10

1K 22 10
                                    

Eve gelmiştik ama berkay yüzüme bile bakmıyordu. Salonda abim ve eceyle otururken berkay geldi
"Cemre biraz dolaşalım mı konuşuruz hem"
"Olu-
"Olmaz" dedi abim
"Niye" dedi berkay
"Güvenmiyorum ya birşey yaparsan kardeşime"
"Abi bana da mı güvenmiyorsun" dedim
"Asıl sana güvenmiyorum sen istemiyorum deseydin berkay sana elini bile sürmezdi buna adım gibi eminim"

Odama gittim berkay arkamdan gelmedi gelmesini bekledim ama gelmedi. Cesaretimi topladım ve ben gittim yanına. Sanki geliceğimi biliyormuş gibi odasına girer girmez konuşmaya başladı.
"Hadi montunu giy dolaşalım biraz"
"Odamdan montumu alıp geldim abime gözükmeden çıktık. Siteden çıkana kadar hiç konuşmadık. Siteden çıkar çıkmaz konuşmaya başladı
"Hiç sevdin mi beni"
"Tabikide sevdim" bişey demedi yüzüme bile bakmadı. "Sen sevdinmi hiç"
"Sevmesem şuan amerikada olurdum"
"Beni aldattın"
"Seni değil o kızı aldattım"
"Seven adam aldatmaz, ne sevdiği kişiyi ne de başkasını"
"Seviyorum amk seviyorum" dedi yüksek bir sesle "niye kimse inanmıyo sevdiğime"
"Ben inanıyorum ama saçma geliyor" inanmıyorum
"İnanmıyosun, inansan sorma gereği bile duymazsın"
"Sende sordun"
"Çünkü ben inanmıyorum, beni en hasas noktamdan annemden ve kardeşimden vuran birisi beni sevemez"
Bişey diyemedim sadece elini tuttum. Biraz öyle yürüdükten sonra elini sertçe çeki ve cebindeki sigarasından bir tane aldı. Sigarayı yakarken o kadar güzel duruyordu ki saatlerce anlatabilirdim onu. Sigara dumanı yüzüme gelince öksürdüm hemen sigarasını atıp üstüne bastı.

Parka gittik boş olan herhangi bir banka oturduk bizden başka kimse yoktu montum olmasına rağmen üşümüştüm titriyordum "gidelim üşüyorsun"
"Yok oturalım iyiyim ben"
Üstünde sadece kısa kollu tişört ve ceket vardı ceketi çıkarım verdi "içine bunu giy üşümezsin"
"Saçmalama sen üşürsün kısa kollu var birde sende"
"Ben üşümem"
"Niye kansız mısın"
"Evet, giy şimdi şu ceketi"
"O zaman sweat tshirtimi veriyim"
"Çıplak mı ducan"
"İçimde crop var"
"Ceketi giyersen olur"
Sweatı çıkarıp verdim biraz dar oldu ama yakıştı.

Bir sigara yaktı.
"Niye içiyorsun" yaklaştı ve gözlerime baktı
"Seni düşünmemek için"
"İşe yarıyor mu"
"Hayır"
Çok yakındık. Biraz daha yaklaştım sigarasını çekti ve dumanını yüzüme üfledi ben öksürürken o bana gülüyordu. Sigarasını yere atıp bana baktı gözlerinin içine bakarak daha da yaklaştım. Belimden sardı "oyun mu istiyorsun"
"Kurallarına göre oynarsan niye olmasın"
"Kurallar çiğnenmek için vardır" dedi ve alt dudağını ısırdı. Tam öpücekken kedi miyavladı "kedii"dedim ve berkayı ittirip kedinin yanına gittim. Kucağıma alıp berkayın yanına oturdum
"Çok tatlı değil mi"
"Evet"
Titriyordu montumun içine soktum ve kafasını okşadım.

