❝ bir ❞

1.7K 161 92
                                    

episode : 1
carmen,

Kumiho, efsaneye göre insan formunu alabilmek için yüzlerce insanı öldüren varlık. Büyüleyici güzellikte, onun gördüğünüz anda etkilenmemeniz mümkün dâhilinde değildir.

Ancak, büyüleyici güzellikteki o şeytan bir resime hapsedilmiştir, tilkiye benzeyen bir formda.

Onu kurtarmak için her şeyi yapmanız ve sonunda onun sizi yok etmesini beklemeniz gerekir. Büyüleyici güzelliğine bir kez kapıldığınızda, güzel gözlerine bir kez daldığınızda; zaten onun için canınızı vermeye hazır hâle gelirsiniz.

Yang Jeongin, gözlerine patlayan flaşlara rağmen düz yüzünü bozmadan poz vermeye devam ediyordu. Beyazlar içerisinde açık arayla gecenin en çok konuşulan isimlerine adını yazdırmıştı.

Üzerindeki beyaz palto, açık yakasından görünen teni ile uyum içerisindeydi. Arkaya doğru atılmış siyah saçları, gözünün önüne doğru düşen birkaç tutamı ile şahlandırılmış; açık gerdanına onun için tasarlanmış elmas kolyeler takılmıştı.

Yaklaşık iki dakikanın sonunda eli ile yeter işareti yaptıktan sonra kenara çekilmişti. Herkesin kırmızı hâlı için belli bir süresi olurdu, ancak Yang Jeongin için öyle bir süre yoktu. O geldiği an kameralar onu bulur o istemediği an giderlerdi.

Paris moda haftasının en önemli gecesiydi. Bu defile tüm dünyada önde gelen markaların katılımı ile, yılın en önemli defilesi hâline gelmişti.

Alexander Mcqueen, Yang Jeongin'in elçiliğini üstlendiği marka. Göz alıcı güzelliği ve zarifliği ile tüm gözleri üzerine toplayan, göründüğü tek bir paparazi fotoğrafları ile giydiği kıyafetlerin stoğunu tüketen, elçiliği elde ettiği gibi markaya deli gibi gelir artışı elde ettiren o adam.

Herkesin rengarenk giyindiği, renklerin saçıldığı bir günde bembeyaz giyinerek yine gözleri üzerine toplamıştı. Ancak kendisine oldukça tezat ve bir o kadar benzer biri daha vardı.

Siyahlar içinde gelen o adam. Defilenin en önemli kişisi, Hwang Hyunjin. Versace'nin global elçisi yakışıklı adam. Güzel yüzü ve uzun saçları ile herkesin ilgi ve arzu beslediği kişiydi.

Bir yılı aşkın süredir markaya global elçilik yapıyor ve Yang'ın aksine daha çok tanınıyordu. Herhangi bir defile Hyunjinsiz düşünülemiyordu bile.

Altı aydır elçilik yaptığı marka ve tanınan bir model olmasına rağmen manşetler Hyunjin kadar yazmıyordu Jeongin'i. Ancak Hwang, Jeongin halıdayken sırasını bekleyen bir adamdı. Her ne olursa olsun Yang ile kapışamayacağı konular vardı.

Jeongin birkaç önemli isime selam verirken, konuştuğu adamın omzunun üzerinden poz veren Hyunjin'e bakmıştı.

Yanındaki menajerine doğru döndü, "Şu adam kim?" Menajeri gözlerini büyüterek ona bakmış ve gülmüştü. "Sakın bana Hwang Hyunjin'i tanımadığını söyleme aptal!" Dilini dişlerinin üzerinde gezidirlen sarışın adam derin bir nefes almıştı. "Versace'nin global elçisi. Çok ünlü bir model ve dansçı." Jeongin gözlerini kırparak ona bakarken, sarışın adam derin bir nefes almıştı. "Gecenin en çok konuşulan isimlerinde muhtemelen o birinci sen ikinci sırada olacaksın yani." Jeongin anlayarak derin bir nefes almış ve kameralara poz veren adama bakmıştı. "Yine de benim ardımda sıra bekliyordu." gülümseyerek onu baştan aşağı süzdü.

"Sen ne yapacaksın? Niye sordun bu adamı?" Jeongin derin bir nefes alarak kafasını iki yana sallamıştı. "Hiç." Sarışın iç çekerek gözlerini kapmıştı. "Söyle, Yang Jeongin." Jeongin gamzelerini gösterecek derece gülerek ona döndü.

"Onunkini yalamak istediğim için sordum, sorun olur mu bebeğim?" Felix gülerek ona bakmış ve koluna vurmuştu. "Sorun olmaz tatlım, mümkünse onu kendine aşık et. Skandal demek para demek, Hwang Hyunjin ise çok para demek. Okay?" Jeongin derin bir nefes almış ve gülmüştü. "Okay, okay."

hush, hyunin Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin