İzmir yolculuğumuz akşam 9dan sabah 5e kadar sürmüştü bu 8 saate güldük eğlendik biz feyzayla selma anne feyzanin abisini sevmiyordu biliyorduk o yüzden hic yüzü gülmedi ama biz onlari orda kaynaştırıcagımıza emin gibiydik gerci bende fazla tanimiyordum ya kendisini neyse izmire vardigimizda yeşil bir alanda kamp kurduk
Önümüzde deniz mis gibi kava kahvalti felan yedik karnimizi koyurduk feyza "hadi denize girelim" dedi hava daha karanlikti biz karşı ciktik o bizi dinlermi mayosunu giymiş denize koşuyo benden arkasindan kostum tutmak icin ikimizde kumlara dogru yuvarlandik birsey olmamisti ama ben onun gozlerine baktim oda benim
Öpücektim ama annesi ve abisi bize bakiyordu birden düzeldik yattik kumlara ben yildizlara bakarak "ah ne kadar güzeller aa bak bir tanesi kayiyor hadi bi dilek tut " dedim oda bilmiş tavrıyla "yıldızlar kaymaz bu bi atmosfer olayı eşşek göz" ben şaşırdım devam etti " u kayan gibi gözüken şeyler küçük taş parcalari dünya girerken böyle ateş gibi olurlar ve kayarlar hangi ahmak yıldız kayıyo dediyse artık" ben güldüm cevap verdim " kesin aşık olan bi insandır" feyzada "aşkta ahmakların işidir" ben dedim "ben ahmağım" feyzada "ben senden daha ahmağım" diyerek kalktı ve denize koştu
Direk daldi derine benimde altimda mayo vardı gömlegi çıkarıp attım denize dogru koştum eee şişman olsamda yüzmeyi biliyordum elbet feyzayida yakalamistim arabadan baya uzaklastik ayaklarimiz yere bile deymiyodu feyza birden beni öpüverdi bende onu öptüm bu biraz böyle sürdü biz ice derine daldık feyzayi yakalamaya calisiyordum derken kumsala dogru ilerleyip arabaya bindik
Başka sahile dogru yol aldık yolda giderken feyzanın abisi selçuk birden krize girdi arabanın hakimiyetini kaybetti bir ağaca tosladı ama okadar hızl8 gitmiyorduk bizede arabayada birsey olmadi
Abisine hemen hapları uzattık icti birşeyide kalmadi selma anne hemen laf soktu "oguzhan evladım arabayı sen kullan böyle hap aşıklarına bırakma canımızı" selçuk abi çıktı gitti arabayı bırakıp feyza arkasindan koştu biraz konustular ikna edememis istanbula geri dönücekmiş bende arkasindan kostum anlattim "selçuk abi yapma böyle bak tamam selma anne icin deil feyza icin gel lütfen zehir olmasın şu iki gün" o yoluna devam ederken durdu geri döndü arabaya
Bana dedi " arabayı sen kullan polis olmaz buralarda " tamam dedim gectim koltuga sahil sahil gezdik en sonunda güzel bir yer bulduk girdik oraya havlularımızı serdik ve yattık günesi bekliyoruz öğlen 12 gibi geldi güneş tam tepede biz denize girdik Allahtan fazla kişi yoktun rahat rahat yüze bildik
Saat 8e kadar deniz deydik ciktik yavas yavas hava kararmaya basladi selçuk abi gitar getirmişti kumsalda vazgecilmez 3 lüsü kamp ateş gitar bana dogru döndü selçuk abi "Dayanamam" şarkısını biliyormusunuz dedi ben ve feyza bir ağızdan "evet" doye bağırdık selçuk abi çalmaya başladı bizde feyzayla eşlik ettik
Ben
Bir iz var içimde seslenir derinlerde
Yalnızlık peşimde sensiz durgun gecelerde
Feyza
Bir ses var evimde süslerim resimlerle
Yalnız düşlerimde buluştum ellerinle
Döneceksin sanıyorken
Yıllar geçti üzerinden
Bulutlarda yaşıyorken
Yıldım dünya düzeninden
İkimiz birbirimize bakarak devam
Sen yaralanma
Sen karalanma
Gel oyalanma
Dayanamam...
Sen yaralanma
Sen karalanma
Gel oyalanma
sonra birbirimize gülümseyerek şarkıyı bitirdik selçuk abi arabaya geçti bizi yanlız bıraktı selma teyzede arabada yatiyordu bi feyzayla koyu bir sohbetin icine daldik gecmişimizi arajtirdik konusmadan sonra birbirimize dahada bağlandık
ateşin basindan kalktik biraz yuruduk otobanda çarşıya doğru ordan bileklik oldık uyumlu iki ciftte kırmızı ayakkbı artik tam bir ruh ikiziydik hem zevk olarak hem kisilik olarak bide kitap aldı arabaya doğru ilerledik baya yolumuz vardı elini tuttum birde öpücük kondurdum yanağına birden bana dönüp " oguzhan beni kucağında taşırmısın bitanem" dedi kiramazdim tabi aldim kucagima arabaya kadar tasidim uyuya kalmis hanım efendi
ateşin basindan kalktik biraz yuruduk otobanda çarşıya doğru ordan bileklik oldık uyumlu iki ciftte kırmızı ayakkbı artik tam bir ruh ikiziydik hem zevk olarak hem kisilik olarak bide kitap aldı arabaya doğru ilerledik baya yolumuz vardı elini tuttum birde öpücük kondurdum yanağına birden bana dönüp " oguzhan beni kucağında taşırmısın bitanem" dedi kiramazdim tabi aldim kucagima arabaya kadar tasidim uyuya kalmis hanım efendi (birde bana der uykucu diye ama kendisininde bende aşagı kalır beni yönü yok
Öperek yatırdım onu arabanın önüne araba dolmuştu bende plaja gidip kumlarda uyudum sabah beni öperek uyandırdı feyza "hadi ama uykucu kalk artık seni bekliyoruz" kalktim arabaya dogru ilerledim selçuk abi bizi neden izmire getirdiğinide daha yeni yeni anlıyorduk o pislige sürüklüyordu bizim haberimiz olmadan yola devam ettik...
