O olaydan sonra kendi çöküşümü kendim izler olmuştum. Psikologlar o aptalca geçen terapiler beynimi iyice yormaya başlamıştı. Aslında ben iyiydim. 'Yaa nasıl iyi ama kimi kandırıyosam'
Her başımı yastığa koyuşumda babamın sesi kulaklarımı dolduruyodu. Nefret etmiştim uykulardan. Geceyi severdim ama uykum gelince resmen kaçıcak bir yer arıyordum. Uymak istemiyordum.
Her günüm boktan her saatim uzun bir sessizliğin içinde geçiyordu. Sürekli birşeyleri düşünüyordum. Zamanın nasıl bu kadar hızlı geçtiğini , bana neler olduğunu ve onu , başıma ne gelirse gelsin aklımda olduğunu.
Neden onu düşünüyorum peki. Sedece plotonik bir aşıktım ben. Aslında onun beni sevip sevmediğini bile bilmezken bile birşeylere inanan aptal ben hala onu düşünüyordum böyle olmasını ben istememiştim. Ama olan oldu işte.
Aslında acınacak bir haldeydim. Kafayı yemiş , çatlak , hiçbir şeyi hak etmeyen , yanlız ve en önemlisi aptal bir plotoniktim. Kim görse benim bu halime acırdı. O aptalca sevdiğim benim onu sevdiğimden haberi olmayan DERAN bile.
Deran benim bebek yüzlü plotonik sevgilim. Saçları ipekten farksız bir şekilde yumuşacıktı. Yüzündeki hatlar , elmacık kemikleri onu ısıralası bir hale sokuyordu. En önemlisi mavi gözleri. O gözlerin içinde gökyüzüne baktığım gibi huzur buluyordum. Gökyüzünü severdim huzur veren bir güzelliği vardı. Benim huzurum ise o mavi gözlü platonik aşkım Deran ' dı.
Deran ' ı şuana kadar hiç kimseye söylemedim. Sadece günlüğüme yazardım. Bir zamanlar annem olacak kadın ise günlüğümü okur deran hakkında bana sorular sorardı. Bende ona anlatırdım. O zamanlar annemi çok seviyordum arkadaşım gibiydi hiçbirşeyimi saklamazdım ondan neden böyle birşey yaptı hala aklım almıyor. Bunu düşünmek bile canımı sıkıyor.
Bu sabah yine terapiye gidecektim. Beni terapilerime hep amcam götürdü ama bu sefer deran götürecekti evet deran benim amcamın oğluydu. Bu fazlasıyla bir avantajdı benim için çünkü ona daha yakın oluyordum ve onu neredeyse hergün görüyodum. Neredeyse diyorum çünkü bazı haftalar eve hiç gelmezdi merak ederdim ama hiç kimseye söylemezdim. Nasıl söyleyebilirdim ki ' ben Deranı plotonik olarak seviyorum da acaba deran şimdi nerde bugünlerde göremiyorum' mu diyecektim ahh gerçekten aptalsın güneş.
Deranın gelmesini sabırsızlıkla bekliyordum. Hazırlanmak için hemen oturduğum yerden kalkıp banyoya girdim. Yüzümü yıkayıp dişlerimi fırçaladım. Hemen banyodan çıkıp giysi dolabımın önüne geçtim. Giyecek bir kaç şey arıyordum sonunda kot şortla siyah bir blüz giymeye karar verdim. Altıma o çok sevdiğim kırmızı vanslarımı da geçirdiğimde tam olmuştum. Aynanın karşısına geçip saçımın uçlarını dalgalandırdıktan sonra gözüme yaptığım hafif bir makyajla hazırdım. İşte ben böyle bir kızdım ne abartacak kadar süslü olurdum ne de kendimi kötü hissedecek kadar kötü giyinirdim. Ortası benim için gayet iyiydi.
Kapının çalınma sesini duyunca hemen koşarak aşağıya inmem bir olmuştu. Kapıyı açmaya giden fisün teyzeye gülümseyerek kapıya yöneldim. Kapıyı açar açmaz onun kokusunu almak nasıl güzel bişeydi böyle. Hiç bu kadar yakın hissetmemiştim kendimi ona. Bu nasıl güzellik nasıl boy pos ahh evet şuan deran bana sesleniyo ve ben hala onun güzelliğinden ona cevap veremiyorum "Güneş " hadi ama bana bu kadar güzel görünürsen ben sana nasıl cevap verebilirim anlatsana bana "Güneş hazırsan çıkalım" hoop bu kadar yeter değil mi güneş hemen cevap vermen lazım. "E-evet çıkalım" diyebilmiştim. Ahh lanet olsun neden kekeliyosun ki. Kapıdan çıkarken deranın bana bakıp gülmesiyle derana dönüp "Neye gülüyorsun şapşal" dememle daha çok gülmeye başlamıştı. Sorunu neydi bu çocuğun neden böyle gülüyordu ? Ama neyse bu benim içinde iyi bir şey çünkü gülüşü huzurum oluyor demiştim ya deran benim huzurum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Güneşin Ateşi
Teen Fictionçok güzel bir hayatım vardı en masumundan bir hayat. O annem olacak kadın bizi bırakıp gitmeseydi herşey daha güzel olabilirdi. Ama artık hiçbirşey eskisi gibi güzel, mutlu ve umutlu olmayacaktı.