Maça Kızı 8 | Devam*

194.Bölüm

♠️

Sevgili Maça Kızı 8 Ailesi,

Öncelikle 1 Nisan'ın altını çizmek isterim. Bizim evrenimizde, Nazlı ile Bora yedi sene önce bugün -oynadıkları oyun yüzünden aceleyle- nişanlandılar.🥹 Bir nişandan çok daha fazlasıydı tabii, çok büyük bir dönüm noktasıydı ikisinin de hayatında!

Geçmiş olsun dilekleriniz için çok teşekkür ederim. Ama maalesef geçmiyor.🥲 Geçiyormuş gibi yapıyor ama sonra bir bakıyorsun, ilk günkü gibi yine hastasın. Benim üst solunum yolu enfeksiyonu olarak başladı ama sonra ciğerlere indi. Çok ciddi bir salgın varmış. Bende de aynısı oldu diyen kiminle konuşsam, bir buçuk ay falan yatırdığını söylüyor. Böylesine kafamın durduğu, hayattan koptuğum, devamlı ama devamlı uyuduğum bir hastalık daha evvel hiç yaşamamıştım. Çok sertti. Hâlâ da etkileri devam ediyor. Siz de kendinize çok dikkat edin.🥹🙏🏻

En son Kıbrıs'taydık, sonra bir baktım Nisan gelmiş, gerçekten Mart'ı birileri yedi ve bana kalmadı gibi falan hissediyorum. Bölümü bir türlü düzenleyip veremediğim gibi, 3.Kitap'la ilgili yapmam gereken son şeylerle ve Maça Kızı 8'in final bölümüyle de aynı şekilde bir aydır ilgilenemiyorum. Takvimim epey kaydı ve bu da beni çok üzdü bu süreçte. Ama daha çok üzüldüğüm şey, Instagram'da açtığım kanalda, Mart ayında gerçekleştirmeyi istediğim çok güzel planlarım vardı. Ama işte ne demişler, hayat biz planlar yaparken başımıza gelenlerdir çoğu zaman. Oturup Mart bitiyor diye de ağladım, evet. Duygusal olarak da çökmüş durumdayım zaten.

Yine de bu süreçte attığınız mesajlar ve desteğiniz bana çok iyi geldi. Toparlayacağız inşallah, silkelenip kaldığımız yerden devam edeceğim. Mart'mış, Nisan'mış, Mayıs'mış demeden, planların hepsini birlikte gerçekleştireceğiz...🫠 Instagram'da, kişisel hesabımın ( dilarapamuk ) bio'sunda kanalın linki var, dilerseniz katılabilirsiniz. İlk olarak Kıbrıs'tan sizler için aldığım birkaç minik hediyenin çekilişini yapacağım ilerleyen günlerde, tabii imzalı kitaplarla beraber. Sonra da yavaş yavaş ertelemek zorunda kaldığım şeyleri paylaşıyor olacağım zaten.🙏🏻

Sizlere x2 uzunluğunda bir bölümle geldim.

Bu bölümden sonraki son 4 bölümümüz de öyle olacak, hatta bazısı çok daha uzun. Son dört, evet. Kaçınılmaz duyuruyu da böylece araya sıkıştırmış oldum...🥹

195.Bölüm'ü 8 Mayıs'ta,
196.Bölüm'ü 8 Haziran'da,
197.Bölüm'ü 8 Temmuz'da,
198.Bölüm'ü yani final bölümünü de 18 Ağustos'ta okuyacağız.

Sizi çok çok çok seviyorum!

Var olun, daima...🙏🏻💛

♠️

"Sevgili Nazlı...

Bu mektubun muhatabının neden sen olduğunu merak ettiğini tahmin edebiliyorum. Senin, bu mektubu okuyacak bütün insanların içinde en güçlü kişi olduğunu düşünüyorum. Çünkü seni kendime benzetiyorum. Bir kumarhane masasında ilk karşılaştığımızdan beri hem de.

Koca bir imparatorluğu sırtlanışım, kocamın ölümüyle başlıyor görünse de işin aslının öyle olmadığını kestirebileceğini biliyorum. Metin ve Betül büyürlerken ve Hüseyin henüz hayattayken de bana çok fazla iş düşüyordu. Bu dünyada olmaktan hiçbir zaman utanmadım ya da çocuklarımı bu dünyadan, insan algısına normal gelen bir biçimde korumaya çalışmadım. Benim çocuklarımı koruyabileceğim en iyi yol, sanılanın aksine, onları bu dünyaya hazırlamaktı. Öyle de yaptım. Anladığın üzere, bu dünyadan çıkmak gibi bir seçenek hiçbir zaman mevcut değil. Kötü bir anne olduğumu düşünenler oldu, belki bunlardan biri benim kendi kızımdır. Belki ahretliğim Gülsüm de öyle düşünüyordur. Belki Bora da. Fakat maalesef, hayat şartları diye bir şey vardı ve ben sadece, yapmam gerekeni yaptım. Betül'ün ailesine baş kaldırarak seçtiği yolun sonucu da aşikâr. O yol da bu dünyadan çıkılamayacağının ve hatta elini tuttuğun kim varsa, bodoslama, bu dünyaya çekeceğinin en mutlak kanıtı.