UYANIŞ

72 5 1
                                    

Bir rüyada mıydım yada bir sanal oyunun içinde mi? Bulunduğum bu durum her neyse tek bildiğim deliriyor olmamdı. İlk Atatürk'ün sesi şimdi ise şehit sesini duyduktan sonra yalnız kalmak ve kendimi dinlemek için ormanın içinde Yeşim'e ait olan ağaç eve gittim.

Şimdiye kadar hep insanlardan korkmuştum. Ölülerden korkan insanları anlayamazdım. Ama bugün ise farklıydı. Ağaç evin içerisine geçip oturduktan sonra bugünü tekrar tekrar zihnimde yaşamaya devam ettim. Sesleri bir türlü aklımdan çıkmıyordu. Bu hayatta herkesin kendini boşlukta hissettiği zamanlar olmuştur. Ama benim hayatım o kadar boşluklar ile doluydu ki bir de bu olanlardan sonra boşluğun ta kendisi olmuştum.

ORHAN SOYLU

Hayatım, eşimi kaybettikten sonra değişmeye başlamıştı. Bu yetmezmiş gibi kızım da daha üç yaşındayken annesiz kalmıştı. Bende annesinin yokluğunu aratmamak için onun hem annesi hemde babası olmaya çalıştım. Ama bazen yeterli olmayıp eksik kaldığım zamanlar oluyordu. Şimdi ise yine aynı hisse kapılmıştım.

İşimi bitirip Evine bakmaya gittiğimde hiç bir yerde yoktu. Telaşla Evini aradım ama her defasında telefonuna ulaşılamıyordu. Bir an aklıma arkadaşı Yeşim ile olabileceği geldi ve hemen onu aradım. Yeşim'in açmadığı her saniye korkuma yenileri ekleniyordu. Telefonu bir süre çaldıktan sonra Yeşim cevap vermişti. "Efendim Orhan amca" dediğinde nasıl arkadaşın kayıp  diyecektim bilmiyorum ama sormam da gerekiyordu bu yüzden derin bir nefes vererek" kızım ben Evine ulaşamıyorum acaba seninle mi? " Yeşim bir süre sonra "Evet , Orhan amca Evin yanımda telaşlanmana gerek yok sadece şarjı bitti " dedi ve her ne kadar sesi garip gelse de Yeşim kızıma güvenirdim Evinin kardeşi gibiydi bu yüzden "Tamam kızım dikkat edin" diyip gece bekçisi geldikten sonra çok yorulmuştum ve bu yüzden eve geçtim.

EVİN SOYLU

Kimsenin görmeyip, bilmediği karanlık bir boşluğa hapis olmuştum. Şimdiye kadar yaşadıklarımın üzerine durup savaşmıştım. Ama bu durumla savaşmak çelik zırh giymiş birine ateş etmek ile farksızdı. Dışarıdan ayak sesleri gelmeye başlamıştı. Burası ıssız bir ormandı ve geleni olmazdı. Gözyaşlarımı silip etrafa baktığımda havanın karardığını fark ettim ve ayağa kalkıp masanın üzerinde olan gaz lambasını yakarak aşağıya indim. Ayak sesleri git gide yakından gelmeye başlamıştı. Yerden kalın bir dal parçasını alarak gelen sese doğru yöneldiğim sırada gelen kişinin Yeşim olduğunu fark ettim. Yeşim bana doğru bir kaç adım atıp elimdeki dal parçasına bakarak "Elindeki dal parçasıyla ne yapmayı planlıyorsun" diyip gülümsedi. Onu görmezden gelerek içeri geçtim. Elimdeki dal parçasını ve gaz lambasını masaya bırakıp oturduğum sırada Yeşim'i görmezden geldiğim halde arkamdan gelmiş ve yanıma oturmuştu. "Evin bir sorun mu var?" diyerek elini omuzuma attı. Daha ben olan olayları kabullenememişken Yeşim'e anlatamazdım. "Sadece yalnız kalıp, kafa dağıtmaya gelmiştim. Peki sen..." Sözümü keserek "Boş ver benim seni nasıl bulduğumu da sen gerçekten kafa dağıtmak mı istiyorsun?" Bir anda gülümsemeye başlamıştı aklından bir şeyler geçiyordu ve ben bu bahsettiği şeyin bana göre uygun olmadığından emindim.kaşlarımı çatarak "Aklından ne geçiyor senin?" Bu cümlem daha da heyecanlanmasına sebep olmuştu. "Buraya yeni kurslar açılmış ve biz resim kursuna..." Bu sefer sözünü kesme sırası bendeydi. "Ben o kursa gitmeyeceğim."karşı çıktığımda başını omuzuna yatırarak" Hadi ama Evin"

Bir süre Yeşim'e baka kalmıştım.Belki de haklıydı. Kafa dağıtmaya ihtiyacım vardı. Zaten artık babamın yanına mezarlığa gidemezdim.omuz silkerek "Peki tamam ne zaman gidiyoruz?" gülümseyerek "Yarın hemen kayıt yaptırıp derslere başlayabiliriz."

Sabah erkenden kalkıp Yeşim ile kayıt yaptırmaya yola çıktık. Yeşim'in mutluluğu gözlerinden okunur iken ben hiç bir şey hissetmiyordum. Belki de boşluğun ta kendisi olmuştum derken ruhumun da bu kadar taşlaşacağından haberim yoktu. Fakat çok acı bir şekilde öğreniyordum. kurs yerine geldiğimiz sırada karşımızdan siyah mercedes g class geçiyordu büyülenmiştim resmen gözümü arabadan alamıyordum biraz ilerimizde araba durmuştu içerisinden ise 1.90 boylarında belki de daha uzun bir adam indi. Yeşim ile bense kursun giriş kapısının önünde arabaya bakıyorduk arabaya bakmayı bırakıp Yeşim'e döndüğümde kapının yanından çekilmiş bana bakıyordu karşımda ise arabadan inen adam anlam veremediğim bir ifadeyle bana bakıp "Çekil yolumdan yer cücesi"

ÖLÜLERİN GÖLGESİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin