatı mahvedebilir mi? Evvela tabiki yapabilir. Yıkılmaya hazır bir imparatorluk tek bir komutanın oku ile yok olabilir sonuçta. Gerçi kendimi bir imparatorluk ile bir tutmak biraz mübalağa olur. Benden olsa olsa minik bir köy olur...
Sorsanız pişman mısın, diye. Hayır, derim. Kötüydü veya iyiydi , olan oldu ve ben en ufak bir pişmanlık bile duymuyorum. Çünkü sonu kötü çok çok kötü bitmiş olsada ben mutlu olmuştum. Ömrümde ilk defa var olduğum için mutluydum. Tâki o korkunç... O korkunç kaza ve öncesinde yaşananlara kadar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kimsesiz ve Gereksiz
De TodoHikaye ana karakterimizin sıradan ve hiç bir anormallik göstermeyen günlerinin ardında gizlenmiş derin geçmiş bir yarayı ele alıyor