Berkay "bi bu kedi gibi olamadık ya" dedi
Sırıtıp kediye döndüm uyumuştu. Yarım saat sonra berkay "hadi gidelim soğuk oldu hava" dedi.
Kediye baktım "bunu napıcaz"
"Nerden aldıysan oraya koy"
"Ama uyudu"
"Uyansın"
"Olmaz o da gelsin bizle"
"İyi tamam yürü hadi"
Eve gider gitmez kediyi koktuğa yatırdım ve dolaptan süt çıkarıp vermeyi denedim. Herkes uyumuştu. Kediyi kucağıma alıp berkayın yanına gittim.
Çok güzel uyuyordu ama kedinin aç kalmasına izin veremezdim.
"Berkay" dedim sesizce. Bir anda belimden tutup yanına yatırdı
"Söyle güzelim"
"Kalksana"
"Niye"
"Kedi aç mama almaya gidelim süt içmiyo"
"Aç alan insan her şeyi içer"
"O insan değil"
"Çok uykum var sende uyu hadi sabah alırız"
"Ama sabaha kadar dayanamaz çok aç"
Derin bir iç çekip kalktı. "Sen evde dur hava soğuk ben arabayla giderim hemen"
Kafamı salladım 1-2 saat geçti berkay yeni geliyordu. Elindeki mamayı gösterdi
"Şu mama için kaç saatir açık pet shop arıyorum"
"Teşekkür ederim" dedim ve yanagından öptüm
"Yesin bakalım paşamız"
Bir kaseye mama ve su koyup götürdüm.
Daha çok küçük olduğu için mamayı ıslatıp da verdim.

Karnı doyar doymaz uyudu. Evi tanımadığı için gece kaybolmasın diye odama götürücektim berkay kokumdan tutup odasına götürdü.
"O kadar uğraştım bu gece beraber yatıcaz"
"Üçümüz dedim kediyi gösterip"
"Üçümüz" diye tekrar etti.

Uyandığımda berkay kediye sarılmış mışıl mışıl uyuyordu. Yanağından öptüm hemen uyandı.
"Kolumdaki ıslaklık düşündüğüm şey mi"
Koluna baktım "evet"
"Of ya batırdı mis gibi tişörtümü"
Kediyi kucağıma aldım ve mutfağa gittim. Kediyi masaya koyup mamasını hazırladım.
Berkay arkamdan gelip "bana bile ellerinle yemek yapmıyosun kısaknırım bak"dedi
"Kıskan o bundan sonra benim kum falan almamız lazım ama. Bide tasma adı ne olsun."
Kediye baktı gri tüyleri ve mavi gözleri vardı.
"Bitter olsun" dedi
"Olur" dedim
"Hadi bakalım sevgiline kendi ellerinle bi kahvaltı hazırla sonra bittere eşya almaya gidelim"
"Sevgilim mi"
"Değil miyim"
"Öylesin" dedim ve gülüp dolabı açtım. Krep hazırlarken berkay belimden sarıldı.
"Çok güzelsin"
"Teşekkür ederim"
Dolaba doğru gittim ve salatalık çıkardım salatalık doğrarken boynumdan öptü. Elime salatalık alıp berkaya döndüm ve ağzına salatalık sıkıştırdım.
"Şu salatalığı al ve beni rahat bırak"
"Bitteri kucağına alıp biz salondayız" dedi
Kahvaltıyı hazırlayıp berkayı çağırdım.
Berkay yaklaştı "teşekkür ederim" dedi tam boynumdan öpücekken abim ve ece girdi. Hemen berkayı ittirip bitteri abimlerle tanıştırdım.
Ece "çok tatlı" dedi abim tepki bile vermedi bu erkekler niye böyle ya.

Kahvaltıdan sonra göktuğyla beraber bittere eşya almaya gittik. İlk defa berkayın sürdüğü arabaya binmiştim heycanlıydım. Hızlı sürdüğü için bitter biraz korkmuştu. Çok güzel araba sürüyordu biraz hızlıydı ama kendinden emindi.

Elini direksiyona koydu damarlı ve büyük eli o kadar güzel duruyordu ki tutup öpmemek için zor tuttum kendimi.

Abimin arkadaşı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin