❝ üç ❞

898 86 51
                                    

episode : 3
dress,

odaya girdiğinde Felix deri koltuktan kalkarak, "Sonunda geldin." demiş ve ceketini almıştı. Ona gülümseyerek baktı, "Hızlı ol." deiğinde sarışın gülerek odadan çıkmış ve Jeongin'i yanlız bırakmıştı.

Geleceğine emin olduğu adam için hazırlanmaya bağladığında iç çekti. Garip bir şekilde onu istiyordı. Bu gece gördüğü ve tanışma fırsatını yeni bulduğu biriydi, ama midesindeki garip kramplar ile onunla sevişmek istiyordu.

Üzerine geçirdiği saten bol gömleğin yakalarını açtı, hoş kokulardan birini sürerek makyajına baktı. Silmesine gerek olmadığını düşünüyordı, ancak aynanın karşısında biraz daha koyuluk eklemişti gözlerine.

Siyah saçlarını dağıtarak iç çekti, o sırada odanın kapısı çalmıştı. Gülümseyerek adımladı, kapıyı yavaşça açtı. Heyecanlanmıştı.

Karşısındaki adama bakarak derin bir nefes aldı.

Esmer onu süzdü, beyaz göğsünde gezindi bir süre ardından açıkta kalan beyaz bacaklara indi gözleri, güldü onun gibi. Arkasını dönen adamın peşinden ilerledi.

Odanın içerisindeki pikapa yürüdü.

Geleceğini biliyordu, bir sürpriz değildi ancak heyecanına engel olamıyordu. İçindeki güçlü his inatla ona kavuşmak istiyordu biran önce.

Pikapı çalıştırdığı sırada arkasını dönmek isterken beline dolanan eller durdurdu onu, güldü yine. Tek çekilen o değildi.

Arkasını dönerek yüzüne baktı, kırmızı dudaklarını yaladı ve ellerini boynuna sardı.

Gözlerini yummuş kokusunu içine çeken adama baktı. İçki kokusunun altındaki güzel koku hoş gelmişti o an.

Kırmızı dudaklarını onun dolgun dudakları ile birleştirdi. Soluk alamadan öpüştüler, uzunca.

Belindeki elle gittikçe sıkılaşıyordu onu kendine çekiyordu. Dudakları muhtemelen moraracaktı ancak şu an umurunda değildi.

Dudakları ayrılırken aralarında oluşan saydam köprüye baktı, soluklarını ciğerine yetirmeye çalışıyor ama asla yetemiyordı.

Ellerini çekerek yatak odasına geçti, arkadan çalan şarkı ve onun güzelliğiyle büyüleniyordu.

Ceketini çıkartan adam arkasından yürüdü.

Jeongin yatağa oturmuş , arkasına koyarak destek aldığı elleri ile ona bakarken önünde durmuş ve hızlıca üzerindeki tişörtü çıkartmıştı.

Onun yapılı bedeninde gezindi gözleri, istemeden bir anda bacaklarını birbirine bastırmıştı, iç çekti. Belinin yanındaki dövmeye getirdi uzun parmaklarını ardından gözlerini ona dikti.

Gülmüştü esmer, ona alttan bakan adama daha çok çekilmişti o an. "Hoşuna gitti mi?" dediğinde Jeongin dudaklarını yalamıştı. "Hoşuna gidecek daha çok şey var." diyerek onu omızlarından yatağa ittiğinde gülümsedi Jeongin.

Elerini onun omuzlarının yanında birleştirdiğinde Jeongin gözlerini kasıldığı için belirginleşen kol kaslarına çıkarmıştı. Göğsü yeniden alevlenmiş ve kollarını tekrar boynuna sarmıştı.

Hyunjin yavaşça alt bedenini onun çıplak kasıklarına bastırdığında Jeongin sıkışan göğsü ile gözleri yukarı kayarken kafasını geriye atmış, beli kıvrılarak kendini ona itmişti.

Yavaşça boynuna sürttü dudaklarını, onu çileden çıkartıyordu ve zevk aldığı açıktı. Dudaklarını tekrar kırmızı dudaklara çıkarttı. Dağılmış ruju ile tekrar oynamak istedi, onu hızlıca öperken kendini itiyor tekrarlanan inlemelere neden oluyordu.

hush, hyunin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin